ŞEHRİN MÜSLÜMANLARI 3.

58 4 0
                                    

Asi odasına koşarken abilerinin gür sesi etrafta yankılandı.

"Asi, hemen buraya gel. Hangi delikteysen çabuk çık! Seni öldüreceğim Asi!!!"

Asi hemen üzerindeki pelerini çıkartarak dağılmış saçlarını biraz daha dağıttı. Yatağını biraz bozduktan sonra üzerine uzandı. Üzerine çarşafı örterek nefesini düzene koyarken adım sesleri yaklaşmış, abisi küfür etmeye başlamıştı.
Gözlerini yumar yummaz kapının sesi duyuldu. İçeri giren abisi kardeşini uyuyor görünce sustu.

"Uyuyor musun Asi?"

"Hmm."

"Kalk sana birşey soracağım."

"Ne var? Bir türlü uyutmadın!"

"Depo yandı."

"Eee?"

"Sen mi yaptın?!"

"Fark ettiysen yataktayım, hem ne deposu? Rüyanda mı gördün?"

"Kes saçmalamayı! Senden başka kimse cesaret edemez!"

"İyi ya! Bana da ortak çıkmış demek ki! Şimdi odamdan çık! Uykum yarım kaldı!"

"Tamam lanet olası, ama bir bulursam biliyorsun neler yapacağımı!"

"İyi, bulursan yaparsın! Şimdi çık git!"

Odanın kapısını çarparak çıktı abisi. Derin bir nefes aldı. Korkmuyordu, lâkin birine zarar gelmeden olayı kapatması lâzımdı. Arkasında bir delil de bırakmamıştı. Yada o öyle sanıyordu.

Sağa dönük olduğu yatakta sırtüstü uzandı. Tavandaki yıldızlara bakarken dua etti. Yaratıcının ona yardım etmesi için dua etti. Bu dünyada hakkın kazanması için dua etti. Yaşadığı müddetçe mazlumun yanında olabilmesi için dua etti. Ve gözlerini yumdu gecenin zifiri karanlığına.
Kabuslar bir türlü rahat vermiyordu.

Sabah güneş doğmadan nefes nefese uyandı. Etrafa göz atarken rüyası aklından uçup gitmişti. Odanın kapısını kilitleyerek odanın camından dışarı göz attı. Etraf ürkütücü derecede sessizdi. Camdan dışarı çıkarak toprak yolda ilerlemeye başladı. Ayağındaki ayakkabıların bağcıklarını bağlamayı unutmuştu. Ayağına dolanan bağcıklarla Liya' nın evine vardı. Kapıyı tıklayıp kenara çekildi. Etrafı kolaçan ederken kapı açıldı. Liya kapıda ona bakıyordu.

"Asi hoşgeldin. Sana birşey oldu sandım. Abilerin sana birşey yapmadı değil mi?"

"Merak etme, onlar ne kadar cani gibi dursada korktukları biri var. "

"Kim?"

"Ben. Bu şehirde onları altedebilecek tek kişi benim. Ve bundandır ki kimse bana birşey yapamıyor."

"Yine de dikkat et, her an herşey olabilir. Gel içeri gir kapıda durmayalım."

"Dikkat ediyorum. Tamam. Sana söylemem gereken bir mevzu var."

İçeri doğru yürürken bir yandan da Liya' nın endişe dolu gözlerine tatmin edici tebessüm dolu bir çehre ile bakıyordu.

Yerdeki mindere çökerken Liya hemen bir bardak su ile yanına oturdu.

"Al iç, nefes nefese kalmışsın."

"Teşekkür ederim." Suyu birkaç yurdumda bitirdikten sonra, dudaklarını kemirmeye başladı.
Liya Asi' nin ellerini avuçlarına aldıktan sonra birkaç saniye durdu.

"Anlat canım derdini. "

"Ben bazen ne yapacağımı şaşıyorum."

"Nasıl yani?"

ŞEHRİN MÜSLÜMANLARI (ÜÇ MÜCAHİD)Where stories live. Discover now