-45- "Lanet olsun ki seni seviyorum!"

11.9K 504 78
                                    

"Sen buraya gel."

Ayakta bekliyor ve Asya'nın direktiflerini dinliyorduk. Merdivene yaslanmıştım. Geçen oynadığımız "Şişe Çevirmece" oyunundan zevk almamıştım, üstüne üstlük oyunun ortasında eski sevgilim Can gelip huzuru bozmuştu. Bu oyunu Asya'nın yönetmesi de cabasıydı.

Erkeklerin oynamak isteme sebebi Asya'ydı. Bu zamana kadarki deneyimlerinde onun neler yapabildiğini görmüşler ve beyinleriyle yönetilmeyen bedenleriyle birlikte onun suyuna gidiyorlardı. Kölesi oluyorlardı diyelim.

Kızların oynama sebebinin de yakışıklı erkekler olduğunu sezebiliyordum. Bunu anlayabilmek için dedektif olmaya gerek yoktu. Nihayetinde ben de onlardan biriydim.

Plandaki tek pürüz Asya idi. Ona da, ne yapalım, katlanacaktık işte.

Kaltak beni Çağkan'dan uzağa koymuştu ve bilin bakalım kendisi nereye yerleşmişti?

Ah, sanırım bunu bilmek için de dahi olmaya gerek yoktu.

Asya öne eğilip şişeyi çevirirken ben de çıkıp gitmek için can attım. En başından buraya gelmemeliydim. Sakin ol İdil.

Şişe Alper ve Defne'de durdu.
Yazar notu: Kim olduklarını hatırlamayanlar, zaten pek önemli değil. Sadece isim kullanmış olmak için yazdım.

Defne "cesaret" dedi ve üstünü çıkardı. Pınar birinin kolunu yaladı (Amacı çözemedim- evet size sesleniyorum sınıf arkadaşlarım) ve işler normal gözüküyordu. İpek sorusunu cevaplamak istemek istemediği için shot attı. Tam işler normal derken sıra Asya'ya geldi ve soruyu soran tabi ki erkek olduğu için ona tabi ki striptiz yaptırdı. Asya da tabi ki itirazsız kabul etti. Ben de tabi ki içimden kustum. Herkes hayretle izledi. Tabi ki. Dayan İdil.

Ardından yeniden Asya'da durdu ve bu sefer Asya'ya istediği bir yanındaki kişinin kucağına oturması söylendi. O da elbette Çağkan'ı seçti. Çağkan gülümseyince ona kızgın bir şekilde bakmaya çalışınca bana bakmamayı tercih etti.

Bir sonraki tur kalkması gerekiyordu ama Asya kalkmak istemeyince Çağkan da kalmasını destekledi. Vay orospu. Ve bu sefer Asya'dan bahsetmiyordum.

Sonraki kişi bana yanımdaki kişiyle bir dakika boyunca öpüşmemi söyledi ve ben de söyleneni yaptım. İsmine gerek olmayan çocuk -zaten söylesem hatırlamayacaksınız- bana kabul edip etmediğimi sordu ve başımı salladım. O Çağkan kevaşesine gününü göstermek istiyordum. Dudaklarımı bastırdım ve geçen saniyelerin ardından dizlerimizin üstüne yükseldik, ateş Çağkan'ın sesiyle bölündü.

"Öpüşün dedi düzüşün demedi."

Ona bakmak için dudaklarımı ayırdım. "Zaten bir dakika dolmuştu." diye ekledi biri.

Yapma bir gülümsemeyle tişörtümü düzelterek yerime oturdum. Çağkan sinirli bir şekilde bana bakıyordu. Amacım onu kıskandırmak falan değildi ama hak etmişti.

Oyun devam ederken Çağkan'ın gözlerini üzerimde hissediyordum. Ona dönüp telepati yoluyla "Geber" dedim. Beni anlayıp bana bakmayı kesti. Oyuna döndüm Berfin Asya'nın başka birinin kucağına oturmasını sağladı. İşte benim arkadaşım. Yoksa Asya sonsuza kadar orada kalırdı. Çağkan beyefendi de sağ olsun.

Daha sonra Çağkan'a geldi ve Asya'yı yukarıya çıkarması söylendi. O gerzek erkeği dövmek istiyordum. Asya kalktı ve Çağkan'a elini uzattı ve Çağkan onun elini tutmak yerine shot attı. Herkes güldü. Asya da bozularak yerine oturdu.

Sonra tekrar Çağkan'a soruldu ve bu sefer istediği bir kişiyi yukarı çıkarması istendi. Çağkan, "İdil, yukarı." dedi ve benim ağzımın açık kalmasına neden oldu.

ÜABMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin