Birbirine zıt iki okul. Rekabet içerisinde olan öğrenciler...
Kimi yeri güldürecek, kimi yerde de gülümsetecek bir kitap. Eğer mizah diyorsan bu kitap tam sana göre...
OKU VE GÖR!!!
Arkadaşlar karneler alındı ve ben de biraz tatil yaptım. Şimdi ise sizin karşınızda yeni bölümler bomba gibi duruyorum. Bölümü inşallah beğenirsiniz.
İyi Okumalar...
------------------
Oha ya. Nasıl bir şey burası . O yemekhanenin hali nedir ya. Her yerde en az 1 çeşit yemek doluydu. Bu da demek oluyor ki yemek savaşı vardı ve ben yoktum. Lanet olası dünyaa!!! Bir saniye ya. Bugün ayın 18'i. Yani babalar günü, öbür yandan da babamın doğum günü. Ve ben babamın yanında değilim. Tekrar lanet olsun dünyaa!!! Sevgilime söylesem çıkartır beni kamptan çünkü o torpilli çünkü o bu kampın sahibinin oğlu. Hemen sevgilimi bulmam lazım. Telefon rehberimi açıp askemm yazan yere tıklayın çalıyor ça- açtı.
-Efendim aşkım
-Bitanem ben şey diyecektim... ay ben ne diyecektim aşkım
-Keşke öyle bir yeteneğim olsaydı
-Heh buldum. Bugün babalar günü ya beni kamptan dışarı çıkartır mısın? Eve babamın yanına gideceğim.
-Aşkım çıkartırım da babalar gününü telefonla arayıpta kutlayabilirsin.
-Ama aşkım bir de bugün babamın doğum günü. Pasta alıp gideceğim eve hem zaten bugün pazar ya evdedir babam.
-Tamam aşkım neredesin sen söyle gelip alırım seni.
Yürüye yürüye eve gelmiş koltukta oturuyordum.
-Aşkım evdeyim ama kimse sevgili olduğumuzu bilmemeli. Onun için sen kampın girişinde bekle.
-Tamam aşkım 5 dakikaya oradayım sen de çabuk ol.
-Sevgilim 10 dakika sonra oradayım. Senden sonra geleyim de dikkat çekmeyelim. Hadi bay
dedim ve kapattım. 10 dakika boyunca ne yaptın derseniz ıphone7plus telefonumdan 10 dakikalık video açtım ve izlemeye başladım. Video bitince telefonumu cebime sıkıştırdım ve beyaz air-max ayakkabılarımı giyindim. Kapıyı kilitleyip anahtarı aldım. Yolda giderken bir yandan da Aslı'ya mesaj yazıyordum. Mesajı ne kadar kısa tutmaya çalışsam da 150 karakterlik bir mesaj çıktı ortaya. Mesajı yolladım ve demir kapıyı geçip 15 dakikalık upuzun (!!) yolu aştıktan sonra Berk'i beyaz lüks bir arabanın yanında gördüm. Ultra havalı bir şekilde arabanın yan tarafına geçti ve kapıyı açıp beni beklemeye başladı. Kısacası kapımı açtı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sevgilim diye söylemiyorum ancak gerçekten çok centilmenceydi. Yanından geçerken yanağına ufak bir öpücük bırakıp yerime oturdum ve emniyet kemerimi taktım. Berk, biraz afallasa da kendini toplayıp kapımı kapattı. Ve sürücü koltuğuna oturup, o da benim gibi emniyeti kemerini taktı ve arabayı çalıştırdı. -Aşkım azıcık uyu, pastaneye geldiğimiz zaman seni uyandıracağım
