BÖLÜM {6}

763 72 124
                                    

GEÇ KALDIĞIM İÇİN CHOQ ÖZÜR DİLERİM🙏🙏Aslında önceden yayınlıycaktım ama sonra bazı olaylar oldu ve ben bu kitabı aşırıya kaçırmak istedim xnjzjd ecchi hentai ne olursa hepsi karıştırıp EHUEHUEHUEHEHUHEUEYHEUEYUEUEUHEUEHUEHUEHUEUEHUEU🤤🤤🤤🤤😍😍😍😍😍😍 ama bi türlü yazamadımmm😣😣😣 Hayır yani deli gibi dj okuyom yaoi bile olsa yani okuyom işte kdkxksk YOK! YOK GARDAŞ YAZAMIOM >]< NE KADAR UĞRAŞIRSAM UĞRAŞIYİM OLMUYO😭😭😭😭😭😭 yani oraya kadar getirsem sırasını falan Lan yazamam olm işte ama yazmak istiyom off😠😠😠😠😠😠 neyse önerisi olan varsa çekinmesin piliz dmdkdmm çünkü takıldım kaldım >~< nese İYİ OKUMALAAAAARR😊😊😊 Bu arada biraz kısa oldu ama artık daha düzenli yazmaya çalışçam🙃🙃🙃 HA BİDE!!!!!!!!! Bölüm araları parantezlerimi tekrar isteyenler oldu o yüzden devam etçem üzgünüm tekrardan🙁🙁 TEKRARDAN IYII OKUMALAAAR

  Chat'i bütün tenefüs bekledim ama gelmemişti. Altı üstü alt caddedeki bakkala gidiyordu. Zil çalana kadar bekledim. Sonra sınıfa çıkacaktım ama sadece bu şekilde düşünmüştüm. Kendi başıma sınıfa gidemezdim. Zaten Chloe başlı başına büyük bir sorunken bir de orada bir sürü insan olması da ayrı bir meseleydi. Ben de Chat'i beklemeye devam ettim.

  Ders başlayalı yaklaşık 20 dakika olmuştu. Chat okulun bahçesine girdiğinde ayakta zor duruyordu. Başı döndüğü her halinden belliydi. Burnu da kıpkırmızı olmuştu. Kurabiyelerimin olduğu kabı koyduğum sırt çantamı banka bırakıp hemen yanına koştum. Kolunu omzuma atıp bana yaslandı ve ona banka kadar gitmesine yardım ettim. Yavaşça onu banka oturttum ve doğrulup yüzüne bıkkınca baktım.

"Alerjin olduğu halde neden şu kuşları kovalayıp duruyorsun?" Dedikten hemen sonra tekrardan hapşırdı ve saçının arkasına takılan kuş tüyünü gördüm. Kuş tüyünü alınca tekrardan hapşırdı. Burnunu çekip arkasına yaslanınca o hasta haliyle sırıtarak cevap verdi.

"Kedi içgüdüsü." Yanına oturdum ve sırt çantamı kucağıma aldım. Çantayı açarken durdum ve ona geri baktım. Çantası yukardaydı. Elinde bi poşet falan da yoktu. Elimi omzuna koydum ve donuk bir ifadeyle o muhteşem soruyu sordum.

"Süt almadın mı?" Sinirden omzunu kavrayıp sıktım. Sorunun gidişatını anladığında gözlerini kocaman açıp bana doğru döndü. Yine o yalvaran yavru kedi gözleriyle bakıyordu.

"Yapma... Bana bunu yapma. Bu kadar acımasız olma, nolur." Ona kurabiyeleri vermeyeceğimi anlamıştı. Yavaşça pozisyon aldı ve ben de çantanın sapını kavradım. Tam çantayı almak için üstüme atlayacaktı ki ileri doğru zıpladım ve ondan kaçmayı başardım. Hemen merdivenlere doğru koştum ama o benden daha hızlıydı ve direk beni yakaladı. Merdivenin parmaklıklarına kollarını koyup kaçmamı engelledi. Zafer kazanmış gibi yandan sırıtınca bir an bir şey oldu. Sanki heryer karardı. Kalbimin atışı yine kulaklarımda yankılandı. Ama bu öyle hoş bir his değildi. Sanki kalbim bir şeyi inkar eder gibiydi. Bir şey yanlıştı. Ters giden bir şey- hayır, bir şeyler vardı.

"Chat..." Adını söylerken boğazım düğüm olmuştu. Zorla yutkundum. Kalbimin her atışıyla kaburgalarım sızlıyordu. Nefesim daralıyordu. Bu yüzden de sesim çok kısık çıkmış olacak ki beni anlamadığını belli eden bi yüz ifadesi takındı. Ben de tekrar denedim.

"Ch-cha..." Söyleyemiyordum. ADINI SÖYLEYEMİYORDUM! Kalbim, ruhum, dilim,  sesim... neredeyse bütün benliğimle onun  adını, ona söylemeyi beceremiyordum!

  Elini yavaşça çeneme koydu ve eğdiğim başımı kaldırıp yüzüme baktı, dehşetle dolmuş yüzüme. Sadece beynimin idrak edemediği bu gerçeği diğer tüm varlığım nefretle istemiyordu.

  "Marinette, iyi görünmüyorsun. Bak ne diyeceğim. Hadi gidip izin alalım, tamam mı? Eve gidip biraz dinleniriz. Akşama daha iyi olursan da babanın yanına gideriz." Bana seslenince hemen kendime geldim. Derin derin nefes alıp verdikten sonra da cevapladım.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jul 28, 2017 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

SAHİBİNİ KORU! (MARICHAT)Where stories live. Discover now