Yatakta oyalanırken Sürekli telefonda birileri ile mesajlaşıyordu...Bana verdiği cevaplar "hıhı...Tamam" dan ibaret...Kendimi mendil gibi hissettim işimiz bitince kenara atıldım...
Oysa ben hala o Odanın şokundayım...Cidden üşenmemiş ve ciddi anlamda her dakikamın resmini çekmiş...Ama şuan...O odayı yapanla yanımda az önce zevkten Deliren kişi aynı değil...Aloo...
Yatakta ikimizde yatarken biraz daha yaklaşıp telefonu hızla çekip elinden almamla tekrar üstüne çıkıp oturmam bir olmuştu...Şimdi benimle ilgilen...Panikleyip yattığı yerden kalktı Ve telefonu almaya çalıştı...Şuan merak ettim...
Jungyeon:"N-Nayeon...Onu bana ver..."
Hala kucağında olduğum için hareketleri kısıtlı Ve Ben onun üstünde olduğum için elim onun uzanamayacağı kadar yukarıda...Her ne kadar benden uzun olsada...
O kadar panik oldu Ki verdim...Keşke vermeseydim kesin bişey var...Direk birşeyler yapıp telefonu kapattı Ve Gözlerini bir iki saniye kapatıp Yutkundu...
Nayeon:"Sorun ne?" Jungyeon:"B-Bi sorun yok...Sadece önemli bir konuşmanın ortasındaydım..."
Yav he he yani...Sanırım artık ona zevk vermiyorum...Yavaşça kucağından inmeye çalışırken bacağımdan tutup daha çok çekti ve gözlerini dudaklarıma sabitledi...
Açıkçası yorulmadım çünkü neredeyse 3 gündür hasret çekiyorum...Bence sabah şeyside yapabiliriz ama sen bilirsin...
Yavaş yavaş öpüşürken İnlediğini duydum en son...Çok hojdu açıkçası..Bir daha yapsana...
Hala dudaklarımız değerken Konuşmayı alışkanlık haline getirdin ayıcık...Ama haklı yani çok iyi bir his şimdi...
Jungyeon:"Tuvalete gitmem gerek..."
Gülümseyip Dudaklarımı çekecekken sert bir şekilde öpüp geri çekildi tekrar...Kucağından isteksizce inerken Hızlıca Yataktan ayrılıp lavaboya girdi...Tanrım çok tatlı...
Yatağa tekrar uzandığımda Bildirim sesi gelmesi bir olmuştu...Ayıcığın telefonuna...Hayır aslında o kadar meraklı değilim...
Ama yinede o paniği beni meraklandırıyor...Yataktan komidine uzanıp hızlıca açtım mesajı...Açıkçası ilk defa böyle birşey yapıyorum...Mesaj atan kişinin ismi Sana...Bu o yılan değil mi...Pekala...
Mesaj şöyle..."Oppa!Adres buydu değil mi XXX O barmene dersini verelim...Lütfen erken gel...Yavru köpeğin seni özledi~"
Anlıyorum...Birincisi Sen kim Şeftali...İkincisi benim çalıştığım bar burası...Üçüncüsü Sanırım Dahyun'a birşey yapacaklar Dördüncüsü ise Kedicik canını yakacak Tatlım...
Neden kalbim garip oldu...Yada gözlerim doldu...Sifon sesi gelince hızlıca telefonu kapatıp yerine koydum Ve Yorganın altına girip Uyumuş takliti yaptım...Ağladığımı görmemeli...
Hafifçe yaklaşıp baktığını Ve gülümsediğini gördüm hafif aralık gözlerimin altından...Alnımdan öpüp saçımı kokladı..Madem sevmiyorsun neden böylesin...Cidden kafam 1500...
Telefondan tekrar bildirim sesi gelince İlk bana baktı Sonra Yataktan kalkıp komidine yöneldi...En son ayak seslerini duymuştum...Birde dış kapının kapanma sesini...
Yavaşça gözümü açıp yutkundum yine...Belkide sandığım gibi birşey değildi...Ama bu takip etmememi önlemiyor...Hızlıca Yataktan kalkıp Koca dolapta benim arsız ayıcığım yüzünden pantolon aradım...Hayret bir tane varmış...
Altıma hızlıca geçirip üstümdekini değiştirmeden aşşağıya indim koşarak Ve herhangi bir ayakkabı giydim...Tabiki yakıştı saçmalamayın...
Araba...Araba lazım...Kapının yanındaki dolabı açınca yan tarafında küçük bir dolap daha vardı...Bingo anahtarlar...Ama burada 20 den fazla anahtar var...Sade birşey olmalı dikkat çekmemeli...En sade anahtarı alıp Garaja inen Merdivene yöneldim...
Tanrım Umarım bu kadar arabanın içinde Işık'larını görebilirim...Gerçi yine Turşusunu kurmuş benim Ayıcığım..Her türlü var...
Düğmeye bastığım anda neredeyse orada en dikkat çeken arabanın Işık'ları yandı...Şansıma...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Aslında üşenmedim...Bu Araba güzel ve...Gebermelik...Ve Birazda acelem var Tabiki...Anahtarı çevirmesem de çalışırmış bu...Anırdı resmen...
Garaj kapısı yavaş yavaş açılırken asansörlerde çalan kasıntı müzikleri dinliyormuşum gibi hissettim...Hemen ana yola çıkıp uzun zaman Sonra tekrar gideceğim bara yöneldim...
Sanırım ayıcığımı bırakıp bu arabaya aşık olabilirim...Hiç birşeye dokunma ben götürürüm diyor resmen...ama biraz daha hızlanıp gaza basınca ben bile yerimden sıçradım...Sakin ol bebeğim...
Açıkçası nasıl bu kadar hızlı geldim bilmiyorum...Ayıcığım elimden gitmeden geri almam lazım...Arabayı çıkmaz karanlık bir sokağa park edip hızla indim...Kitledim mi acaba?
Normalde Müzik sesleri karşı caddeye kadar ulaşması gerekirdi ama garip ve mantıksız bir sessizlik...İçeriye girince fark ettim...Müzik yok...yavaş yavaş ilerlerken pist tarafı Ve bar tarafı karanlıktı...Saate baktımda...Daha kapanmasına 11 saat var...
Birden Işık'lar yanınca korkmamla gözlerimin kamaşması bir olmuştu...Bu ışık bu kadar kuvvetlimiydi be...
Gözlerimi ovup bir kaç kez kırptığımda netleşmeye başlamıştı görüntüler ...Gözüm pistte oturup bacaklarını sallayan ayıcığıma kaydı...Cidden mi...