İMPARATOR-16

13.3K 634 171
                                    


İYİ OKUMALAR

Akıp giden yollara sadece bakıyordum. Ama bu bakışların içi dolu mu yoksa boş mu onu bile anlayamıyordum.

Doğu'nun söylediği her bir kelime aklıma kazınırken, bir yandan içinde bulunduğum görevin stresi, diğer yandan gelen mesajdaydı aklım.

Toparlayamıyordum ben kendimi. Yalnız kalmış küçücük bir kızken bile daha güçlü olduğumu düşünüyordum. Amirimle konuşmaya ihtiyacım vardı. Ben... Ben bu görevi yaparken kendi canımın bu kadar yanacağını düşünememiştim. Neden yanıyordu bu canım ? Orası ayrı bir muammaydı işte.

Tiksinmem gereken, bir haine karşı bile bir duygu besliyormuş gibi hissediyordum. O bana her dokunduğunda, içimdeki tutkulu kadın sanki şaha kalkıyor gibi hissediyordum.

Sıkıntılı, titrek bir nefes aldım. Bu nefesim Ali'nin gözünden kaçmamış olacak ki; dikiz aynasından gözlerimiz kesişti.

"İyi misin yenge ?" demesiyle kafama adeta balyoz yemiş gibi hissetmeye başladım. Kaşlarımı çatıp, Ali'ye hiç cevap vermeden kafamı yeniden cama yasladım. Nereden buluyordu bu cüreti. O Doğu denen, hain yosma ne zannediyordu beni ? Ah lanet olsun ki, karşı çıkmaya bile cesaret edemiyordum.

"Geldik yenge." diyen, şöför koltuğundaki adam bile gözüme batmaya başlamıştı.

"O ağzından bir daha o kelimeyi duyarsam Ali yeminim olsun ağabey ağabey diye kıçında gezdiğin adamdan daha beter yaparım seni!" diyerek gözlerimden çıkan alevlerle Aliye baktım. Dudaklarını birbirine bastırmış, sanki gülümsemesini zor tutuyormuş gibi kafasını sallıyordu.

Beni hafife almanın cezasını elbet ödetirdim ama şu an gerilen sinirlerimi derhal düzeltmem gerekiyordu. Birde cevap vermem gereken bir mesaj vardı ama hiç içimden gelmiyordu.

Artık bir anda nasıl dalmışsam kapımın açılmasıyla yana baktım. Ali arabadan çıkmış, kapımı açarak benim çıkmamı bekliyordu. Adımımı dışarı atıp, gecenin soğuk rüzgarının vücudumla temasını bekledim bir süre. İyi gelmişti. Soğuk bir rüzgar ve soğuk bir duş ancak beni bu girdiğim halden kurtarabilirdi.

Arabadan çıktığımda Ali'ye tüm tehdit içerikli bakışlarımı yollamıştım. Ama o hiç oralı olmayıp "iyi akşamlar ye-" diyecekken, bakışlarım sonunda onu susturabilmiştim. O bana her yenge deyişinde benim aklıma Doğu'nun bana mecbursun demesi geliyordu. Benimle mecburiyetten birlikte olmasına bu kadar takılmamı ise, anlayamamak daha da sıkıntıya uğratıyordu beni.

Arkamda bıraktığım Ali'yi umursamayıp kendimi bir an önce eve atmak için adımlarımı hızlandırdım. Bahçesi o kadar büyük bir evimiz vardı ki, her adımım da sanki daha da fazla uzaklaşıyormuş gibi hissediyordum.

Sonunda kapıya vardığımda çantamı karıştırıp evin anahtarlarını aradım. Bulamayınca zile basıp Fatma ablamın açmasını bekledim. Düşünmek istemiyordum. Her boş kaldığım dakika düşünmekten boğulacak gibi hissediyordum.

En çok da merak ediyordum. O adamın annemle ilgili söylediklerinin gerçekliğinden emin olmak istiyordum. Doğu'nun bu gece yaptığının ne anlama geldiğini anlamak istiyordum. Kafam kazan gibi patlama raddesine gelecek kadar şişmişti artık.

Kapımın açılmasıyla, karşımda ki yıllar geçse bile tatlılığından hiç ödün vermeyen kadına baktım. Gözlerimiz kesişir kesişmez, beni baştan aşağıya iyice bir süzdü. Sanki ne olup bittiğinde bakmak istercesine. Yılların verdiği tecrübe vardı gözlerinde. Ondan bir şey saklamanın imkanı bile yoktu. Yine de geldiğimden beri bana hiç yakın olmamıştı. Eskisi gibi içli dışlı da değildik aramızda mesafe vardı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 22, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İMPARATOR (ARA VERİLDİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin