BB ~ 1

155 5 0
                                    

Babam kapıyı açtı ve bizi görünce olduğu yerde kaldı. Birden yüzüne kocaman bir gülümseme yol aldı.

"Lale?" deyip annemin yanına geldi. "Sen gerimi döndün bana? Boşandın mı o heriften?"

Annem hemen "Hayır." deyip ayağa kalktı. Ben hala oturuyordum. Karşımda oturan abimde bişey demeyip annemle babamı dinledi. 

"Aksine, italyada nikah tazeleyip oraya yerleşeceğiz. Dolaysıyla çocuklar sende kalacak." Anneme bir bakış attım. Ben çok istiyorum sanki burda kalmak. Bize soran yok.

"Dur dur dur. Bir saniye." dedi babam ve benim yanıma geldi. "Kafam benim bir gitti. Bir gitti. Bir saniye bir dur. Şimdi, geldi. Burdayım! Tamam, tamam. Lale, çocuklar bende mi kalaca- Yaav ne italyası? Ben nasıl bakacağım çocuklara?"

"Bizi düşünen yok zaten." dedim soğuk bir sesle. Abimde evet diyerek başını salladı. "Baba, ben italyaya seve seve giderim ama abim gitmiyor."

"Ya baba ben nasıl gideyim italyaya?" diye sordu abim ağlamaklı bir sesle. 

"Abimde kendi kendine idare edemeyeceğine göre, burda kalıyoruz."

Babam önce bir bana sonra abime baktıktan sonra anneme döndü. "Lale, biz bunları önce bir kendi aramızda konuşsaydık." Biraz sinirlenmişe benziyordu.

"Durum ortada. Konuşacak bişey yok." dedi annem ve daha cok sinirlendirdi adamı. "Zaten hiç bir zamanda olmadı. Annem abimin yanına gitti ve onu öptü, sonra aynısını banada yaptı. Babam hayretler içerisinde hala annemi izliyordu. Bunların gerçek olduğunu inanamıyordu. Annem birşey demeden kapıyı büyük bir sesle kapatınca abim korkudan yerinden sıçradı. 

"Şşşt." yaptım abime. "Bişey yok." 

Babam bizim yanımıza gelip annemin oturduğu yerde yer aldı.

---------

Babam afiyetle hepimize sipariş ettiği döneri yerken, abimle ben dönerlerimize bakıyorduk. Tabi, ikimizinde şuan yemek yiyecek hali yoktu. Babam bunu görmüş olacak ki, elindeki döneri tabağa koydu ve bize baktı. "Çocuklar, yapmayın ama böyle. Bu kadar üzülmeyin. Bakın anneniz gelecek sizi ziyarete. Sık sık." 

Bişey demeden döner ekmeğinden azıcık koparıp ağzıma attım. Şuan gerçekten konuşmak istemiyordum. Babam, dönerle oynayan abime, bakıp "Mitat? Mitat?" dedi. Abim korkuyla babama baktı ve "Ne?" diye sordu.

"Oğlum, senin bu gözünü bu hale sokanlar hayatta mı?" diye sordu. Abimin mor olan gözünden bahsediyordu. Ben artık alıştım bu halinden. Kavga ediyor desem çok iyi olacak. Ama abim kimseye vuramaz ki. O sadece dövülür.

"Yok baba, vallah kavga etmedim ben. Direk dövdüler beni okulda. Pilatonik dövüş. Karşılıksız." 

"Paralı bir okulda çocuk dövülür mü yahu?" diye sordu babam.

"Parasız okuldada döverler baba. Parasıyla değil yani." dedim. 

"Mitat, sende Yozgatlı bir insansın. Sümsüyü geçirseydin sende onlara." dedi babam ve elini kaldırdı.

"Y-yaa b-baba. Sen b-beni bilirsin ben kimseyi dövemem. Elimi kaldırsam heyecandan düşüp bayılırım ben. Bende panik var. Panik atak." Abimin sesi yine ve yine ağlamaklı çıkıyordu. Artık hep böyle konuşurdu. Savunmasız, korkak bir abim var ama ben yinede onu çok seviyorum.

"Oglum seni karate kursuna yazdırayım yemezsin dayak." dedi şakacı babam. Sen öyle san. 

"Baba ben gitar kursunda bile dayak yedim. K-k-karete kursundan sağ çıkamam ben." Doğru söyliyor ama. 

"Ya baba, sen bizim okul işini nasıl yapacaksın? Burdan okula tam 3 saat var. Hergün 4 de mi uyanacağız biz?" diye sordum.

"Siz bir kaç gün gidin sonra birşeyler ayarlarım ben." cevapladı babam. İnşallah iyi bir yer ayarlar. Hem abim için hemde benim için.

Boynu Bükükler (Garip Yetimler)Where stories live. Discover now