Ve final smutuyla baş başa bırakıyorum sizi
••
Altımda gözlerini kapamış, usulca soluyan şaheseri izledim bir süre.
Ölene kadar onun kokusuna bulanabilirmiş gibi hissediyordum.
Arzuyla aralanmış dudaklarımı dudaklarına kapayıp erkekliğimi erkekliğine bastırdım usulca.
Çatallı ve kesik inlemeleri kulağımda ahenkle dans ederken istemsizce sırıtmıştım.
"Beni zorlamayı kes seni fırsatçı."
"Altında olmayacağım."
Yoongi'nin dediklerinden sonra sırıtmam yerini arsız kıkırdamalara bırakmıştı.
"Yine de seninle oynamak hoşuma gidiyor."
Kollarında gezinen parmaklarımı düz bir yol çizerek karnına indirdim ve üstündeki ince tişörtü vahşice sıyırıp fırlattım.
Gözlerim kabarmış göğüs uçlarına kayarken evdeki tek sesin nefeslerimiz olması tahrik katsayımı fazlasıyla zorluyordu.
Dilimle dudaklarımı ıslatıp uçlara doğru eğildim ve ısırıp çekiştirmeye başladım.
Kasıldığını hissedebiliyordum.
Böyle giderse altta olmaya evet diyebilecek kıvama gelebilirdi ama bunu istemiyordum.
Grilin üzerimdeki hakimiyetine aşıktım.
Çıldırtacak derecede yavaş hareketlerime bir süre daha devam ettikten sonra daha fazla içeride kalmaya dayanamayacak erkekliğimi gözler önüne serdim ve Yoongi'nin üzerinden kalkıp fısıldadım.
"Sıra sende sevgilim."
"Tüm ruhunu hissetmeme bir kez daha izin ver."
Karşımda oturan kusursuz silüet konuşmamın bitmesini beklemiş ve beni kaçmamdan korkarcasına kavrayıp kucağına oturtmuştu.
"Bundan sonra Jung Hoseok."
"Ruhum hep seninle olacak."
"Aklım ve kalbimle beraber."
Süt beyazı parmakları tüm eklemlerimi ezberlercesine dolaştı ve en son yüzümde durdu.
Bir süre gözlerime baktı ve uzanıp burnuma küçük bir buse kondurdu.
Bunun sadece bir seksten ibaret olmadığını dipnot olarak ekliyor gibiydi.
Gülümsedim.
Bunca zaman sonra bana hissedebildiğimi hatırlattığı için gülümseyebildiğim kadar kocaman gülümsedim.
Tüm dokularımız tutkuyla sızlarken elimi ensesindeki saçlarda dolaştırdım ve kulağına bir melodi fısıldar gibi fısıldadım tekrar.
"Seni seviyorum."
O sırada belimi kavrayan dokunuşları sertleşti ve erkekliğini deliğime konumlandırıp yavaşça tüm kalbiyle karıştı bana.
Renkleri görüyordum.
Yüzünde, saçlarında, göz bebeklerinde, nefeslerinde, inlemelerimizde.
Sıcak sıvılar vücudumuzda gezinirken o da karşılık vermişti usulca.
"Ben de seni seviyorum Hoseok."
"Sıradan olmayan her şekilde."
"Seni sen olduğun için seviyorum."
•
Allah'ım bitti!
Başından beri okuyan yorumlayan benle beraber feels geçiren bu hikayeyi seven herkese en içteeen teşekkürlerimi sunuyorum:")
Aslında bakarsanız bu ficte anlatmak istediğim şey, cinselliğin anlatıldığı kadar basit olmadığı yönündeydi.
Birini sevmeden asla tam olarak ona karışamayacağınız yönünde.
Tabi ne kadar yansıtabildim bilemiyorum.
Her neyse, sizleri seviyorum nice Yoonseoklarda buluşmak dileği ile! :")
•
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heart & Hand • Sope
FanfictionAğzı bozuktu ve fazlasıyla huysuzdu, ama güzel elleri vardı. Bir de, güzel bir kalbi. [2016]
