·10·

3.8K 392 47
                                    

Medya; Alan Walker- Alone 

***

Kızaran gòzler, kuruyan dudaklar ve çökmüş bir yüz.

Günden güne eriyen bedenim bana bazı şeylerin sinyalini verse de umursamadım. Elbet bir gün o da olacaktı zaten.Sadece biraz daha dayanmalı ve Jimin'in hayatını kurtarmalıydım.

Baygın bakışlarım uykusuzluğun verdiği etkiyle daha da baygınlaşırken lekeli aynaya yansıyan görüntümden çektim bakışlarımı.

Korkutucuydu.

Kendimce gülüp dar, boğuk olan banyodan çıktım ve Jimin'in bulunduğu odaya girdim. Elimde tabiki de yaraları için bir kaç bir şey vardı.

Derin bir nefes verip yanına ilerledim. İnanılmaz bir derecede berbat görünüyordu. Yaralarını temizlemem zor olacaktı.

Elimdekileri komodine bırakıp yatakta ondan arta kalan bölüme oturdum ve üzerinde ki gömleğin düğmelerini açmaya başladım. Arabada az da olsa olan bilincini de yavaş yavaş kaybetmiş kendisini uykunun kollarına bırakmıştı. Bu onun için iyi bir şeydi, en azından ben her yarasına dokundukça canı yanmayacaktı.

Düğmelerini yavaş yavaş açarken önüme sunulan beden beni şok etmişti.

Az önce ki kavgada olan morluklar tahminen bir kaç gün önce oluşan morlukları kapatamamıştı. Demek ki bu son on gün boyunca onu dövmüşlerdi.

Ama onlar kimdi?

"Taehyung?" Kısık ama odanın sessizliğinden kaynaklı olarak gayet normalmiş gibi çıkan bu ses tonu Jimin'e aitti.

Ama cevap vermeden ona doğru eğildim ve kafasının altına elimi sokarak destek verdim. Birazda bilinci yerine gelen Jimin kendince bana yardım etmişti. Öldürücü bir sessizlikte gömleğini vücudundan sıyırdığımda gördüğüm diğer şey ikinci bir kez şaşırmama neden olmuştu.

Sırtı.

Garip çizikler vardı. Sanki ona kemerle vurulmuş gibiydi. "Sırtın?" Duraksadım ve Jimin'i geri yatırdım.

"Sırtına ne oldu?"

Kısık bakışlarıyla yüzümün her santimini izledikten sonra gergince bakışlarını kaçırdı. "Babamın hatıraları."

Tabi ya, eşcinsel olduğu için ona yapılanlardan sadece birisiydi bu. Titrek bir nefes verip karnındaki morluklara göz gezdirdim. "Bir kaç gün önce de dayak yedin değil mi?"

Daha geçmeyen morlukların üzerini yeni morluklar devralmış gibiydi. Elimin birini yavaşça bugün kazanılmış olan morluğa değdirdiğimde odada sertçe yutkunma sesi yankılanmıştı. Yine de elimi çekmedim ve Jimin'e baktım. Cevap vermemişti, zaten ben de cevabı biliyordum, sadece teyit etmek istemiştim. "Onlar kimdi Jimin?"

O sessizliğini korurken boş durmamak adına elime getirdiğim pamuğu aldım ve biraz krem sürerek yumuşattım. Canını acıtmamaya çalışarak yüzünde ki kanları temizleyecektim. Pamuğu yavaşça kaşında ki kurumuş kana değdirirken o kurumuş dudakları aralanmıştı. "Babam.."

Duraksadım ve söylediği kelimenin tüm hücrelerimi sinirlendirmesine izin verdim. Daha sonra belli etmemeye çalışarak işime devam ettim. 

"Bazı şirketlerden de borç almış." Yaralı yüzüyle önce gülmeye çalıştı daha sonra acıyla suratını ekşitti. "Hepsi benim peşimde."

Onu sessizce dinlerken pamuğu biraz aşağı kaydırıp kurumuş kanları temizlemeye devam ettim. Ama Jimin'in sol gözünden hüzünle süzülen bir damla yaş yavaşça parmaklarımın arasında ki pamuğa karıştı ve benim pamuğu yüzünden uzaklaştırmama neden oldu. 

flawless あ vmin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin