BİR ÖLÜM YİYENE AŞIK OLMAK - PETER PETTİGREW FANFİC -

SEÇİM TÖRENİ -5-

Tren, ağır ağır, adeta nazlanarak yavaşladı ve en sonunda durdu. Sirius, kafasını cama yapıştırmış, dışarıya bakıyordu. Sanki gözlerini kırparsa bütün büyü yok olacakmış gibi davranıyordu. James bir an önce kompartımandan inip Hogwarts'a gitmek için alelacele koltuğundan kalkınca kucağındaki bütün kitaplar yere saçıldı. Remus çevik bir hareketle kitaplara uzandı ve beraber topladılar. Gözlüklerinin üstünden, ona yardım edene baktı. 

" Sağol. " 

" Bence o kitapları çantana koymalısın. " James, kenardaki ağzına kadar dolu çantasını işaret etti. 

" Annem çantamı doldurdu ve ben de kitapları kucağımda taşımak zorunda kaldım. Sürekli gözlerimi okuyarak bozduğumu söylüyor. Aslında çok iyidir ama... bazen tepesi atabiliyor. " 

Remus kendi çantasına uzandı ve açtı. 

" Buraya koyabilirsin, benimkilerle karışmamaları için araya defter koyalım. " James gülümseyerek kitaplarını yerleştirdi. Remus çantayı tutup da omzuna atmaya kalkınca engelledi. 

" Olmaz, ben taşıyacağım. " Çocuğun hiçbir şey söylemesine fırsat vermeden çantayı omzuna astı. Hızla adımlarla kompartımandan çıktılar. 

Ola biraz daha arkada kalmış, tek başına ağır ağır yürüyordu. Zaten herkes trenden çıkmaya çalıştığı için yürünecek gibi değildi. 

Sirius ve James, Remus' un muhteşem kalabalıktan sıvışma teknikleri sayesinde epey ilerlemişlerdi. Geride kalan Peter ve Ola ise, adım adım ilerleyebiliyordu. Kızıl saçlı bir kız, Ola' yı öne doğru ittirdi. Son anda Peter' ın koluna tutunarak düşmekten kurtulan aşırı kolay sinirlenen küçük kız, hızla arkasını döndü.

" Yeter be! Yürümesini biliyorsanız yürüyün. " Kız, mavi gözlerini Ola' dan kaçırdı.

" Özür dilerim ama isteyerek olmadı. " Masumca gülümseyince, Ola' dan istemeden gülümsemişti. Gülümsemek, yayılan bir şeydi. 

" Heather Poldark. " 

" Safkansın galiba. " Heather başını dikleştirdi. 

" Evet. Sen? " 

" Melez. " 

" Yok, onu sormamıştım, adın ne? Safkan olup olmaman pek önemli değil. " 

" Önce Gryffindor' a girmek isteyen bir Black, sonra da safkanlığa önem vermeyen bir Poldark. Merlin! Galiba dünyanın sonu geliyor. " Heather' ın gözleri kocaman oldu. 

" Gryffindor' a girmek isteyen bir Black mi? " Onun hemen arkasındaki bir başka kızıl, ondan daha uzun olduğu için başını Heather' ın omzunun üstüne koydu. 

" Bu tuhaf bir şey mi? " Ola şaşkınca kıza baktı. 

" Galiba muggle doğumlusun, yoksa bunun ne kadar tuhaf olduğunu bilirdin. " 

" Neden ki? " 

" Blackler safkandır ve... " Heather devam etti. 

" Bu güne kadar hiçbir Black Slytherin' e girememiştir. " Yeşil gözlü kız, umutla gülümsedi.

" Olsun, her şeyin bir ilki vardır. " Peter kızı şöyle bir süzdü. 

" Yerli Pollyanna. " Ola ve Heather gülümserken, Lily iç geçirdi. 

------------------------

Kayıklardan inip, büyüleyici Hogwarts' a girdiklerinde onları yaşlı bir cadı karşıladı. Sivri şapkası, uzun cübbesi ve sert bakışlarıyla ürkütücüydü. Fıldır fıldır dönen gözleriyle öğrencileri süzdü. Remus, yaşlı cadıya bakmamak için gözlerini yerdeki taşlara dikti.