İMPARATOR-12

8.1K 449 35
                                    

6 Yıl Önce;

Genç adam; eskiden gelip sadece takıldığı mekanların sahibiydi artık. Her zaman eğlenmek için geldiği yer de bu sefer aşağıdaki gürültüden kaçmak istercesine, kendisine ait odada oturuyordu.

Babası öleli yaklaşık 1 buçuk yıl olmuştu. Herşeyin başına sarıldığı gün, 1 buçuk yıl önce 'nasıl kurtulacağım bunlardan ?' dediği günler artık çok geride kalmıştı Doğu için.

Şu anki konumunu 1 yıl önce tanıştığı Harun ağabeyine borçluydu. O yaşlı adam olmasa ne kendisini bu bok çukurundan kurtarabilirdi, nede annesi Sultan Hanımı.

Sultanı yine yemek yapıp onu beklediğini biliyordu... Biliyordu ama o ellerini kana buladığından beri anasının yanına gidip, sofrasına oturmaya yüz bulamıyordu.

Bu kasvetli odada tıkılıp kalmıştı bir yıldır. Ne arkadaşlarıyla konuşuyor, ne de eski çevresiyle içli dışlı oluyordu.

O artık yer altı dünyasına adını Harun ağabeyinin yanında yazdırmış Doğu KARA; namı değer imparator olmuştu!

Sıkıntılı bir nefes alıp, önünde duran rakı sofrasına şöyle bir göz gezdirdi. Tek başına bu sofralarında tadı çıkmıyordu! Eskiden rakının r sini ağzına sürmeyip, daha klas şeyler içen şımarık Doğu gitmişti. Yerine şehrin delikanlısı rakıyı su gibi içen Doğu Kara gelmişti.

Hayatı yanlışlarla doluydu genç adamın. Ama ona kurtulması için en ufak bir şans bile vermeyen o adamlardan kurtuluşu tek şansı bu koltuktu.

Bardağının dibinde duran rakıyı dikti ağzına. Sanki rakı gibi değil, içindeki yangını söndürebilecek olan bir su gibi içti. Tek dikişte, tek nefeste...

Telefonunun sesi kulaklarında çınlamaya başlamıştı, bardağını daha yerine koymadan. Sıkıntılı bir şekilde gözlerini kapatıp, burun kemerini sıktı. Masanın üzerindeki telefona baktığında, bilinmeyen numaranın aradığını gördü. Kaşlarını ağır ağır çatarak, ifadesiz ve soğuk gözlerinin üzerinde şeklini aldı.

Hangi haysiyetsiz Doğu'yu bilinmeyenden arayacak kadar cesaretlenebilirdi ki ?

Bardağını hızlı bir şekilde masaya çarpıp bağırdı;

"Ali!"

Ali kapıda dikilirken ağabeyinin onu çağırdığını duyar duymaz içeri giriş yapmıştı. Ceketinin önünü düzeltip konuştu;

"Buyur ağabey ?"

"Gel buraya ve masamın üzerindeki telefondaki yazıya bak."

Ali şaşkın bir şekilde gözlerini açarak ağabeyine baktı. Kafasını ağır ağır sallayıp, hala ısrarla çalmakta olan telefona doğru gitti. Üzerinde yazan bilinmeyen numara yazısını gördüğünde, genç adamın rengi adeta kireç gibi olmuştu.

"Bu telefonu açmadan önce soruyorum Ali ? Hiç bir bok karıştırmadığınıza, birinin başına birşey gelmediğine emin misiniz ? "

**

6 yıl önce olanlar Doğu'nun gözünün bir bir önüne gelirken, adeta kanı çekiliyormuş gibi hissediyordu. Bir kere daha annesini kaybetmenin döşeğinden dönmek istemiyordu genç adam. O günlerin en büyük şahitleri bir Harun ağabeyi, bir de Ali olmuştu. Doğu'nun haber gelmedikçe, adeta patlayacak bi bombaymış gibi olması etrafındaki herkesi korkutuyordu.

İMPARATOR (ARA VERİLDİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin