*

Ortada dünyanın en saçma muhabbetleri dönerken kapı çaldı. Cihan telefonunu bir anda bırakıp kapıya koştu, açtığını duyarken hepimiz sustuk. Kapının önünden yiyişe yiyişe iki beden geçtiğinde gittikleri yönün Basat'ın odası olduğunun farkındaydık. Bir homurtu çıkarttım istemsizce. Alışmaya başlamıştım bunu yapmasına. Komik.

"Neden izin verdin?" derken cimcikledi Barış Basat'ı.

"Sanane ya!" diye homurdandı Basat kaşlarını çatarak. Barış kaşlarıyla beni işaret edince Basat bana döndü. Neşeli görünmeye çalıştım.

"Kızma çocuğa ya, beni ilgilendirmiyor artık." dedim Barış'a gülümseyerek.

Tekrar kapı çalınca Basat bakmaya gitti. Peşinden Ahmet'le girdi içeri. Ahmet benden hoşlanan biriydi işte. Bir LGBT yürüyüşünde tanışmıştık. Sevgilim olduğunu bildiği hâlde bana açılmıştı. Cihan'la neredeyse birbirlerine giriyorlardı ama Basat engel olmuştu. O güne kadar dördümüz iki ay falan iyi bir arkadaş grubu olmuştuk. Az önce ona 'Her zamanki grupla takılıyoruz, gelmek ister misin?' diye mesaj atmıştım işte. Yaptığım iğrenç bir şey gibi duruyordu ama Ahmet beni sileli çok olmuştu. Biz artık sadece arkadaşlık çatısı altında bir araya gelebiliyorduk. Tabi Cihan bunu bilmiyordu.

Basat ve Barış'la tokalaşıp yanıma oturdu. Basat onu Barış'la tanıştırdı o sırada. "Rahatsız mısın?" dedi Barış'a. Barış kendini tutamayıp göz devirince istemsizce sırıttım.

"Hayır." Ahmet üstelemedi. Yeni bira şişeleri açılırken etrafına bakındı.

"Peki Cihan nerde?"

"Basat'ın odasında, çocuk götürüyor." dedi Barış. Ahmet kısa bir an bana baksa da ses çıkartmadı. Sanırım onu çağırmak çokta iyi bir fikir değildi. Kullanıldığını anlaması uzun sürmeyecekti.

*

Cihan odadan çıktığında çocuğu kapıya götürdü, çocuk gittikten sonra aramıza dönüp eski yerine yerleşti. Boynundaki kızarıklıklara sinirli bir bakış atıp başımı diğer tarafa çevirdim. Bu arada tam çaprazında, koltukta değil yerde oturuyordum. Yanımda da Ahmet vardı. O sırada Cihan da Ahmet'i fark etti. Şaşırdı, gözlerini dikti, sinirli bir tavırla bakışlarıyla beni öldürdü, sonra Basat'a dikti gözlerini.

"Madem oda boşaldı..." diye mırıldanırken ayağa kalktım, herkes bana dönerken Ahmet'in elini tutup onu da kaldırdım. Ahmet küçük dilini yutmuş gibi bakarken arkamda bir hareketlilik hissettim.

"Bunu cidden yapacak mısınız yani?" dedi Cihan fısıltıdan farksız bir sesle. Ona dönüp tek kaşımı kaldırdım.

"İhtiyaçlarımız var." Ahmet ona döndüğümde yutkunuyordu. "Hadi." dedim. Yapmayacaktım. Ahmet'in de niyetli olmadığını, sadece bana uyduğunu biliyordum. Bakışlarla anlaşabiliyorduk. Biraz odada oturur, geri dönerdik herhalde.

Cihan kolumu yakalayıp beni kendine çevirdi. Şimdi gözleriyle alev atıyordu. "Otur götünün üstüne." Ellerimizi ayırıp Ahmet'i itti. "Sana ondan uzak durmanı söylemiştim!" dedi işaret parmağını Ahmet'e doğrultup. Ahmet şoktan ağzını bile açamadı. Arada kaynamıştı zavallım.

"Karışabilecek bir konumda değilsin, Cihan. Arkadaş kalacağız dedik."

"Sikerler arkadaşını!" diye bağırdığında geriye sıçradım. Barış da sıçramıştı ve elindeki bira Basat'ın kucağına dökülmüştü. Basat kulağına bir şey fısıldadı ve çocuk kıpkırmızı olup omzuna vurdu.

"Saçmalıyorsun." diye homurdandım.

"Sen saçmalıyorsun! Onunla yatamazsın!"

"Sen bir sürü kişiyle yattın ama!" diye bağırdım bir an kendimi tutamayıp. Göğsü hızlı hızlı inip kalkarken dişlerini gıcırdattı.

"Hiçbiriyle yatmadım! Geri dön diye çabalıyordum!" Elimi boynuna doğrulttum.

"O izler ne o hâlde?"

"Elimle yaptım." dedi başını eğip. Gözlerimi irilttim. Cildi her zaman hassastı zaten. Gözlerimin dolduğunu hissederken Ahmet iç geçirdi ve kendini Basat'ın yanına attı.

"Aptal mısın sen?"

"Sana aşığım." dedi elimi yakalayıp kalbine götürerek. Kalbinin elim altında teklediğini hissettiğim sırada gözlerimin içine bakıyordu. "Tüm o çocuksu tavırlarına, kıskançlıklarına, sevmediğin çillerine," yutkunup ekledi. "ve sinirli hâllerine... Özür dilerim. İtici değilsin. Hiç olmadın." Kollarımı boynuna doladım bir anda. Gözyaşlarım göğsünü ıslatırken o da bana sarıldı sıkıca. Kokusunu ciğerlerime doldururken, yine benim olduğu için mutluydum. Sadece... Artık dersimi almıştım ve onu kaybetmemek için daha dikkatli davranmalıydım.

Kibrit (Gay)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin