17-∞

535 56 43
                                    

Upuzun bir aradan sonra yeniden ! Maalesef önceki bölümü baştan okumak zorunda kalacaksınız ! Hatta belki de hikayenin tamamını ㅠ.ㅠ Ayrıca final oldukça uzun olacağından iki parçaya ayırmayı uygun gördüm.

İyi okumalar!

₪₪₪

9 Temmuz 2015 - Champion Restourant

Anonim biri uzun zaman önce şöyle demiş hayat hakkında :

En iyi söz henüz söylenmemiş sözdür.
En iyi dünya henüz keşfedilmemiş,
En iyi his henüz hissedilmemiş,
En iyi hayat henüz uzaktan bakılandır.

Bu sözlerin devamını herkes getirebilirdi.Muhtemelen ben 'En iyi veda zamanında yapılandır.' deyip bütün özlü sözü batırarak devam ederdim.Çünkü bir döngünün yakamı bırakmadığı gerçeği aklımdan çıkmıyordu.

Birilerini terk ediyordum,birileri tarafından terk ediliyordum.Birilerini buluyordum ve birileri beni yeniden buluyordu.Bunların hepsi şimdiye kadar zamanında söylenmemiş sözler ve edilmemiş vedalar yüzündendi.Suç tümüyle benim değildi ancak artık başkalarının düzeltemeyeceği kadar geç kalınmıştı.Suçlulardan biri hiçbir şey hatırlamıyordu.Diğer suçlu bana sarılıyordu.

Aradan yıllar geçtikten sonra bedenimi sıkıca saran kollar,boynumun girintisine yerleşmiş yakışıklı o yüz ve kulağıma fısıldanıp duran 'Seni özledim.' cümlesinin hiçbir önemi kalmamıştı.Çünkü Yi Fan beni terk etmişti ve yıllar onu bir süre uzaktan takip edip bensiz de iyi olduğunu anlayacak kadar uzundu.Bana eskiyi hatırlatan tek his kalbimin bir sonraki atışta ağzımdan çıkıp gideceği hissiydi ki bu hissin Yi Fan'la neredeyse ilgisi bile yoktu.

Her şeyi bilen ve hala hatırlayan tek kişi olarak Yi Fan'a sarılırken Kyungsoo'nun gözlerinin içine bakmak bu hissi yaşamama neden oluyordu.

Suçluydum.Bu sahnede bile sayılamayacak kadar çok suçum vardı.

Yi Fan bana seslendiğinde sadece olduğum yerde donup kalmalıydım.Kyungsoo bizi izlerken olanları görmezden gelmemeliydim.Yi Fan'ın ona eski bir arkadaştan çok daha fazla anlam ifade eden sarılmasına izin vermemeliydim.Şu an bile onu itmeliydim aslında.

Ya da itmemeliydim.Belki de bütün bu olanlar Kyungsoo'yla yapacağım geçmiş ve ayrılık temalı konuşmamda süreci hızlandırırdı.

Yi Fan'ı itmedim.Kyungsoo'nun ortamın aniden tuhaflaşan atmosferini hissettiğini tahmin edebiliyordum, bakışları kararmış, kırgın bir ifadeye bürünmüştü.Olanlara anlam veremediği belliydi ama ben de anlam veremiyordum zaten.Yi Fan burada olmamalıydı, Çin'de kalmalıydı.Yeniden karşıma çıkıp işleri daha da karıştırmamalıydı.

Yi Fan sonunda benden ayrıldığında aramızdaki boşluk varla yok arasındaydı.Hala kollarımı tutuyor,ona yaslanmama neden oluyordu.Az önce duran dünya yeniden dönmeye başlamıştı.Benim utancımla birlikte.

"Kore'ye döndüğüm ilk seferde sana rastlamak," dedi Yi Fan.Sesi kesik kesik çıkıyordu, yıllar içinde aksanı ağırlaşmıştı.Gerçekten Kore'ye hiç uğramamış olmalıydı. "Bu bir işaret olmalı."

'Hayır,değil.' diye çığlık attı zihnim.'Öyle düşünme'

Ama öyleydi.Bunun kadar net,saydam bir mesaj yoktu hayatımda.Kyungsoo, Yi Fan ve ben.Senelerdir gerçekleşmesi beklenen o sahne.Ne kadar ertelersem başıma o kadar bela olacağı belliydi.Bu evrenin bir mesajıydı: Asla arkanda seni bekleyen birini bırakma.

"Yi Fan," diye mırıldandım sessizce.Ne söylemem gerektiğini bile bilmiyordum.Yi Fan'a söyleyebileceğim onca kelimeyi yıllar önce tüketmiştim tek başıma.

Choose Him !  √Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin