mafya tahtının sahibi -37-

12.2K 574 14
                                    


Demir depoya gelince ilk işi oturan adamın kim olduğunu sormuştu.

Başındaki çuvalı çıkarttırdığımda . Gözlerindeki geçen duygu yoğunluğu bir an yanlış birşey mi yaptım diye düşündürürken. Demirin bana sarılıp sevinerek söylediği sözler tüm düşüncelerimi havaya uçurmuştu.

Ne yapmak istediğini sorduğum da. Eve gitmek istediğini yarından itibaren onun icabına bakacağını en soğuk haliyle söylemişti .

Anlamıyorum demir gibi sevdiklerine bağlı bir kişiyi nasıl kendine bu denli nefret ettirebilmiştiki.

Uzun süre salonda oturduk. Hiç bir şey yapmadan sarılarak. Odayı sadece baktığımız ama düşünmekten izlemediğimiz televizyonun sesi vardı.
Merak ediyordum ama konu ailesi olduğu için üzerine gitmek istemedim.

Uyku iyiden iyiye bastırmıştı ama şuan demirin çevresini saran kesvetle tek başına bırakmak gibi bir niyetim yoktu.
Esnediğimde bana baktı.
" sen odaya git ben geliyorum "uykumu gizlemeye çalışarak karşı çıktım. " hayır"

İkna etmek istercesine Gözlerini gözlerime dikti. Bıkıp gitmemi istiyordu ama bende inatla ona baktım.
" hayır sen olmadan uyumak istemiyorum "

Biraz daha gözlerime baktıktan sonra ayağa kalktı . Tabi peşinden bende .önden önden yürüyüp üst kata çıktı.

Ben kıyafetlerimi alıp banyoya giderken oda gömleğinin düğmeleri açmaya başlamıştı. Hızla üzerime tişört ve gri eşofman giyip dışarı çıktım.

Tişörtü üzerine geçirdiği sırada yatağa yatıp onu bekledim. Çarşafı kadırıp benim de üzerimden çekip kenara attı.

Ne yapıyor diye izlerken üzerime yattı üçte ikimi kaplayacak sekilde .

" demir ne yapıyorsun" cevap vermeden bir kolunu karnıma attı. Ve bir bacağınıda ayaklarımın üzerine . Kafasınıda boynuma gömünce pozisyon itibarıyla mumya gibi sabit kalmak zorunda kalmıştım.

Ha birde boynuma vuran nefesini unutmamak lazım. Ama ben böyle sabit uyuyamam ki.

" Demir "

" uyu esila"

Hem yatış şeklinden hemde onun canını sıkan şeyi öğrenmeden bana uyku yoktu.
" seni bu halde görmek istemiyorum canımı sıkıyor "

Demir cevap vermeyip nefesini boynuma üflemeye devam etti.
" demir anlatmak istersen her zaman yanındayım. Seni yargılamadan dinleyeceğimden emin olabilirsin"

Elimi saçlarına koyup karıştırırken. Sıkıntıyla nefes verdi.

"o şerefsiz yaşamayı hak etmiyor"

"tamam ama neden bir nedeni olmalı"

uzun bir sessizlik olunca uyuduğunu sanmıştım 

"ben doğmadan önce annem modellik yaparken o adama aşıkmış.  ona çiçekler hediyeler alır el üstünde tutarmış. Ne zamanki annemin bana hamile olduğunu öğrendiğinde kavga etmeye başlamışlar. Anneme kesin bir dille çocuk istemediğini anlatsada saf annem o adamın baba olmaya hazır olmadığını düşünüyor ısrarla ikna etmeye çalışıyormuş. ve bir gün..."

sıkıntıyla omzuma daha da yerleşti 

"ve bir gün annem o adamın kendini sevmediğini sadece dış görünüşünü sevdiğini anlamış. Herkesin beğendiği pahalı bir saat gibi yanında taşıyor iş arkadaşlarının yanında gururlanıyormuş. Bana hamile kalınca şişmanlayacağını çirkinleşeceğini düşündüğü için istemiyormuş. Annemin karnı zamanla büyüdüğünde karnına yumruklar tekmeler atmaya başlamış hatta bir keresinde sopayla vururken annemin el kemiklerini kırmış. "

Mafya Tahtının SahibiWhere stories live. Discover now