[4]Chen Ve Eun jae ✓

64 14 8
                                    

8 Ekim pazar

"Sevgili günlük...

Birinden hoşlandığını nasıl anlarsın? Mesela onu kıskandım, onun elleri omzuma azıcık dediğinde bile bir aptal gibi çarptı kalbim... Bunlar hoşlanmanın belirtileri mi? Ondan hoşlanmak istemiyorum. Benim gökyüzüm annemdi. Annem gibi birini istiyorum... Aslında çok güzel bir kız. Eğer ondan hoşlandıysam bile bu ne ara olmuştu ki? Ben Eun jae'yi uzun zamandır seviyordum. İki gündür bu kız ile takılıyorum diye mi? Saçmalık ... İmkansız !

Dün ikimizde arazideydik. Beraber gökyüzünü izledik. Üzerindeki elbise ona çok yakışmıştı. Dün ilk defa karanlıktan uzaktı. Hem giyimi hemde sözleri. Onu çoktandır tanıyordum. O iyi biri değildi. Peki ya şimdi. Böyle davranmasının sebebi ne olabilirdi ki?"

Chen günlüğünü kapatarak yatağına geçti.

************************************

Okul çıkışı chen küçük hediyelik eşyalar dükkanına gitmişti. Bir haftadır çıkıyorlardı. Bunun için ona birşeyler almak istiyordu.

Chen çantasını omzuna daha sert bir şekilde atarak omuzlarını dikleştirdi. Bir dizini kırarak eğildi. Küçük bir kar küresi görmüştü. Hafifçe dudakları yukarıya kıvrıldı. Gülümsedi.

 Küçük kar küresini bırakarak hemen yanında duran cam şişelere baktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Küçük kar küresini bırakarak hemen yanında duran cam şişelere baktı. Bunlar çok daha güzeldi. O sırada tok bir ses ile cam şişelerden birinin yere düşmesi bir oldu.

"Noel yaklaşıyor!"

Chen kafasını çevirdiğinde karşısında soyeon'u gördü.

"Tanrım! Bu kız ne zaman yanımda olsa sürekli başıma bir iş açıyor!"

Soyeon gülümseyerek onun gibi eğildi.

"Merak etme parasını öderim. Hem en fazla ne kadar olabilir ki?"

İkiside etikete bakarak aynı anda bağırdılar.

"50,000 won!"

(Türk parası ile 155 TL)

Chen hızla ayağa kalktı.

"Benim bu kadar param yok!"

Chen etrafına bakarak mırıldandı.

Soyeon da aniden chen'in elini tutu.

"Elimi tutmayı bırakmalısın!"

Soyeon dişlerini sıkarak chen'in elini daha sıkı tutu ve hızla dükkandan koşa koşa çıktılar. Dükkanda birşeyin kırıldığını anlayan kadın kapıya çıkarak onlara bağırdı.

"Buraya gelin hemen!"

Soyeon gülümseyerek kafasını gökyüzüne çevirdi.

"Chen gökyüzüne bak! Çok güzel değil mi!"

Aynı anda hem gülümseyip , hem koşuyor hem de gökyüzüne bakıyorlardı. Chen daha sonra suratını asarak bağırdı.

"Özür dilerim anne. Oğlunun artık bir hergeleden farkı yok"

Yağmur yağmaya başlamıştı. Zaten dükkandan çok fazla uzaklaştıklarını anlayan soyeon duraksadı. Chen kendini bir kaldırıma doğru atarak derin derin nefes almaya başladı. İkiside soluk soluğa kalmışlardı.

Soyeon da chen'in yanına oturarak sırtını duvara yasladı. Yağmur giderek daha da şidetleniyordu. Chen yerinden kalkarak hızla soyeon'un kolunu çekerek kaldırdı.

"Seninleyken başıma hep kötü şeyler geliyor!"

Soyeon da aynı şekilde ona bağırdı.

"O zaman bana git de! İstemiyorum deme. Sadece gitmemi söyle!"

Chen soyeon'un gözlerinin içine sadece öylece bakıyordu. Soyeon'un saçları yağmurdan dolayı gözünün önüne genişti. Soyeon saçlarını gözünün önünden çekerken Chen hızla soyeon'un bileğinden tutarak kendine doğru çekti.

"Gitmeni istemiyorum. Sadece değişmeni istiyorum"

Gözlerini birbirlerinden ayırmadan öylece baktıklarında soyeon onu iterek yerde duran deri ceketini giydi ve chen'e bağırdı.

"Ben değişemem buna vaktim yok... Benim seni bekleyecek vaktim yok Chen!"

Soyeon chen'i geride bırakarak koşmaya başladı.

************************************

Ertesi gün Chen erkenden kalkarak çekmecesinde duran lenslerinden birini taktı. Bugün gözlük takmadı. Saçlarına dokunmayarak her zamanki gibi yaptı.

****

Chen tek koluna çantasını tekrar atarak elindeki gülü Eun jae'ye uzattı ve gülümsedi.

"1.haftamız kutlu olsun"

Eun jae gülümseyerek gülü aldı ve chen'e hızla sarıldı.

"Teşekür ederim fakat ben hiçbir şey almadım."

Eun jae chen'den ayrıldığı sırada Chen hafifçe gülümsedi.

"Sorun değil."

O sırada ellerini cebine yerleştirmiş önlerinden öylece geçen soyeon'u Chen kolundan tutarak durdurdu. Soyeon dönük bir ifadeyle alayla gülümsedi

"Eun jae'ye çiçek alıyorsun ama benim için değişiyorsun. Sen daha ne istediğini bile bilmiyorsun Chen!"


Gökyüzü Ve SenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin