Kaçak-Bölüm 1

1K 93 592
                                    

Merhaba! Yeni kitabıma hoşgeldiniz! İyi okumalar!
Multimedya:Özgür Ataman
○○○○○○

Özgür'den;

Sinirden kapanan gözlerimi Aylin'in konuşmasıyla açtım.

"Öznur bir kişiyi daha öldürmüş. Genç bir kızla Allah bilir kaç kişi uğraşıyoruz! Eğer bu kızı yakalamayı becerirsek sorgudan falan önce kolundan tutup IQ'suna bakmaya gideceğim. Einstein'den biraz çok çıkacaktır büyük ihtimal!"

Koskoca amirleri bile delirtmeyi başaran bu kızı hakikaten merak ediyordum. Böyle beynim olsa FBI'da çalışırım. Gözde çalışan olur büyük ihtimal! Tabi, çalışan olup olmaması muamma. Yönetici falan yaparlar bu kızı!

Gözlerimi bu sefer konuşan Aylin'e diktim,

"Bu kız tek başına bu kadar işi beceriyor olamaz. Her şeyi tereyağından kıl çeker gibi hallediyor. Ona destek veren biri olmalı. Zengin veya yine Öznur gibi katil olan biri."

"Zengin ve katil olan biri. İşine ne sadece katil ne de sadece zengin olan biri yarar."

Konuşmam biter bitmez Arslan konuşmaya girdi. Toplantı süresince Aylin ile aramızda konuştuğumuz için, hepimizin gözleri ona dönmüştü.

"Öyle kişilerin suç dosyasına bir bakalım. Elimizde ne varsa kullanacağız. Ayşegül sen hapise parası yüzünden girmeyen bütün herkesin dosyasını getir. Genç, yaşlı fark etmez. Ayrım yapmadan herkese bakmamız lazım. Çünkü biraz daha elimizde çok az ipucuyla Öznur'u aramaya devam edersek delireceğim!"

"Ben de, ben de. Neyse, Özgür ve Arslan siz olay yerini incelemeye gidin. Geri kalanlar bütün dosyalara baksın. Tek bir sayfa bile atlamak yok!"

Ellerimi saçlarıma daldırıp, derin bir nefes aldım. Bastıran uykumla beraber esnedim. 2 gecedir bitmeyen bir nöbetteydim! Deli gibi uykum vardı ve anlaşılan bu gece de uyku yoktu.

●●●●

"Her zaman yaptığı şeyi yapmış yine... 'Benim adım, Öznur.' notu bırakmış. Ama bu seferki biraz daha farklı. Notu öldürdüğü kişinin kanıyla yazmış."

"Kan ile yazmış... Kamera var mı buralarda?"

"Var. Beraber izleyelim diye bakmadım. Gel gidelim."

Arslan'ın peşinden yürümeye başladım. Önce dar bir yerden geçtik. Ardından dar ve uzun olan merdivenlerden çıktık.

Bu eski bina rutubetten geçilmiyordu. Beyaz tavan ve duvarların boyası akmıştı. Gıcırdayan yerler ise her an buranın yıkılabileceğini gösteriyordu.

Eğer Öznur cinayetini burada işlediyse hakikaten cesaretli kızdı. Çünkü eğer burada işlediyse, ruh bedenden burada çıkmıştı. Bu harabe yerde...

"İçeride kamera yok. Ama kapıyı çeken bir kamera var."

Kafamı yavaş bir şekilde aşağı yukarıya salladım. Şu saatten sonra bizim için minicik kanıtlar bile çok önemliydi.

Bilgisayarın önündeki adam bir kaç şey yaptıktan sonra ekranda bir görüntü belirdi. İlk 10 saniye sadece sokak lambasının loş ışığını görüyorken aniden bir hareketlenme oldu.

Önce bizim sadece yarısını görebildiğimiz bir araba geldi. Ardından arabanın arka kapısı açıldı. Siyahlara bürünmüş, şapkalı biri arabadan inip emin adımlarla kameranın tam önünde durdu.

"Tam kameranın hizasında durduğuna göre kamerayı biliyordu. Yani yaptığı hiçbir hareket plansız değil."

Kafamı ağır ağır sallayarak ekrandaki görüntüye tekrar odaklandım. Şu an görüntüde olan kişi 4-5 saniye put gibi durduktan sonra sol elinin işaret parmağı ve orta parmağını birleştirip alnına koydu. Asker selamı verip içeriye girdikten sonra neredeyse tek hareketlilik bile yoktu. Bizi ilgilendirmeyen ve neredeyse tek hareket sokaktan geçen kediydi.

KaçakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin