"ÇIKMA TEKLİFİ"

22 3 0
                                    

-

Meriç'ten gelen mesajla her ne kadar sevinsem de, mesajın içeriğini okuyunca hayal kırıklığı yaşamadım desem yalan olurdu. 5 Eylül Hande'nin doğum günüydü. Tabi ki en yakın arkadaşları da ben ve Zeynep olduğumuz için bizden yardım alacaktı.

"Ufaklık Hande'ye süpriz bir doğum günü partisi yapmak istiyorum. Sana ihtiyacım var. Hande'den öğrendiğim kadarıyla İzmir'desin. Geldiğin zaman haber ver hemdn buluşup konuşmamız lazım."

Sensin ufaklık gerizekalı.

Mesajı okuduktan sonra Zeynep'i arama gereği duydum, yaşadığım hayal kırıklığı ya Hande ya da Zeynep yok edebilirdi. Şuan "Ya kanka abin bana doğum günün için mesaj atmış ve ufaklık demiş, sen bilmiyormuş gibi" diyemeyeceğim için Hande'yi arayamadım.

Abisinin bütün huylarını çok iyi bildiği için beni kolaylıkla teselli edip, birkaç basit yalanla kandırabiliyordu. Meriç oldum olası Zeynep'i hiç sevmez. Bu yüzden ona değil de direk bana mesaj atmasını yadırgamıyordum.

  Hande'lerde kalacağımız gece Zeynep'te, Meriç'le ilk defa tanışacaktı. Aynı sınıftaydık, Hande'yle ben en arka sırada otururken, Zeynep önümüzde otuyordu.

  Hande bize dönerek "Bu da abim Meriç, aynı okuldayız. Hande sen zaten okulun ilk gününden tanıyorsun, Zeynep abim dediğime bak sen 11. Sınıf aramızda bir buçuk senelik bir yaş farkı var. Aynı okuldayız, belki görmüşsündür" dedi.

Zeynep'te patavatsızca "Aa evet bir kere görmüştüm, yangın merdivenlerinden bir kızla çıkmıştı, zavallı kızın üstünden ayı geçmiş gibiydi." dedi. Bunu duymamızla birlikte Hande ve benim gözlerim fal taşı gibi açılmıştı.

Meriç yaptığı şeyden hiç utanmamış gibi, ifadesiz bir şekilde Zeynep'e bakıyordu.

"Hadi ama Meriç, o ayı sen olamazsın dimi?"diye ekledi Zeynep.

Gerilen çene kaslarından sinirlendiğini anlatabiliyordum. Zeynep iyice haddini aşmaya başlamıştı. Hande duydukları karşısında doğru mu dercesine abisine bakıyordu.

Bana gelince, kusucak kadar midem kalkmıştı. Yaptıkları şeyleri düşünmemeye çalışarak Zeynep'i dürttüm alttan.

"Zeynep'cim bir daha boyundan büyük işlere burnunu sokmasan güzel olur canım. Yoksa kızlar tuvaletinde yine ağlamak zorunda kalırsın güzelim" dedi Meriç.

Allah aşkına burda ne oluyordu böyle ?

Meriç birden bana ve Hande'yr görüşürüz diye kapıya yöneldi. Tam kapıyı açmış çıkıcaktı ki arkasını dönüp ekledi " Hee ayrıca Zeynepcim, bir daha yaşından büyük erkeklere çıkma teklifi etme. Çünkü sanada bir ayı denk gelebilir" dedi sırıtarak.

"Ne ???" diye bağırdık Hande'yle beraber. İkimizde şok olmuştuk. Ne yani Zeynep Meriç'e daha ilk haftadan çıkma teklifi mi etmişti ??
 
Çık çık çık hiç yakıştıramadım bebeğiiim.

  Zeynep Meriç'in söylediği sözleri kaldıramamış ağlamıştı. O günden sonra Hande'lerde kalmaya sadece 2 defa gelmişti. Onda da Meriç'in evde olmadığı geceleri seçmişti. Gündüz zaten Meriç ya evde olmazdı, ya da hep uyuyor olurdu.

Gece dışarı çıkmayı daha çok seven birisiydi. Evi otel gibi kullanır, sadece sınav zamanları okula gelirdi. Ailesinin maddi durumu gayet iyi sayılırdı. Babası çok sıcakkanlı bir adamdı. İki defa yemeğe gitmiştim ve böylelikle kaynaşmış olmuştuk.  Metin amca Meriç ve Hande'ye çok düşkündü. Babamın aksine çocuklarıyla çok ilgilenir. Onları hiç kırmazdı. Meriç'te bundan güç alarak okulu sallıyor, sürekli devamsızlık yapıyordu. Okulumuz özel olduğu için devamsızlık sildirmekte hiç zorlanmıyordu.

KIZ KARDEŞLER ✌🏻Where stories live. Discover now