29.Bölüm- Dolunay operasyonu

5.8K 338 76
                                    

20 GÜNLÜK BİR ARADAN SONRA YENİ BÖLÜM GELDİ.
SINAVLARIM YENİ BİTTİ NE
YAPAYIM. 🌸🌸

BÖLÜM PEK İÇİME SİNMEDİ SİZ NE DERSİNİZ? Sanki biraz çabuk çabuk geçtim gibi oldu.

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın.

İyi okumalar...

          Herkes telaşla silahlanıyordu. Bu sırada Patron beni kenara çekti ve;
"Bela, eve girip saklanın ve sakın çıkmayın. Karşı tarafı tanımıyorsunuz!"
"Tanıyalım o zaman !"
Derin bir nefes çekerek gitti. Benle uğraşmaya vakti yoktu. Bu da bana rahatlık vermişti. Eylül ile silah deposuna doğru koştuk. Silahları alırken;
"Bela, eve mi girseydik?"
"Eylül korkarak bir yerlere varamayız. Tut şu silahı!"

Kapıda siper alarak bekledik. Nöbetçiler kapıyı yavaşça açtı. Karşımızda 5-6 araba ve araba sayısının beş katı da insan vardı. İçlerinden en ortada ve en önde duranı konuşmaya başladı.

"Kimdir başkanınız çıksın ortaya!"

Herkes aynı anda bir adım öne gelmişti. Ben de onlara ayak uydurmuştum.

"Demek eski gelenek devam ediyor ha!"

Onların iki üç katı olmamıza rağmen bizden korkmuyorlardı. Bir planları vardı elbette. Bu kadar rahat olmaları imkansızdı.

"Size bir sürprizimiz var. Rüzgar!"

Doğru duyduğuma emin miydim? Rüzgar mı demişti? Duyduğum yanlış olsada gördüğüm gerçekti. Rüzgar' dı bu. Peki ne işi vardı onlarla?

"Sanem denen kızı almaya geldik. Ya hiç zorluk çıkarmadan verirsiniz ya da zorla alırız."

Patron sinirli bir şekilde bağırarak konuşmaya başladı.

"Vay Rüzgar efendi! Kendi ellerinle kurtulduğun kızı şimdi geri mi istiyorsun? Dünya bile bu kadar dönmüyor be kardeşim! Git işine ! "

"Başkan belli oldu. Uzatmak istemiyoruz. Verin de gidelim artık. Bak eski amacımız olan Yakarayı almaktan da vazgeçtik!"

Rüzgar'ın arkaya doğru gittiğini gördüm. Ormana doğru işaretler yapıyordu. Şu anda burada bulunmamın grup için tehlikeli olduğunu fark ettim. Hemen yanımdaki eve doğru koşturdum. Kapıdan içeri girip izlemeye başladım. Benim içeri girdiğimi biri Patrona söylemişti. O da bu sebeple;

"Sanem şu anda burada değil. Keşife gitti."

"Gelene kadar bekleriz."

Patron ellerini havaya kaldırıp işaretler yaptı ve tüm evlerin çatısından sniperlar göründü. Ormana doğru birkaç ateş ettiler. Ormandaki ağaçlarda bulunan karşı tarafın sniperları tek tek aşağı düştü. Yakaradaki her birey profesyonelce işini yapıyordu. Hayran olası bir gruptu.

"Gördüğünüz gibi sizden daha iyiyiz. Eğer hepiniz ölmek istemiyorsanız, buradan defolup gidersiniz ve bir daha dönmezsiniz!"

"Her filmde gördüğümüz klasik sahneler! Peki şu an durduğunuz yerin altında bomba gömülü dersem ne yapacaksınız?"

"İnanmayacağız."

Bu sırada içimi bir telaş kaplamıştı. Evden çıkıp teslim olmayı düşündüm. Patron çaresiz görünüyordu. Bu sırada Yakaranın dışından silah sesleri gelmeye başladı. Ne olduğunu göremiyordum. Tek gördüğüm öndeki adamın ve birkaç adamın yere yığıldığıydı. Patronun gülümsediğini gördüm. Ne olduğunu merak etmiştim.

ZOMBİ SALGINI Where stories live. Discover now