Aslında Anne olmak için yaratıldığımı düşünüyorum...Bence güzel oldum yani...
Salatalıkları doğrarken Hae Tezgahın üstünde Ayaklarını sallayarak beni izliyordu...Arada elini uzatsada Bıçağı hareket ettirdiğim için hemen geri çekiyordu...Çünkü biliyorki bıçak uf yapar...
Hae:"Annee~Bir tane alabilir miyim~?"
Ben bıçağı durdurunca elini uzatıp gözüne en güzel görüneni aldı...Elini ısırabilir miyim~...Bu çocuk neden böyle konuşuyor bilmiyorum ama Çok hoşuma gidiyor...
Hei'nin kahkahası ile birlikte Jungyeon'da içeriye girince ikimizde oraya doğru baktık...Birden benim küçük tezgah prensim Dudağını sarkıtıp kollarını birleştirdi...Bu küsme şeklimi şimdi...
Jungyeon kucağındaki Hei ile Yaklaşırken başınıda yere eğince iyice ısırmalık oldu...Jungyeon'a bakıp Hae'ye doğru işaret yapınca bir an gözünü ona çevirip güldü...
Dudaklarımızı birleştirince şaşırdım açıkçası çünkü çocukların yanında yakınlaşmayalım diyen oydu...Evet bu biraz dokunsada haklı benim Ayıcığım...
Birden yüzümde bir el hissedince ayrıldık...Savaş mı istiyorsun küçük prenses...Ayıcık benim...
Hei:"Babaaaa!"
Jungyeon bana doğru bakıp gülerken birden kucağındaki Hanımefendi o küçük elleri ile onun kafasını çevirip kendisi öptü o büzüşük minnak dudakları ile...Bunu sen istedin...
Nayeon:"Heeey!Bu bir savaş mı Hei Hanım..."
Jungyeon halinden memnun bir halde gülerken Bu sefer ben tekrar öpünce Daha çok gülmeye başladı...
Hei:"Yaa~Babaaa!"
Jungyeon'ın yanağına hafifçe vurunca Kahkaha attık ikimizde...O sırada benim küçük prensim neredeyse kendi içine girmişti...Jungyeon'ın kucağından Hei'yi alınca o da anlamıştı...
Jungyeon:"Ben halimden memnundum..."
Hei bile buna gülmüştü...Çok uzatmadan Tezgahtaki büzüşmüş prense dönüp çenesinden hafifçe kaldırdı...Tanrım...Gözleri dolmuş benim tavşanımın...Evdeki tek erkek olmak zor tabi...
Jungyeon:"Ne o küstük mü dostum?"
Jungyeon'ın parmağından tutup hafifçe itti ve hemen geri kollarını bağladı...Alacaksın Vuracaksın yere ama...
Jungyeon onu kucağına alınca hemen boynuna sarıldı...Onların ilişkisi ayrı bir dünya zaten...Jungyeon göz kırpıp mutfak kapısına giderken nispet amaçlı bağırdı...
Jungyeon:"Hadi oyun oynayalım Dostum!?"
Bu seferde Hae'nin yerini Hei almıştı...O istemeden ben bir tane uzattım ona...Her ne kadar ayıcığı paylaşamasak da...Onun maskotu gibi...
Kafasını kaşıyıp etrafa bakarken bacaklarını sallıyordu...İkiside birbirinden Mıncırmalık...
Salatalıkları'da Tabağa koyup Masaya yerleştirince Tam olmuştu...İçeriden kahkaha sesleri gelince Hei'de gitmek için aşağıya inmeye çalışıyordu...kucağıma alıp salona doğru gittim...
Aslında şu ana kadar bi sürü fotoğraf çekmiştim ama hepsi ayrı şeyleri yansıtıyordu...Bunu çekmeyeceğim bu bize özel olmalı...
Jungyeon'ın bacaklarının arasında oturan küçük prens kendinden geçmiş bağırırken...Jungyeon arada oyuna baksada gözü hep onun hareketlerindeydi...
Hae:"Seni öldüreceğim Dostuuum~"
Güzel bir baba olacağını biliyordum...
İyi Geceler🖤
Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.
Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.
Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.
Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.
Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.