MELEZ

16.7K 525 248
                                    

Arkadaşlar herkese selam. Biz kitabı yazdık ve bitirdikten sonra suan buraya bu notu yazıyorum. Gelen yorumlar doğrultusunda. Şunu söyleyeceğim bu bölüme 'acemice','Ne kadar hızlı gelişti?' vb yorumlar yapmadan önce sabırla bu bölümü bitirip diğer bölüme başlamanızı tavsiye ediyoruz. Lütfen diğer bölümü de okuyun ve ona göre yorum yapın. Görüşlerinizi önemsiyoruz. Desteklerini için şimdiden teşekkürler. :) İyi okumalar!!










"Abla abla hadi kalk!" Dünyada güne harika başlamak istiyorsanız kardeşiniz size yardım etsin.

  Kardeşimin tekmelemesi,göz kapaklarımı kaldırması ve aynı zamanda kafama üç kez vurmasıyla vücudum iflas etmiş bulunuyordu.

"Uyandım artık yeterrr!!"

Göz kapaklarımı araladım.Kardeşim başımda ellerini göğsünde birleştirmiş benim gözlerimi açmamı bekliyordu. E Artık açtığıma göre.

  "Ne oldu?"dedim sakin bir sesle sesim kızgın çıkmıştı.

"Kahvaltıya bekleniyorsun!"dedi sanki bir markette anons yapıyormuş gibi çıkmıştı sesi.

"Bensiz yapamadınız mı?!"ben bunu söyler söylemez yüzünde bir sırıtış oluştu ve bana

   "Hayır sensiz de yapabilirdik aptal şey ama senden markete gitmeni isteyecektik."dedi şimdi anlamıştım. Menfaatler... 

Hangi kardeş menfaati olmadığı sürece yanınıza gelip iyi bir şey söylerdi ki?

   Ona bıkkınlıkla baktım ve gözlerimi devirdim, yataktan kalktım.

Kardeşim Scellena da ben yataktan kalkar kalkmaz kapıya yöneldi ve dışarı çıktı.

Taytımın üstüne deri ceketimi giydim ve dışarı çıktım mutfaktan çatal bıçak sesleri geliyordu.Evin koridorundan çıkıp masadaki listeyi aldım ve kapıyı açtım ve herkesin yani insanların yaptığı gibi evden çıktım.

Evden çıkınca merdivenleri hızla indim.Bahçe kapısından çıkar çıkmaz temiz havayı içime çektim.O anda bir şey farkettim toprak kokuyordu ve ben her zaman toprağı severdim bana huzur verirdi.

    Telefonumu elime aldım.Saate bakarken bir şey farkettim bugün doğum günümdü.Belkide beni evi hazırlamak için markete yollamışlardı.Ya da bu benim kendimi avutma yolumdu.

   Listeye baktım evet evet düşündüğüm gibiydi bana uzun bir liste vermişlerdi.Demek ben bunla uğraşırken evi süsleyip davetlileri çağıracaklardı.Sizi sinsirellalar.

  O sırada markete geldim bile.Kapıyı ittirip açtım içeri girip en yavaş şekilde alışverişi yaptım ki onlar da rahatça her şeyi yapabilsinler diye.Hadi hadi kızınızdan size bir kıyak. Her tarafımdan zeka fışkırıyor!

Eve geldiğimde çok yorulmuştum.Kapıyı açtım ve elimdeki torbaları yere bıraktıktan sonra içeri doğru ilerledim.

Karşımdaki manzara çok tuhaftı.
Annem Alice ,babam Franc ve kardeşim Scellena yoktu onun yerine olimpos tanrılarından Athena,Zeus,Hermes ve Afrodit vardı.Onları kitaplardan tanıyordum ama görünce tuhaf gelmedi değil.

Ben öylece onlara bakarken beni farketmiş ve hepsi bana dönmüştü.Ne diyeceğimi bilemeden onlara bakarken en son

"Ailem nerede!?"dedim hayretle.Aklıma onların yokluğu daha yeni gelmişti.

Zeus bana doğru yaklaştı yüzünde yumuşak bir ifade vardı.

Kolumdan yavaşça tutup beni koltuğa oturttu.Şaşkın şaşkın ben onlara bakarken Zeus konuşmaya başladı.

"Merhaba Maria ben Zeus.Sen 18 yaşına girdiğinde sana annenle herşeyi anlatacaktık.Birbirimize söz verdik ama annen bir element üyesi olduğu için onunla seni büyütemezdik.Biz de sana dünyadan bir aile seçtik.Kısacası ben babanım Toprak Element Kraliçesi Diana senin annen.Kızım sen bir 'MELEZ'sin.Benim duyduklarım gerçek miydi.Ben hem havayı hem toprağı kontrol edebiliyor muydum?Bir de 'MELEZ' dim. Kapınıza bir Yunan Tanrısı geliyor üstelik Zeus. Ve senin babanım diyor. Hangi salak inanır ki? Üstelik bir de annen Toprak elementi üyesi diyor. Hadi ama kesin rüya bu!

"Ve şimdi bir seçim yapman gerekiyor ya annende kalıp Toprak Element Kraliçesi olacaksın ya da benimle gelip yanımda harika bir hayat süreceksin." ne yapmam gerekiyordu ben babamla gidip bir sürü sorumluluk almak istemiyordum ama duyduğuma göre annemle kalırsam daha güzel bir yerde kalır daha eğlenceli bir hayatım olurdu.O anda aklıma buradaki ailem geldi.Onlara ne olucaktı.Sanırım ben rüyadayım.Ne sacma olaylardı bunlar.Ben kardeşimi her ne kadar sevmesem bile onu özlüyecektim.Anem ve babam neden böyle seçim yapmak zorundaydım ki?

"Tamam.Ben annemle kalmak istiyorum."dedim ama bir şart koşmalıydım hemen düzeltip

"Annem ile kalıcam ama ailem de benimle kalmalı."sonra bir gerçeği kabul etmek zorunda kaldım.

"Az önce ailene haber vericektik.Sen nereyi istersen onlarda seninle gelicekti ama malesef trafik kazasında aileni kaybettik."bana bunları söylerken

'babamın' dahil hepsinin başı öne eğildi.18 senedir beni büyüten ailem sonradan olan kardeşim yok muydu şimdi gözümün dolduğunu hisettim ve ağlamak için kendime izin verdim. Onlar evdeydi. Kahvaltı ediyorlardı.

Herşey karma karışıktı. Yunan Tanrıları sadece hikayeydi, annemler trafik kazasında ölmüş olamazdı. Onlar ben gittikten sonra arabaya bile binmiş olamazlardı ki. Sadece 10 dakika evden ayrılmıştım.Tanrı aşkına 10 dakika 12 tanrı 3 ölüm mantık dışı. Kamera şakası felan mı? Burda olan herşey mantık dışıydı. Ellerimi kafamda birleştirdim. Bu bir rüya. Bu bir rüya. Gerçek değil. Uyanacağım. Cidden saçma bir rüya. Bu gerçek değil, rüya. Evet hepsi rüya. Ben bir rüyanın içindeyim.

Burda olan her şeyi sabah olunca unutacağım. Hepsi birer rüya.

Ve birden etraf karardı.



(Arkadaşlar çoğu kişiler hikayeye önyargılı yaklaşıp okumuyorlar. Yorumlara bu bölüm ile ilgili kötü yorum yazan arkadaslara sesleniyorum acaba diğer bölümlere baktınız mı? Lütfen rica ediyorum diğer bölüme de bakınız. Bu arada biz kesinlikle hikâyemiz hakkında eleştiri kabul ediyoruz. Ama lütfen amaçsız ve manasız eleştiriler yapmayın. İyi okumalar! )

/Düzenlenmiştir/

MELEZ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin