end

7.7K 512 315
                                    

"jimin bugün okula geldi mi?" jiminin kilitli dolabında olan taehyung'a jungkook sordu, o notu okurken gözlerini genişletti.

"s-sen osun.."

"evet, ben oyum"

taehyung burnunu çekti, yeniden taze gözyaşları gözünü sızlattı.

"o seni sever, bunu biliyorsun? fakat çok geç kaldın"

jungkook karışıklıkta durdu kahverengi saçlının gözünden akan gözyaşlarını gördü.

"ne demek geç kaldım?"

"o gitti jungkook-ah" taehyung gözlerine vurdu, jungkook'un yüzünü döndüğünde perişanlığını görüyordu.

"ne demek o gitti? o beni asla terk etmez" jungkook titreyerek fısıldadı, vücudu titredi.

"o bizi terk etti. kimse onu durduramazdı, fakat sen yaptın, kısa bir süre için
bir gün geç kaldın jungkook, belki, yalnızca belki kendini daha erken gösterseydin, kendini öldüremezdi" taehyung acı acı güldü, ileriye yürümeden önce yapışkan notu kilitli dolabına koydu.

jungkook şoktaydı ağladı, dudaklarından kısık seste bir hıçkırık çıkana kadar orada durdu.

"neden jimin?"

"ona noldu?" hoseok hıçkıran ve titreyen çocuğun yanına gitti ve yanında durdu.

"o öldü. ve ben onu durdurabilirdim." jungkook yukarı baktı, ağlamaktan yüzü kızarmıştı, bir nefes aldı.

"çocuklar" genç olan bağırdı, dudaklarına acı bir gülümseme yerleştirdi,

"onsuz yaşamam mümkün değil, üzgünüm"

ve arkadaşları onun ne demek istediğini biliyordu

_
sonu gerçekten kötü bitti ama üzülemedim bile çeviriyi yaparken zaten yeterince eziyet çektim. uzun zaman sonra yayınladığım için üzgünüm bilgisayarda sıkıntı vardı. sonuna kadar okuyan tüm okuyucularıma şükranlarımı sunuyorum :))):))) bu arada yeni jikook hikayeme göz atabilirsiniz ismi "LAST KİSS"


pick up lines > jikook •çeviri• ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin