"MESAJ"

16 2 0
                                    




-

Kaynar suyun yarattığı buhar bütün banyoyu doldurmuştu. Babam herhalde şu banyonun halini görse beni evden atardı. Neyse ki acil bir işi çıkmış ve gece 12 gibi evden gitmek zorunda kalmıştı. Oysa ki bugün pazardı. Ben olsam gitmez 'yarını bekleyin' gibisinden bir emir verirdim. Sanırım bu yüzden hiç bir zaman babam kadar çok çalışanım olmayacak.

  Saçlarıma sürdüğüm şampuanı köpürtürken bir yandan da şu salak çocuğun attığı mesajı düşünüyordum. Neyse ki Asya telefonumun kilidini bilmiyormuş ve açamamış. Merdivenlerden salona Usein Bolt gibi koşup telefonu elinden kapmıştım. Ne olduğunu anlamayan o aptal yüz ifadesiyle bana bakarken "Bir daha asla telefonuma dokunma yoksa o güzelim makyaj malzemelerini çöp poşetiyle öpüştürürüm."  diye bir cümle kurmuştum. Allah aşkına Alya sen salak mısın? Altı üstü bir telefon.

  Neden bilmiyorum ama hissetmiştim o mesajı Asya'nın görmemesi gerektiğini. Hemen banyoya girip kapıyı kilitledikten sonra gelen bildirimlere baktım. 'batuuyaan' kullanıcı adlı bir instagram hesabından önce takip isteği, ardından mesaj gelmişti. Batuyaan ne gerizekalı dedim dişlerimin arasından.

"Merhaba güzellik, seni balkonda gördüm. Kusura bakma rahatsız ediceğim biraz ama bunu yapmaktan alıkoyamıyorum kendimi. Bugün aslında Paşa'yı bahçeye çağıran bendim. Seninle konuşmak için tek fırsat olarka bunu gördüm. Fakat kardeşim buna izin vermedi. Anya mıydı ismi bilmiyorum, unutmuşum herneyse. Eğer sende istersen tanışalım. Çünkü ben senden çok hoşlandım."

Aptal olduğunu bu kadar belli etmeseydi keşke bu çocuk ya. Lan 5 saniye gördüğün kızdan nasıl hoşlanırsın. Yoklukta falan mıydı acaba? Hayır öyleyse kaymak için çok uygun bir kız değilim. Anca götünün üstünde, buzda kayar zaten o bu gidişle.

Mesajı görüldü yapıp, sildim. Ardından takip isteğini reddettim. Tamam hoş çocuk, tipi düzgün ama tipim deyilsiiiin. Kumral dağınık saçları, geniş omuzları ve oldukca kaslı olan vücudu bir çok kızın başını döndürse de Meriç'i seviyordum ve bana hiç çekici gelmiyordu.

Ayrıca Anya değil, Asya sersem demek istedim fakat cevap vermek istemediğimi belirtmek için yazmadım birşey. Bu çocuk benim hoşuma bile  gitse Asya ondan hoşlanmıştı. Aşık bile olabilirdi. Pek emin değilim şuan 'bokta çıkabilir güvenemiyorum'.

Ah nasıl unuturum, bir de şu öpüşme olayı vardı. Çok safsın be Asya. Kardeşimi öptüğünü bilmiyorum falan sanıyordu galiba zavallı çocuk. Oysa ki zorla da olsa ben bu hikayeyi dinlemiştim.

  Banyoya girdiğimi gören Asya'ya "mesajı okumak için giriyorum" gibisinden bir açıklama yapamayacağım için mecburen ikinci kez duş almak zorunda kaldım.

Saç kremi diye yanlışlıkla tekrar şampuanı elime döktükten sonra boşa gitmesin diye tekrar saçımı köpükledim. Sonuçta Türküz, dibine de gelsek içine su koyar çalkalarız kardeş. Tam durulayacakken birden su kesildi. İlk başlarda inanamamış olsam da 'hay amına koyayım' demeden edemedim. Kafam köpüklü, gözlerimi açamadan bornozuma uzandım. Yüzümü sildikten sonra mecburen bu şekilde aşağıya indim. Babam ede olmadığı için bir kez daha şükrettim. Anneme seslensem asla üst kattan duymazdın. Peki ya Asya ? Aah hayır, ondan yardım isteyeceğime kendim hallederdim.

Alt kata indiğimde mutfağa girdim. Çeşmeyi kontrol ettim gördüğüm şey sonucunda 'şansımı sikeyim' demekle yetindim. Alt katın bütün musluklarından su akıyordu. Peki benim günahım neydi? Piç miyim ben, tam duşun ortasında su gidiyor. Ayrıca saat 2 be kardeşim.

Vanaların yerini hatırlamaya çalıştım bir süre. Aa evet havuzu doldururken Aysel Teyzeye yardım etmiştim bir kere, vanalar arka bahçe kapısının yanındaydı. Gri bornozum ve köpüklü saçlarımla mükemmel göründüğümün farkındaydım ama ne yapalım. Elimizdeki mal budur abi.

KIZ KARDEŞLER ✌🏻Where stories live. Discover now