18. Bölüm Video

Start from the beginning
                                    

Son topumda bittikten sonra kaşığı tepsiye bıraktım ve ağzımı kaseye dayarayak kakaolu sütü içtim. Abim benden birazcık önce bitirmişti.

Bende kafamı onun omzuna yaş lazım ve kokusunu içine cektim. O benim prensimdi.

Tek prensim. Gelecekteki tek prensim.

Bir süre sonra başım ve boynum agriyinca kafamı omzundan ayırdım ve bacaklarına koydum. Oda saclarimla oynamaya başladı. Zaten uykum olduğu için bende dayanamayıp gözlerimi kapattım.

***

Uyandığımda yine ,yeni bir güne lanet ettim. Abim dün gece beni yatagima taşımış olmalıydı. Bende cebimden yatağın içine düşen telefonu eline aldim ve inledim.

Dün gece sarja takmayı unutmuştum. Hemen yataktan çıktım ve telefonumu zaten prize takılı olan sarja taktım.

Odamda bulunan banyoya girip yüzümü yikadim ve dişlerini fircalayip saçlarımı taradim.

Eren'e cidden çok kizgindim. Ben o beni sevsin diye başkasının yanina gidiyorum ama ben başkasının yanina gittim diye bana adını anmak istemeyecegim bir muamele gösteriyor.

Acaba beni kiskandimi diye düşündüm? Neden kiskansin ki? Bana gerçekten de değer vermiyor gibiydi. Peki kupa kizi?
Merve onun için çok degerliydi. Hemde çok. Onu çok seviyordu  ona aşıktı.

Nedensizce bana da Kupa Kızı demişti. Biz Merve ile hiç mi hiç benzeniyorduk. Herseyimiz farklıydı. Ama bana ona benziyorsun demişti. Belkide hareketlerim falan benziyordur. Olabilir.

Uzerime siyah kalın bir tayt gri üzerinde Mccall yazan mor bir bluz giydim ve deri ceketimi üzerime geçirdim. Nike'in beyaz ama siyah çizgileri olan spor ayakkabısını da beyaz coraplarimin üzerine geçirdim. Dudak nemlendiricimi de sürdükten sonra saçlarımı yukardan bir at kuyruğu yapmıştım.

Annemin sehpanin üzerine para bırakmasıyla hizlica onu aldim ve arka cebime yerlestirdim. Telefonumu cantamdan çıkarıp bu aralar sevdiğim 'We Don't talk anymore' şarkısını açtım.

Okula yürürken şarkıyı mirildaniyordum. Ve evet Eren ile de gitmeyeceğim. Tabii ki. Beni öyle gören birisinin yanında durmam gururumu ayaklar altına almam. Bunu dün annem evden çıkmadan ona açık ve net bir biçimde belirtmiştim. O da ilk başta onaylamayan mırıltılar çıkarsada sonrasında kabul edip susmuştu.

Okula vardığımda etrafta gözümü gezdirdim. Pelin bana bakıp sırıttı ve yanındaki arkadaşının kulağına eğilip bir şeyler söyledi. Arkadaşı ona inanmayan bakışlar attı ve bana dönüp pis pis sırıttı.

Yine bir bokluk vardı hissediyordum. Umarım ilki kadar acımasız olmazdı. Düşününce en fazla ne kadar olabilir diyordunuz ama bir de gercegini yasasaniz inanin ki hiç te oyle demezsiniz.

Takmayarak sınıfıma girdim. Dakikalar sonra Ayça yanıma  geldi ve gülümsedi. Gerçek arkadaş. Bende ona samimi olduğunu düşündüğüm gülümsememden gönderdim ve Biyoloji hocasının gelmesini beklemeye başladık. Adam bir türlü gelmedi birden kapı kırılırcasına açıldı. Gelen sınıf arkadaşım Mahmut'tu.

''Gençler ders boşmuş hoca gelirken kaza yapmış.'' herkesden sevinç nidaları çıkmaya başladı ben ağzımı açmadım ama gülümsedim en azından iki dersimiz boş geçecekti.Bu iyiydi.

Gözüm istemsizce Eren'e kaydı. Onu bu kadar severken onun söyledikleri... Affedil derecede değildi. çok kırmıştı. Hiçbir kız bu sözleri haketmez. İnanın bana Pelin bile. O kadar yani.

Neden bana böyle davranıyordu ki? Neden beni sevmiyordu? O sadece Merve'yi sevmişti sadece de onu sevecekti. Zaten bizim imkansız imkansız değil mi o tam bad boy havasında  ben ise masum bir girl değilim. En azından Wattpad'de böyle  oluyordu değil mi?

EZİĞİN DEGİŞİMİ (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now