Bölüm 48 - FİNAL PART I

33.4K 1.7K 297
                                    

🔥🔥🔥Arkadaşlar hesabımın kontrolü bende değildi.

Zor günler geçirdim. O kadar sinirliydim ki attığınız yorumlara bile bakamadım. Bu bölümü yayınladıktan sonra bakacağım. Ama 1000küsür bildirim var, sizi çok seviyorum beee ❤️

Neyse hepsini atlattık diyelim. Bu konuda konuşmayalım. Önümüze bakalım. 👀

Sadece ben, benim yanımda olan herkese çok teşekkür ediyorum🙏🏼 Bir daha böyle bir şey olmayacak tüm önlemler alındı.

Sizi hasret kaldığınız bölümle baş başa bırakıyorum 😊






"Ama sana bir spoiler Ali." dedi saçlarını sertçe kavrayıp. "Öldürdüğün adam sıradan bir adam değildi."

Kerem'in cümlelerinin düşünmeme fırsat vermeden ite kaka önce ellerim sonra gözlerim bağlandı. "Ali-" diyebildim ama yeni bir baskı ağzımı da kapattı. Birileri beni kaldırıp ve taşımaya başlamıştı. Olaylar yetmezmiş gibi duyularım üstünde de hiçbir kontrolüm kalmamıştı şimdi. Yine de yapabileceğim tek şeyi yapıyor ve çırpınıyordum.

Sert bir şekilde bir arabadan içeri atıldım. Şimdi hiçkimse benimle konuşmuyordu. Yanımda biri var mı, yok mu ondan bile emin değildim. Ali neredeydi? Aynı yere mi gidiyorduk? Kerem ne yapıyordu? Kurtulmanın herhangi bir yolu var mıydı?

Araba çalışmaya başlayınca titrediğimi hissettim. Kulaklarımda sadece arabanın sesi vardı.

"Sese odaklan. Sese odaklan ve sakin ol." dedim kendime.

Uzun süre ilerledik. Araba sabit hızda ritmik sesler çıkarıyor ve sonsuzluğa doğru ilerliyor gibiydi. Birileri sinirlerimi kaşıyormuş gibi hissediyordum. Dayanılmaz kaşıntı sonsuza dek sürecekmiş gibi hissettiriyordu ama beklenmedik bir sarsıntıyla durduk.

Gözlerimdeki bağı çözdüklerinde loş bir evde olduğumuzu gördüm. Bulanık görüntüleri oturtabilmek için gözlerimi kırpıyordum ki Ali'nin tereddütlü sesini duydum.

"Anne?"

Odada başka adamların nezaretinde sandalyeye bağlı bir kadına çevrdim başımı. Orta yaşlardaydı, kısa koyu saçları vardı. Onu yolda yanımdan geçerken görsem bile tekrar tekrar dönüp bakardım çünkü Ali'ye inanılmaz derecede benziyordu.

"Anneyle oğulun büyük buluşması. İşte sayemde." dedi Kerem yavaş yavaş kadına ilerlerken.

Adamlarına işaret verdi ve Ali'yle ben yere çökmek zorunda kaldık.

"Ali..." dedi kadın ağlamaya başlayacak gibiydi.

Kerem elini beline attı. Parlak bir silahı kadının kafasına dayadı.

"KEREEEM" diye hayrkırdı Ali.

"Vaaaay terk etse de, kıçına tekmeyi bassa da annen yine de değerli demek. Ama birazdan geçecek sana teminat veriyorum. Şimdi Candan "hanım" konuşun bakalım!"

Kadın hıçkırmaya başlamıştı. Kerem silahla kafasını dürttü.

"Yaparken her şey kolaydı da anlatırken mi zor? Ben de anlatabilirim ama hayır oğlun senden duyacak her şeyi! Konuş!"

Sokak DövüşüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin