Kakao Blank •KaiSoo• √

Son (?) Söz

-Okuyucular için vlog-

"Merhaba bayanlar! Pekâlâ pekâlâ, ve siz baylar! Bu seferki vlog konumuzu onlara sen söylemek ister misin Jongin?"

Kyungsoo sorduğunda Jongin yüzündeki belli olan mutsuz ifadeyle kameraya döndü.

"Konu... Konumuz veda. Bu bizi son görüşünüz olacak."

Kyungsoo onun sözünü kafasına yastık vurarak kesti.

"Demesene öyle, onları korkutuyorsun! Ehem... Sanırım bi konuda haklı, bugün size veda edeceğiz. Ama durun! Jongin bunu nereden çıkardı bilmiyorum ama bu bizi son görüşünüz falan değil, arada bir geri dönüp kendimizi hatırlatacağız."

"NE GERÇEKTEN Mİ?"

Jongin'in heyecanlı çıkışına göz devirdi Kyungsoo.

"Sevgilim bir geri zekalı."

İlk kelimeyi duymasıyla beraber Jongin için cümlenin devamı anlamını yitirmiş gibi görünüyordu. Kyungsoo'nun minik bedenini kendi cüssesine hapsedip yanağına sesli büyük bir öpücük bıraktı.

"Rahat dur ki onlarla konuşabileyim!"

Büyük çabayla kurtulduğu bedenin sahibini azarlayıp kameraya döndü.

"Şimdi size güzel bir veda konuşması yapacağım."

"Hayır, yapamayacak."

Arkasını dönüp esmer olana lazer etkili bakışlarını yolladı. Bu diğerini susturmada oldukça etkili oldu.

"Size bu zamana kadar yaşadığımız şeylerin nostaljisini yapmak isterdim ama bu konuda başarılı değilim. Ama kendi başıma durup geriye döndüğümde garip bir his tarafından kuşatılıyorum. Mesela Kai'nin aslında Jongin olduğunu anladığım o gün geliyor aklıma... O gün Jongin'e mesaj atmayı kesmem gerçekten büyük bir aptallık olurdu."

"Sahi be, nasıl ben olduğumu anladın?"

"Dükkanındaki sertifikadan."

Yüzündeki stabil ifadeyle söylediğinde esmer olanın gözleri şaşkınlıkla açıldı.

"Onu kaldırmayı düşünmüştüm!"

"İstesen de yapamazdın. Sorun değil gerçi, o gün ben onu görmemiş olsam şu an hala yazışma evresinde olabilirdik. Senin utangaçlığını düşünürsek... Şimdi o utangaç hallerini hatırlayamıyorum bile ama neyse."

Gerçi o hallerini özlemiyor değildi. Bu yüzden arada bir onu utandıracak şeyler yapmıştı hep. Tabi bu Jongin'in utandırıcı şeylere bağışıklık kazanmasını sağlamaktan başka bir işe yaramamıştı.

"Bu halimi sevmediğini söyleyemezsin kedicik~"

Jongin arkasından sarılıp sırnaştığında asıl kedi kim acaba diye düşündü Kyungsoo.

(Gay çiftlerde pasif olana kedi deniyor.)

"Evet Jongin, söyleyemem. Nerde kalmıştık? Unuttum. Neyse, başka yerden devam edelim. Jongin'in ablasıyla tanıştım! Tabi bu bi tür baskındı sanırım ama neyse."

Kızarmaya başlayan yanaklarını avuçlarıyla örtüp genişçe gülümsedi.

"Dünya tatlısı bir kız."

"Hey! Ablama mı yürüyorsun şu an?"

"Bilmem, fikrimi değiştirirsem ona gidebileceğimi söyledi ama..."

"NE? ONU KESECEĞİM!"

Jongin'in böyle konularda şakaya gelmediğine çokca kez şahit olmuştu Kyungsoo. Ama her seferinde onun bu salak tavrını izlemek güzel olmuyor değildi.