Geçmiş Ve Geleçek

129 11 3
                                    


"gelincik kızımmmmm"

"efendim fatma teyze"

"biri seni soruyor bakarmısın"

"geldim teyzem geldim"

Niye insanlar tam mutluyum dediklerinde yüzlerindeki gülümsemenin yerini göz yaşı alır. Geçmişle bugün arasında sadece iki adım vardı, gnç kız içinde onca fırtınaları koparırken yüzünde ifadesiz hali, görenlerin bile buz kesmesine neden olurdu.

"neden geldin" işte bir çok seyi anlatan kısa bir vazgeçiş

"teyzen ölüyor hüma, ölmeden önce seni görmek istedi, "

Bazen en büyük intikam yanlışlara rağmen dogru kalabilmektir. İşte o zamn sizi taşlıyanlar gün gelir kendi attıkları taşların altında kalırlar.

" tamm "dedi ve evden çıkıp adamın arabasına bindi yüzündeki duygusuzluk hala devam etti.

En çok ona bu acıları yaşatan bu hayattta yanlız bırakanı görmek istedi. Kalbinde bir çok duyguyu bitiren biri bir başkasına acırmı, acımaz özelliklede sırtından vurana hiç acımaz. Düşüncelerinden adamın "geldik" kelimesiyle kendine geldi.

Arabadan inip hastaneye giriş yaptı teyzesini görmek için hemşireler ona yardım etti ve beklenen An! içeri girip öylece baktı bir buz dolabından farksız olan haliyle.

"hüma canım gelmişsin "

Cevap vermeye bile tenezür etmedi hüma zaten ne konuşsaydı hayatını mafedenlerle.

" özür dilerim canım affet beni "dedi hasta yatagında ölmek üzere olan kadın

" allah affetsin seni " dedi ve arkasını dönüp çıkıcakken, odadaki mAkinelerin o bilindik sesi, bu ses, bu hayatın son saniyelerinin simgesi. Bir varmiş, bir yokmuş derlerya bir saniye once varsan bu sesin sonunda yoksun demektir.

Kaç saat geçti ölümünün ardından bir damla göz yaşı bile düşmedi gözlerinden.

"iyi misin " nasıl oluyoda hümanın her başı sıkışsa aslan dibinde oluyordu yada nasıl oluyodu hiç tanımadıgı adamın yaninda huzuru buluyordu nasıl olurda geçmişin yerine gelecegi düşündürürdü bu adam.

" hiç iyi olmadıki bu beden bugün bir ölüyle iyi olsun" hala aynı ruhsuzlukla söyledi cümlesini

Aslan, hümanın ne kadar parçalanmış oldugunu o cümlelerle anladı birden sarıldı genç kıza yaralarını tamir edebilirim dercesine en çokta yanlız deilsin gibi sahiplenircesine sarıldı.

Bazen bir hareket içinde bir çok anlam barındırır, bu sarılmada o anlamları anlatır.

"ben hep yanındayım" diyip kızın saçlarından öptü aslan.

Hümanın içindeki duygusuzluz şuan olanları kavrayamayacak kadr sarmıştı bedenini anlasa hem şaşırır hem utanır belkide sevinirdi ama aynı ruhsuzluk iliklerine kadr işlemişti sanki.

Tepkisiz gecen o romantik dakikaları aslan hümayı kucagına alarak devam ettirdi. Öyle yorgunduki bedeni ve ruhu itiraz bile etmedi kuçakta taşınmasına.

Aslan, hümayı arabasına bindirip evin yolunu tuttu. İçinden "ne olduda bu kadar yıpranmış" diye geçirmeden edemedi

Hümanın bedeni daha fazla dayanamadı yaşadıklarına karanlık uykunun kollarına bıraktı küçük bedenini.

Aslan eve gelince hümanın uykusunu bölmeden tekrar aldı kucagına. Evin kapısını bir kaç kere ayagıyla nazikce vurdu

"oglum sende kimsin! noldu gelincigime"dedi yaşlı teyze. Telaşlı ses tonuyla.

"bişey yok teyzem uyuyor yatagına yatırayım odası nerde"

"su tarafta da sen kimsin"

"bir arkadaşı"

"gelincigin hiç arkadaşı yoktur yalan söyleme kimsin"

"peki teyzem kızma gelincigini seven biriyim yorgundu uyuya kaldı be de eve getirdim"

"heee peki ogul öyle desene "memnun olmuş bir ifadeyle hümanın odasından çıktı yaşlı teyze

Aslan hümayı kucagından dikkatli indirip yataga yatırdı. Uykunun verdigi rahatlıkla mırıldandı bir kAç kez hüma.

" keşke su anı dondura bilsem " dedi ve teyzenin ellerinden öperek evden cıktı.

KAYBOLAN BENLİĞİMWhere stories live. Discover now