Noora kişisi sizi Skam grubuna ekledi.
Magnusson kişisi sizi çıkardı.
Noora kişisi sizi Skam grubuna ekledi.
Magnusson kişisi sizi çıkardı.
Noora kişisi sizi Skam grubuna ekledi.
Eva: Kesin şunu. Uykum var benim. Bildirim sesleri rahatsız edici.
X: İnternetini kapat o zaman.
Eva: Kimsin bilmiyorum ama çok mantıklı konuşuyorsun.
Noora: Yılda bir yapar böyle şeyler.
Noora: Onun ismi Eskild ve bir de Linn var. Benim ev arkadaşlarım olur kendileri.
Noora: Linn'i pek görmezsin herhalde.
Magnusson: Eva altındaki şortu değiştir.
Eva: Yo.
Vilde: Eva daha evinde William. Bir saat sonra geleceğini söyledi.
Vilde: Ve sen yan odadasın.
Vilde: Sonuç olarak Eva'yı göremiyorsun.
Vilde: Şort giymiş mi giymemiş mi bilemezsin.
Magnusson: Hissediyorum ben.
Magnusson: Keşke en son makyaj malzemesinin üstüne gözünün önünde yumurta kırmasaydım.
Eva: Makyaj malzemesi alınır.
Eva: Peki en sevdiğim tişörtün üstüne kahve döktükten sonra yırtman?
Magnusson: Peşimde makasla dolaşıyor ve perçemimi kesmekle tehdit ediyordun beni.
Eva: Çünkü yorganıma çamaşır suyu dökmüş, odamın bir duvarının tamamını fıstık yeşiline boyamıştın. Üstüne üstlük bir de kırmızı boyayla "Eva salak." diye çocukça bir yazı eklemiştin.
Eva: Kaç yaşındasın sen? Beş mi?
Christina: Bunları okurken gülme krizine girmek...Mermer suratlıyı bunları yaparken düşünemiyorum.
Eva: William burnunu biraz çeker misin? Seni göremiyorum da.
Magnusson: Burnumla ne alıp veremediğin var? Bir daha bunu yaparsan seni öldüreceğim.
Eva: Bu tehditler eskidi artık yeni bir şeyler bul.
Magnusson: Yürek mi yedin kızım?
P-Chris: Tişörtüm sizin evde kalmış.
P-Chris: Almaya geleceğim.
Magnusson: Tişörtünü nasıl bizim evde unutabildin sevgili şerefsiz? Ne yaptın da unuttun? Sinirlendirme beni. Bak geliyorlar bana.
P-Chris: Senin tişörtlerinden birini giydim sevgili şizofren. Odandaki koltuğun üzerine koymuştum.
X: Bu nedir ya?
Sana: Toplumun kafalarını budadığı, aynı türden olduğumuza inanamadığım gereksiz insan topluluğu Isak.
Sana: Sen de buna dahilsin.
Isak: Hani en iyi arkadaşlardık biz?
P-Chris: Beş dakikaya oradayım Eva.
Eva: Yo.
Julian: Gece gece ne bu heyecan?
Magnusson: Geldi yine kafasında şişe kırdığımın çocuğu.
Julian: Yardım ettim alt tarafı kıza ne bu sinir?
P-Chris: Senin yardımını isteyen mi vardı?
Eva: Hiç bilmediğim bir evde hiç tanımadığım insanlarlarla birlikteydim. İnsanın yardıma ihtiyacı oluyor arada hani.
Eva: Teşekkürler Julian.
Julian: Her zaman.
William: Bittin oğlum sen. Aç kapıyı.
P-Chris: Sonuna kadar arkandayız William başkan.
Vilde: Parti kur oy verelim.
P-Chris kişisi Julian kişisini çıkardı.
Sana: Ne kadar saçma sapan insanlarsınız ya.
Görüldü.
YOU ARE READING
forbidden love; [chris + eva]
Fanfiction❝In your eyes , forbidden love In your smile, forbidden love In your kiss, forbidden love If I had one wish love would feel like this I know that you're no good for me. That's why I feel I must confess What's wrong is why it feels so right.❞ [ sk...