PUCCA-KK/2

17 5 0
                                    

Şarkı: Marian Hill - Whisky

Mira'nın korku dolu çığlığı kulaklarıma rüzgar gibi çarparken kurt yüzümü çıkarıp ani hareketimle kapıyı kırdım.

İlk önce Ege içeri girdi.
Bende yüzümde ki kurt ifademi silip içeri girdim.

Mira, kurtadam olduğumu bilmiyor.
Daha doğrusu kurtadamlara inanmıyor.

Ege, Mira'nın olduğu kapıyı açtı.

İçeri girdik.
Mira'yı yatağının yanında yerde saçlarını çekerken gördüm.

"Ne oluyor lan burada öhöm?" Dedim son kelimemden çıkan öksürüğümle.

Mira işaret parmağını hemen karşısında duran pencereyi gösterdi.

"Pencereden..." tövbe tövbe.

"Ne oldu lan?" Dedi Ege kaşlarını çattı.

"Pencereden bir kurt atladı." Mira kafayı yediğini zannediyor ama doğru görmüştü. Eve gelir gelmez Efe ile karşılaşmıştık.

"Senin odandamıydı?"

"Evet... Efe ile odada çay içecektik...
Sonra çaya bakmak için mutfağa indim
Odama geri döndüğümde bir kurdun benim camımdan atladığını gördüm."

Doğru görmüştü.
Endişelenecek bişey yoktu.
Ben ise ölüyor zannetmiştim.

"Atlayan Efe idi." Dedi Ege.

"Ne? Benim gördüğüm bir kurttu insan değil."

"Efe'yi insandan mı sayıyorsun?" Gülmemek elde değildi.

"Evet insan değil mi?"

"Kurtadam."

"Ne? Hahsgahajajs. Şakacı seni."

Ege ile ciddi ifademizi takındık.
Mira gülmeyi bırakıp bizim ciddi yüzümüze baktı.

Sonra bayıldı.

Ege kurt olup ulumaya başladı.
Efe'yi çağırıyordu.

Bir kaç dakika sonra pencereden bir çift pençe göründü. Bizim Efe Wolverine gibi gözüküyordu.
Benim bile o kadar pençelerim yoktu.
Oysa ben kızım yani.

"Sana söylemedim mi sabahları uluma diye! Gerizekalı dikkatleri üzerimize çekeceksin."

"Önemliydi."

"Telefon diye bişey var. Biraz insanca görün. Hem uyarmıştım sabah sabah uluma diye. Sanki ben hep sabah sabah uluyorum."

Efe'nin espri anlayışı çok gelişik söylemiştim değilmi size?

×××××

Ege ile Efe yarım saattir kavga ediyorlardı. Mira gözlerini açtı.
Allah'ım sonunda ayıldı!

Mira karşısında Efe'yi gördü.
Hemde kurt yüzüyle!
Bir daha bayılmasın diye ona el salladım evet çok saçma idi! El salladım hemde bayılmaması için.

Mira çığlık atarak ayağa kalktı.

"Efeeeeeğğhshhsja!"

"Efendim Mira?"

"Demin sen çok yakışıklıydın ne ara..."

Efe'nin aklı Mira'nın çok yakışıklıydın sözcüğüne takıldı.
Efe seviyordu Mira'yı.
Sadece bizim Ege ile ilk önce yanlış anlaşılmalarla sevgili olamıyorlardı.
Ya yerim... eski anılarım depreşti...

Mira'nın yanına gidip ona sarılmak için kollarımı açtım.

"Sakın Pucca. Pire falan vardır."

"Benimde kurtadam olduğumu nereden biliyorsun?"

"Çünkü son zamanlarda garip davranıyorsun. Şimdi olduğu gibi... okul tenefüslerinde hep Sinem'e karşı HIRLIYORSUN!"

Haklıydı. Hırlıyordum. Hatta onun yanında düşünce okuduğumu bile söylemiştim. Ama inanmamıştı.

Efe yüzünü normale döndürdü.

"Mira gördüğün manzara için özür dilerim."

"Yok canım ne özürü ben biliyordum sizde bir boklar var diye."

"Şimdi seni öpebilir miyim?"

"İlk önce bit ve ya pire öldürücü ilaçlar sıkın öyle gel."

Mira evinde ki ağrı kesici ilaca kadar bütün ilaçları önümüze serdi.

××××××××
1 saat sonra...

Mira hâlâ Efe'nin piresiz olduğunu kabullenmemişti.
Bütün ilaçları onun kafasına ve bütün vücuduna denedi ama bir karınca bile çıkmadı. Çıkmamasına rağmen hâlâ Mira inadından kuduruyordu.

Ege ile kıkırdamadan edemedik.
Efe ise sesini çıkarmadan bir saat boyunca Mira'nın odasının ortasında hareketsizce ve sessizce bekliyordu.
Yazık Mira'nın kurbanı olmuştu.
Yakında Mira Efe güzel gözüksün diye makyaj yaparsa şaşırmam.
Ulan Kerimcan'dan beter olursun Efe.

Ege bana sarılıp, "seni çok seviyorum." Dedi.

Bana bunu neden simdi söylediğini anlamamıştım.

"Şimdi mi söylüyorsun?" Diye sordum.

"Değerini biraz daha anladım sadece Pucca. Eğer Mira gibi olsaydın beni bütün gün esir ederdin."

Haklıydı. Allah'tan Mira gibi değilim.

Mira ayağını yere vurup, "Yeter!" Diye bağırdı.
Efe ise hâlâ tabela gibi duruyordu.

"Seni şimdi öpebilir miyim?"

"Hayır git banyo yap ondan sonra."

Nedense Mira'yı hep halama benzetiyorum. Onun gibi kafa dengi.
Ve komik.
Ah ne günlerdi ya.
Biberli kahve.

Efe aniden Mira'nın kollarını bağladı.
Hızlıydı. Ah tabi ya. Kurt ya ondandır.
Hâlâ alışamadım.

"Ne yapıyorsun Efe???"

Efe, Mira'nın ayaklarını bağlarken bir yandan da Mira'ya sus demekle yetiniyordu.

Efe tamamen onu bağladı sonra Mira'nın kafasını tutup yana eğdi.
Ne yapıyordu?

Efe, Mira'nın köprücük kemiğinden ısırdı. Mira...

Mira'nın göz bebekleri büyüdü.
Dönüşmüştü.

"Ne yaptın bana lan?"

2. Bölümün sonu

PUCCA: Köprücük KemiğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin