Bölüm 4-Kuleye dönüş

60 2 0
                                    

Odama doğru ilerlerken eski bir binanın duvarındaki yazı dikkatimi çekti.
''Outsider her zaman aramızda ve bizi izliyor''
Demekki toplum tarafından inanılan biri diye düşündüm.Odamda Emily ile birlikte uyuduktan sonra sabah Amiral beni barda karşıladı.Amacımıza yaklaştığımız için oda gururluydu.Son bir görevden bahsediyordu,Naibi görevi.Gece olduğunda Bozduvar Kulesinde Naibi'ye suikast yapacaktım.Piero'dan teşhisatlar satın alıp,Emily'e veda ettiğimde artık hazırdım.Deniz yolculuğunun ardından,herşeyin başladığı saray karşımdaydı.Samuel beni kayığın 4 kat yukarı çıkmasını sağlayan su sisteminin olduğu devasa kapıların önüne getirmişti.Şuanlık çıkabileceğim bir kara parçası yoktu.Soğuk suda yüzmek zorunda kaldıktan sonra su siteminin içinden üst kata çıktım.Görünürde 2 asker vardı.Zamanı yavaşlatıp yanlarına ışınlandığımda ikiside ellerini kılıçlarına götürdüler.Ama şuan bir karınca kadar yavaştılar.Gücüm sayesinde daha kılıçlarına dokunmadan onları aşağıdaki soğuk suya fırlattım.Jessamine’nin öldürüldüğü bölüme giden yolda elektrik duvarı vardı.Ama sağ taraftaki balkondan elektrik duvarına güç veren balina yağı tankının olduğu bölüme geçilebileceğini biliyordum.
O bölümü geçip saray kapısının olduğu bölüme giriş yaptığımda,karşımda onlarca muhafız vardı.Geçen 6 aylık sürede Naibi sarayı güvenliğini sıkılaştırmıştı.Muhafızları yenebilirdim,fakat 1 tanede ''uzun bacak'' vardı.Uzun bacak,5 metre yüksekliğinde bir zırhtır.Asker içine bindiğinde yüksekten uzun adımlar ile yürüyerek patlayıcı ok atarlar.Ama zayıf yanı da var.Arkasında bulunan balina yağı tankı zırha güç verdiği için,tank giderse zırhta giderdi.Piero'nun benim için yaptığı maskenin merceği sayesinde uzağı net bir şekilde dürbünsüz görüyordum.Yanıcı olmayan bir ok ile tam 20 metre ilerdeki uzunbacağı devirdiğimde diğer muhafızlar alarmı çalmaya başladı,ama benim nerde olduğumu bilmiyorlardı.Aklımda daha önce denemediğim bir plan vardı.Piero'dan aldığım kablolama aleti ile elekrtik duvarını kendi lehime çevirebilirdim.İşe yarayacağından emin olmasam bile yapmak zorundaydım.Zamanı yavaşlatıp hızlıca kabloladığımda mavi rengi sarıya dönmüştü.Yani haklı çıkmıştım.Askerlerin beni fark etmesi için havaya ateş ettiğimde hepsi birden bana doğru geliyordu.Fakat hepsi elektrik duvarından geçebileceklerini sandığı için duvardan geçtikleri anda kül oldular.Diğer tarafta 5 asker daha vardı ama beni fark edemeyecek kadar uzağı koruyorlardı.İçeri girdiğimde kim olduklarını kestiremediğim iki kişi,ilk nesil televizyon ile çatıdaki Naibi ile konuşuyordu.
+Heryer güvenli,İmparator Naibi.
-Tekrar kontrol etmekten zarar gelmez.Odama doğru giderken,oradan geçip kontrol edeceğim.
+Üzgünüm efendim ama şuan odanızda kalmanızın daha güvenli olduğunu düşünüyorum.
Konuşmalarının bitmesini bekledikten sonra yola koyuldum.Sarayın üst kısmına giden merdivende elektrik duvarı vardı ve önünde bir muhafız bekliyordu.Fakat karanazar ile baktığımda duvarın yanında kilitli olmayan odada elektrik duvarının güç kaynağı olduğunu gördüm.Şaşırmıştım,çünkü tamamladığım her görevde hep bir açık vardı.En iyi yollarla korunan İmparator Naibi bile benim için savunmasızdı.Zamanı yavaşlatıp güç kaynağını kabloladığımda yoluma devam ettim.Askerler beni görse bile ölüme kavuşurlardı.Merdivenlerden yukarı çıktığımda iki askeri farketmedim.Bir tanesi bana saldırırken diğeri alarmı çaldı.Zamanı yavaşlatıp önümde donmuş olan muhafızı öldürdüğüm anda karanazar ile bana doğru gelen 7 askeri sayabiliyordum.Kaçacak bir yer veya saklanacak oda yoktu.Gücümü daha yeni kullandığım için beklemem gerekiyordu ama zaman yoktu.Onlarla çatışmaya başladığımda arkadaki 3 kişi ateş ediyor,diğer dört kişi bana doğru koşuyordu.Muhafızlardan birini çevik bir hamleyle karnında delik açıp kendime siper ettim.Ateş etmekte olan muhafızların mermileri cesete geldiği için boşa gidiyordu.Mermileri tükendiğinde cesedi diğer 3 muhafıza fırlatarak yere düşmelerini sağladım.Mermileri biten muhafızlar kılıçlarını almak üzereyken silahımla kılıçlı olan muhafızları hızlı bir şekilde öldürdüm.Yerden kalkmaya çalışan muhafızların üstüne el bombası bırakıp kaçtığımda hepsi yerde ölü olarak yatıyordu.Binanın içinde Naibi'yi koruyan asker kalmamıştı.Fakat çatı katında bir uzun bacak daha olduğunu tahmin ediyordum.Odalardan birine araştırmak için girdiğimde,masanın üstünde duran kitaptaki yazı ilgimi çekmişti.
DENETMEN DEFTERİ
''Mukayyet olmak lazım karmaşık bir zihne.Çıkar kendi yolundan,bölünür bin bir pare.Olurmu,olmaz elbet iki hasim bir bedende?Öteye gitse biri,sürükler beriye diğeri.Sonra yardan aşağı yuvarlanır ikisi.Ondandırki;zıt görüşler barınmaz beşer aklında.Nefsine uyar yoksa,Sapkın olur sonunda.Mukayyet olmak lazım yalancı bir dile.Yakar sonra ağızını,çevirir yoksa küle.Yalancının dili yanmakla kalmaz.Memleketi sonradan,bu alev durmaz.Yanına kalmaz elbet yangını başlatanın.Yanar oda sonunda,yanında yandaşları.Mukayyet olmak lazım aylak ayaklara.Çiğnemesin hakları,girmesin günahlara.O ayaklarki bilmez ne hudut ne ihtiram.Aşarlar hadlerini,ruhları zaten viran.''
Anlamlı bir yazı olduğu belliydi.Çatının ilersinde uzun bacak ile korunan Naibi'nin odası ve 2 tane muhafız vardı.Kendi aralarında konuşan muhafızların yanına ışınlandığımda zamanı yavaşlattım.Arkamı döndüğümde irkilmiştim.Çünkü başıma değmekte olan kılıcın çizik attığını hissettim.Zamanı yavaşlatmasaydım fark etmediğim üçüncü muhafız kafamı delecekti.Önlerine bomba koyup uzaklaştığımda,zamanı hızlandırdım.''Azönce ne oldu?''dedikleri anda üçüde parçalara ayrılıp can verdi.Uzun bacağın koruduğu Naibi'nin odasına önden giremezdim.Çünkü geliceğimi biliyordu.Binanın yanındaki havalandırmadan içeri izlediğimde uzun bacağa güç veren balina yağı tankının metal kalkanlar ile korunduğunu gördüm.Yani busefer uzaktan vurmak işe yaramazdı.
Uzun bacağın önüne zıplayıp kalkanlardan birini kavrayarak çevik bir hamle ile karnını deldim.Metalden yapılmış uzun bacakları yere düşmüştü.Elektrik duvarı ile kendini koruma altına almış Naibi'yi görebiliyordum.Bu duvarın elbet güç kaynağı vardı.Arka odadaki balina yağı tankını söktüğümde duvar devre dışı kaldı.Naibi'nin yanına gittiğimde şaşırmıştı.Aylar süren koruma planları,kendini güvence altına alma planları benim tarafımdan bozulmuştu.Naibi'ye öldürdüğüm diğer adamlardan daha çok acıyı hissetirmek istiyordum.Bana saldırmaya çalışan Naibi'nin bacaklarını kesip kapının girişe gelişmiş teknolojili bir bomba yerleştirdim.Kaçmaya çalışırsa ya kan kaybından ölecek yada bomba düzeneği yüzünden,keskin iplerle parçalara ayrılacaktı.Avcı Oyuğu Barı'na geri dönmek için Samuel'e doğru ilerlemeye başladım.Görünürdeki tüm muhafızları öldürdüğüm için saraydan çıkarken rahatça yol alabilirdim.Devasa kapıların olduğu denize açılan bölümden suya atlayıp kayığa vardığımda Samuel beni tebrik etti.

DİSHONOREDDove le storie prendono vita. Scoprilo ora