bölüm-44(sen benimsin!!)

Começar do início
                                    

"sen bana hesap soracak mevkide değilsin!"diye bağırdım bu kez "hatırladın mı?hani dün gece orospularla yakalandığında ağzıma sıçmıştın ya...orda söylemiştin"dedim vurgulayarak "şimdi aynı şey senin için geçerli çakıcı.bana karışamazsın!"

"karışırım!"plazmayı tutan elini kaldırdı ve ekrana bir yumruk geçirdi. "KARIŞIRIM LAN!" ekran yumruğun şiddetiyle patlayıp yüzlerce küçük parça olarak etrafa dağılırken sürtüğün ufak bir çığlık atarak yüzünü yastığa gömdüğünü fark ettim ama umursamadan bağıran kuzeye baktım.

Yumruğunu sıkmaya devam ederken bana doğru bir adım daha attı ve yüzüme doğru eğildi.

"sen benimsin lan!"dedi "karışırım"diye bağırdı tekrar "yediğine,içtiğine,giydiğine hatta uyku saatlerine bile karışırım!"yüzümde sadist bir gülümseme oluşurken

"bok karışırsın"diye kafa tuttum.işaret parmağını göğsüme doğru uzatıp sallamaya başladığında bir yandan da bağırıyordu.

"sen benimsin!bunu o kuş beynine sok tanem!"bağırtılarının arasında bir zil sesi duyuldu ama ikimizde umursamadık.

"kimseyle birlikte olamazsın anladın mı?"diye sordu "gecenin bir vakti içemezsin!"anayasanın değişmez üç kuralını açıklıyor gibi ciddi bir ifadesi vardı ama beni zerre etkilemiyordu.

"gündüz de içemezsin!ilacını almadan bira bile içemezsin!ağzına viski süremezsin!"elini uzatıp sağ elimi yakaladı ve sıkmaya başladı.

"bu ellerle başkasına dokunamazsın!"diye bağırdı ve gözlerini gözlerime dikti "bu gözler bana ait,başkasına bakamazsın!"elimin acısıyla yüzümü buruşturduğumda elimi bıraktı ve parmaklarını dudağımın üzerinde gezdirdi

"dudakların benim tanem,kimseyi öpemezsin!"söylediği şeyler ve söyleyiş şeklinden bencillik akıyordu ama beni sahiplenmesi çok hoşuma gidiyordu.

"anladın mı?!"sorusuyla birlikte kendime geldim ve dokunma mesafesinden çıkmak için gerileyip bağırdım.

"anlamadım Allahın belası!"dedim "anlamadım!"yüzü sinirle kasılırken zilin sesini duydum bir kez daha ve bir kez daha umursamadım.televizyon ünitesinde devrilmiş plazmaya baktım ve üzerinde gördüğüm kitaba uzanıp kuzeye fırlattım.amacım bir yerine zarar vermek değildi o yüzden ayaklarına doğru atarak bağırdım.

"sen dokundun lan!"kendimi kaybetmiş gibiydim ama kitapları kuzeye fırlatıyorken gözümün önünden başkasının elini tutan görüntüsü gitmiyordu.

"başkasını öptün!"dedim ve atacak kitap bulamayınca diğer raftaki heykelciklere uzandım ve bu defa daha farklı açılarla evin duvarlarına doğru fırlattım.

"başka bir kıza dokundun Allahın belası!"duraksadım ve kar küresini alıp bütün gücümle bahçe kapısına doğru fırlatırken bağırdım "başka üç kıza dokundun!"kürenin kapının camına vurmasıyla oluşan kırılma sesini dinlememe fırsatı bile vermedim kendime

"siktiri çektin lan bana"gözümden akan şey neydi ve neden sesim titriyordu. "neyin laga lugasını yapıyorsun şimdi!"kuzeyin başka kadınlara dokunmuş olması beni delirtiyordu ve ben delirdikçe kıracak bir şeyler arıyordum ki raflarda bişey kalmamıştı.bahçenin kırılan kapısından içeriye girenlerin keskin nefes çekişlerini duydum fakat dönmeden kuzeye diktim gözlerimi.perişan hali hoşuma gidiyordu ve intikam isteyen tarafıma iyi geliyordu. İnanmakta güçlük çekiyor gibi tekrarladım

"başka birine dokundun!"gözlerimin önünde kızın elinin üstünü öptüğü sahne geldi "başka birini öptün kuzey!"görüntüleri kovmaya çalışır gibi başımı iki yana sallarken kuzeyin sesini duydum

AŞKIN PİYASASI (düzenleniyor)Onde as histórias ganham vida. Descobre agora