Bölüm 11 FİNAL

14.9K 1.3K 294
                                    

Her şey aklıma gelirdi de, bir gün Ekrem ile bu şekilde yüz yüze geleceğimiz asla. Onu bir anda karşımda görünce çığlık atmamak için iki elimle ağzımı kapatmak zorunda kaldım. Bu ne kötü bir tesadüf, nasıl bir kabustu aklım almıyordu. Onların kardeş olduklarına inanmak istemiyordum. Ekrem hüzünlü gözlerle bir bana bir de Serhat'a baktı. Fısıltı gibi çıkan ses tonuyla gülümsemeye çalışarak "Evlenmişsin!" dedi. O kadar kötü görünüyordu ki, onun durumuna mı üzülmeliydim, yoksa kocamın abisi olarak karşıma çıkmasına mı?

Ben şimdi Serhat'a, "sana anlattığım adam, karşılıksız aşkım aslında abinmiş" nasıl derdim.

"Evet evlendim. Eşim Songül" diyen Serhat'ın sesiyle kendimi toparlamaya çalıştım.

Ekrem onunla ilk tanıştığımız günkü gibi ismimi heceleyerek tekrarladı. "Son-gül"

Sonrada gözlerimin içine bakarak "İkinizde mutlu olmayı fazlasıyla hak ettiniz" dedi. Konuşurken sanki her an nefesi kesilecekmiş gibi hissettiriyordu.

Serhat da tıpkı onun gibi, "Evet, Son-gül" dedi ve gözünde biriken yaşı silerek abisinin yatağının kenarına oturdu.

Oturduğu koltuktan kalkıp sonunda yanımıza gelen ablası ise elini Serhat'ın omuzuna koydu. "Siz abi kardeş konuşurken bizde Songül'le birlikte biraz kafeteryaya inelim." dedi. Üzerimdeki gelinlikle hastanede dolaşmak istemesem de anlam veremediğim şeyler oluyordu. O nedenle sessizce söylenene uydum. Biz odadan çıkarken son kez Ekrem'in yüzüne baktım, öyle derin bir acı taşıyordu ki gözlerinde, daha fazla bakmaya dayanamayacağım için hızla odadan çıktım.

Ablasıyla hastanenin koridorunda yürürken kadın bana döndü ve "Kusura bakma, yaşadığım acıdan dolayı kendimi tanıtmadım sana. Ben Ekrem ve Serhat'ın ablası Neval, tabii bundan sonra senin de ablan sayılırım. Düğün gününüzü mahvettiğimiz için üzgünüm. Ekrem aramamı istemese de, doktorlar her an hazırlıklı olmamızı söyledikleri için mecbur kaldım. Sabahı göremeyebilir." dedi, gözyaşlarıyla ıslanan kirpiklerini silerken.

Hiçbir yararı olmayacağını bilerek teselli vermek için onun kolunu tutup "Belki de iyileşir, o kadar kötü düşünmeyin." dedim. Oysa en az onun kadar, benimde birisinin moral vermesine, hatta bu yaşadıklarımın kabus olduğunu söylemesine öyle çok ihtiyacım vardı ki.

Birlikte kafeteryadaki boş masalardan birisine geçtik. Kafam sürekli soru işaretleriyle doluydu ve Neval abla bunun farkındaydı. Elindeki peçeteye gözlerini sildikten sonra "Kafanın karıştığını biliyorum. Haklısın da. Aslında Ekrem bilmeni istemedi ama ben bilmeye hakkın olduğunu düşünüyorum. O nedenle sana her şeyi anlatacağım Songül." dedi ve kısa bir süre sessiz kaldıktan sonra anlatmaya başladı.

"Yaklaşık 8 yıl önceydi. Bir gün Serhat bana üniversiteden bir kıza aşık olduğunu söyledi. O zamanlar son sınıf öğrencisiydi ve daha 22 yaşındaydı. O nedenle gelip geçici bir heves olduğunu düşünerek çok ciddiye almadım. Zaten erkekleri bilirsin işte, mecbur kalmadıkları sürece ablalarıyla daha mesafeli olurlar. Bu kız konularında yardım için genellikle abilere başvurulur. Serhat da doğal olarak Ekrem'den yardım istemiş. Bütün her şey bu yardım isteğinden sonra oldu. Ekrem onların arasını yapmaya çalışırken olmaması gereken bir şey oldu, kardeşiyle aynı kıza aşık oldu. İşin kötü yanı, Gül iki kardeş arasından Ekrem'i tercih etti."

"Gül" ismini duyduğum an gözlerim fal taşı gibi açıldı. "Kızın ismi Gül müydü?"

"Evet" dedikten sonra anlatmaya kaldığı yerden devam etti.

"Serhat ikisinin birlikte olduğunu öğrendiği gün yıkıldı. Abisinin sevdiği kızı elinden aldığını düşünerek Ekrem'le çok ciddi kavga ettiler. Annem ve ben bunun gönül işi olduğunu anlatmaya çalıştık. Ekrem'in yaptığını tabii ki bizde normal karşılamıyorduk ama iki kardeşin arasının açılmaması için o an öyle söylememiz gerekiyordu. Bir kaç ay sonra tekrar barışsalar da, Ekrem ve Serhat hep birbirlerine karşı mesafeli durdular. Gerekmedikçe konuşmadılar. Gül'ün, Ekrem'i tercih etmesine rağmen Serhat onu uzaktan gizlice sevmeye devam etti. Bir gece, Ekrem ve Gül'ün gece kulübü çıkışında yolda trafik kazası geçirdikleri haberi geldi. Gül maalesef o kazada hayatını kaybetti. O günden sonra biz de Serhatımızı kaybettik. Bu kazadan, alkollü olduğu için abisini sorumlu tuttu ve Ekrem'i desteklediğimizi söyleyerek hepimize sırtını döndü, bir daha da hiç birimizi yanına yaklaştırmadı."

SON GÜL (tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin