DRUG // DÜZENLENİYOR

Bölüm 10 - GÜNLÜK *İlk Tanışma

Bölüm Şarkısı - Sia 'Cheap Thrills'

Arian'ın günlüğü ile devam edicem bir kaç bölüm.Şikayet olursa söyleyebilirsiniz :)

♋

'' 23 Eylül,2009

Merhaba günlük.Benim çirkin,tipsiz ve mor günlüğüm.Sana nasıl yazmaya başlasam hiç bilemiyorum ama bir yerden başlamak lazım olduğu için bugünden başlayalım.Mesela bugün yeni okuluma başladım.Gururlu ve onurlu bir 8.sınıf öğrencisi olarak.Yeni okuluma başlamama rağmen neden bu kadar mutlu olduğum konusu da ayrı bir sır.Ama sanırım sen bu sırlar için olan bir ''sır kutusu''sun.Buldum bak işte!Sana artık sır kutusu dicem.

Sır kutusu ilk yeni okul günümde o kadar çok şey oldu ki...Sabah tedirgin ve mutsuz bir şekilde okula gittim.Alışkanlığım olarak saçlarımı topuz yapmıştım.Sınıfa endişeyle girdim ve öğretmenin yalancı mutlu bakışlarıyla beraber 3. sıraya oturdum.10 dakika boyunca sınıf arkadaşlarımın bakışlarına maruz kaldım.Ardından sırtımda bir dürtü hissettim.Döndüğümde aşırı yakışıklı bir çocuk bana ''Önümden çekilsene be'' diye bağırdı.Aman Tanrım! Bir an neye uğradığımı şaşırdım. Zilin çalmasıyla beraber kendimi koşarak kızlar tuvaletine attım.Aynada kendime biraz baktıktan sonra içeri bizim sınıfta gördüğüm bir kız grubu girdi.Bana baktıktan sonra sanki komikmiş gibi gülmeye başladılar.Aralarından çok seksi olan bir tanesi ''George uğraşacak birini buldu yine'' dedi ve yine kahkaha attı.Onlara sadece ''Gülmeyin lütfen'' diyebildim.İnanabiliyor musun sır kutusu? Sadece bunu diyebildim.

Harika geçen bir günün teneffüsünde kantine gittim.Yiyebileceğim tek şey olan makarnayı tabağıma,olmazsa olmaz hardalımı da küçük boşluğa koyup boş bir yer aramaya çalıştım.Ama maalesef bizim okulun mükemmel öğrencileri beni görünce boş sandalyeleri doldurmaya çalışıyorlardı.En sonunda 'mükemmel inek' diye tanımlayabileceğimiz bir çocuk bana yanında yer ayırdı.Çok komik değil mi?Pekala burası komik değil zaten,asıl olay şu ki;Tek bir sandalyede beraber yemek yedik! Koca kalçamı oraya nasıl sığdırdığımı bende bilmiyorum.Ama ben sadece düşüncelere dalmıştım.Demek ki adı George.Biz ona 'Ayı' diyelim.Bence çok hoş,değil mi?Peki neden bana böyle davrandı.Bu kadar panda meraklısı bir kıza insan nasıl bağırabilir ki? Sır kutusu sanırım bu okulda bana yer yoktu.

Ve ben işte tam bunları düşünürken yanımın boşalmasıyla dolması bir oldu.'Mükemmel inek' gitmiş.Onun yerine 'Ayı' gelmişti.Şuan koca kalçamla birleşen koca bir 'Ayı' kalçası vardı.''Ayı!'' dedim bir anda şiddetle ona dönerken.''Sakin olman gerek değil mi 'Panda' ?'' Panda demişti sır kutusu bana! Panda demişti! ''P-Panda mı?'' dedim dudaklarımı hafif aralayarak ve sanırım bütün konuşma boyunca öyle kaldım.''Pandaları severim.Sadece bu kadar.'' Panda seviyor.İnanılmaz değil mi? Dudaklarım hala aralıktı,lanet olsun! ''Sadece tek bir şey dicem ve gidicem.Sakın bana aşık olma!'' Ben de bunu dinledim dimi sır kutusu? Ne demek dinlemedin? ''Özür dilerim Panda.'' Dedi ve gitti.Yani ben öyle sanmıştım.Çatalımla hardalı deldi,makarnamın üzerine döktü ve afiyetle dolu bir çatal yedi. Demek hardal seviyor. 'Arian.' dedim gidecekken. Döndü ve göz kırparak yoluna devam etti.Bu iş karışıyor galiba.Yüce İsa aşkına sır kutusu! Konumuz bu değil.'Ayı' geldi ve benden özür diledi. O yüzden artık 'Ayı' değil de,başka bir lakap bulmalıyız.'İçine kapanık'? Evet haklısın çok saçma.'Seksi ve yakışıklı' ? Bu ne böyle? Uyursam aklıma gelir herhalde.İyi geceler sır kutusu.

Sır kutusu uyuma,buldum!

Saat : 03.47

Onun adı artık 'Panda.' ''