~~PSİKOPAT TİKİLER ~~ (DÜZENLENİYOR)

(13)sarılma

Multimedya; poyraz, cenk

Bende tam arkamı dönüp çıkıcakken beni tekrar tutup kendine çevirdi ve sarılmaya başladı o kadar çok sıkı sarılıyoduki bi an kemiklerim kırılacak sandım.

Karşılık vermeden bırakmasını bekledim. Ama o elimi beline götürüp kendi elinide tekrar belime sardı ve alnını alnıma yasladı.

Nefesi yüzüme geldikçe heyecanlanıyodum ve kalbimin tekrar atışları hızlandı. Elini belimden çekip  elimi tutup kalbine götürdü ve "duyuyomusun?" diye sordu.

Kafamı sallamakla yetindim onun kalbi benim kalbimden daha fazla atıyodu. "Bak bu kalp senin için atıyo sadece senin yanında atıyo öbür türlü hiç bişeye yaramıyo çalışmıyo atmıyo hiç bişey hissetmiyo. Ama sen sınıfa girdiğin zamandan beri seni gördükçe nefesim kesiliyor kalbim ritmini şaşırıyo farklı atıyo" demesiyle kendimi geri çekip kapıya koştum sınıftan çıkıp koridorda duvara yaslanıp hızlı hızlı nefes alıp vererek sakinleşmeye çalıştım.

nefesimi kontrol edemiyodum. Neden böyle yaptığımıda bilmiyorum çok şaşkınım şuan bana söylediklerinde ciddimiydi yoksa herkesi böylemi kandırıyodu.

O sırada miro koşup bana sarıldı. Bende ona sarıldım.

Ademde koşarak yanımıza geldiğinde "iyimisin hayal bişey mi oldu biri bişey mi yaptı?" diye sorunca miroyu bırakıp ona döndüm "hayır sadece babamı özledim" diyip acıyla gülümsedim.

Bana sarılıp saçımı okşadı "kıyamam ben sana ya hafta sonu bursa'ya gidelim olurmu babanla hasret giderirsin" kafamı onaylar gibi salladığımda poyraz sınıftan çıkıp bize baktı ve sinirle dönüp gitti.

Miray elimden tutup "bitanem üzülme gideriz hafta sonu siz inmeyince bende yine bişey oldu sandım size bakmaya geldik. Bu arada cenk nerde" diyince

"onun bi işi varmış babası bi şey istemiş onu halletmeye gitti." diyince. Adem "he haberim var iyimisin suan" diye sorunca kafamı onaylar gibi salladım.

Dışarı çıkmadan ders zili çalmıştı. miray beni öpüp "istersen bu ders yanına geleyim" diyince kafamı sağa sola çevirip "hayır gerek yok dersine gir bende derse gircem" adem omuzuma dokunup "üzülme prenses hafta sonu gidiyoruz" onaylar gibi kafamı sallayıp sınıfa geçtim. Miray'da el sallayıp adem'in koluna girip aşağı indi.

......

Okuldan çıkmamıza 1 ders kalmıştı ama cenk hala gelmemişti. zilin çalmasına 10 dk kalmış ders tarih canım yine çok sıkılıyo.

Kapı çaldı ve nöbetçi öğrenci geldi. "Kusura bakmayın hocam dersinizi böldüm müdür bey hayal duman ı çağırıyo" diyince hoca bana dönüp "çıkabilirsin" diyince ayağı kalktım neden çağırdığı hakkinda fikrim yoktu.

Müdür bey'in odasının önüne geldiğimde nefes
aldım ve kapıyı çalıp içeri girdim.

"Hocam beni çağırmışsınız" dediğimde bana bakıp "gel kızım" diyip eliyle önündeki koltuğu işaret edip "geç otur" diyince dediğini yapıp oturup dinlemeye başladım.

"duydumki diğer okulda tüm aktiviteleri sen ayarlıyomuşsun. Ve biliyosunki bir ay sonra yılbaşı ve okulda beraber kutlamak için bi program yapmak istiyoruz senden bize yardım etmeni istiyorum siz gençler daha iyi anlarsınız bu işlerden bize yardım eder misin" demesiyle içim rahatladı bişey yapmamıştım ama  korkmuştum.

Kafamı onaylar gibi sallayıp "tabi hocam yaparım bildiğim çok güzel bi mekan var bide benim arkadaşım miray var o da bana yardımcı olabilir mi?" diye sorduğumda.

"tabi tabi istediğin arkadaşlarını yardım için alabilirsin" dediğinde kafamı sallayıp "çıkabilirimiyim?" diye sordum "tabi kızım iyi dersler" dediğinde kafamla teşekkür edip arkamı dönüp çıktım.

Kapıyı açtığımda karşımda poyraz'ı görünce çok şaşırdım. Önünden geçip gidicekken "dur ne oldu bi sorun mu var?" diye sordu. Kafamı sağa sola sallayıp " yok bi şey rica etti o kadar" dediğimde "tamam" diyip benimle beraber yukarı çıktı.

Sınıfın önüne geldiğimiz de tam kapıyı çalacakken hemen elini atıp kapıyı açtı ve içeri girdi bende mecbur arkasından girdim.

Sıramıza geçtiğimizde zilin çalmasıyla hoca çıkınca arkasından çıkıp aşağı indim.

Miray'lar daha çıkmamıştı 1 dakika sonra kapı açıldı ve öğretmeni dışarı çıkınca miroda arkasından çıktı. Yanıma gelip "naber bebek" diye göz kırptı.

"Miro bırak şimdi adem nerde?" "ha o dersten bi anda çıktı bilmiyorum" dedi bende koluna girip "nereye gittiğini sölemedimi?" dediğim de "yok bi anda hocadan izin alıp koşarak gitti boşver ya Allah bilir canı sıkılmıştır." diyip omuz silkti.

Bahçeye doğru yürüyüp "Neyse ya sana ne anlatıcam biliyon mu ben kendimde değildim ya sabah" dedim. "Kendinde olmadığını biliyorum nedenini bilmiyorum" diye merakla bana baktı.

"Ya cenk yoktu bende tam çıkıyodum ki ateş sınıfta olan bi kızı bahane ederek yani bahane olduğu çok belliydi sınıftan çıkardı ben ve poyraz tek kaldık. Bende tam çıkacaktım ki kolumdan tutup kendine çevirdi" miro gözlerini kocaman açıp oha der gibi bakıyodu. "Sana zarar verecek bir şey mi yaptı?" diyince

"Yok dinle Sonra bana neden burdasın diye sordu bende öğrenciyim ondan olabilirmi diye sordum. peki hasta olduğunu unuttun mu diye sordu. bende hayır unutmadım ama iyileştim. Şimdi çıkabilirmiyim diye sordum bana evet çık dedi. Sonra ben tam çıkacakken yine tutup beni kendine çekip sarıldı." miro "ohaaaa yani" diye karşılık verdiğinde gözlerimi devirip "ama miro bana sölediği seyler nedense beni çok heyecanlandırdı. Neden böyle oluyo?" diye sordum.

"Ne dediki?" "ya bana beni görünce çok heyecanlandığı kalbinin hızla attığını söledi" miro sırıtarak "eee seninde ondan farkın yok?"diyince omuzuna bi tane vurup "saçmalama miro nerden çıkardın?" dedim.

"O zaman karşıdan gelene bak" dediğinde başımı kaldırıp karşıya baktığımda kalbim hızla atmaya başladı. "Hayal tamam önüne bak kalbin fırlayıp çocuğun alnına yapışacak." dediğinde gözlerimi devirip miroya baktım. 

Bahçeye geldiğimizde banka oturdum. miroda yanıma oturup
"Kızım belli ki seviyosun çocukta seni seviyo söylesene bak o söyledi" dediğinde gözlerimi kocaman açıp "miro saçmalama benim şimdiye kadar hiç erkek arkadaşım olmadıki ben kimseyi sevmedim ki korkuyorum bide çok tanımıyoruz biliyosun playboyun teki yani herkesi böyle kandırmadığını nerden biliyoruz" diyip gozlerimi devirdiğimde Elini dizime koyarak

"bak büyüdün artık hem seni seviyosa belki ilkin ve sonun olur orayı düşünme sanmıyorum çünkü playboylar kimseyi sevmez yani kandırmak için böyle konuşmaz zaten herkes altlarına girmek için üstüne para bile verir" dediğinde miroya baktım ve kendime çekip sarıldım.

Kulağına "ya bilmiyorum miro ne yapcam ben?" dedim kollarımı açıp ellerimden tuttu ve gözlerime bakarak "kalbinin sesini dinle kuzum" kafamı onaylar gibi sallayıp "şey bide müdür az önce beni çağırdı yılbaşı organize etmemi istedi bende miray da bana yardım etsin dedim oda  istediğini al dedi o yüzden yılbaşı organizasyon edicez" diyince ayağa kalkıp "ooo süper o zaman ben düşünmeye başlayayım" diyip elimden tutup beni de kaldırdı.

O sıra da telefonu çaldı mironun haline gülümseyip kaşlarımla telefonu aç diye işaret ettim.
"Beybi nerdesin sen ya" diyip konuşmaya başladığında birden durup ciddi bir yüz ifadesine büründüğünde ne oldu der gibi kafamı sağladığımda gözünden akan yaşla bana dönüp "cenk" diyip ağlamaya başladı.

Bir bölümün daha sonuna geldik umarım beğenirsiniz. Vote ve yorumları bekliyorum 😘😘