33) OBH- Ece'nin ziyareti ile gelen mutluluk.

783 40 10
                                    

Bölüm ismi değişti çünkü araya bir şeylerin eklenmesinin daha doğru olacağını düşündüm. O bölüm ismini daha sonra başka bir bölümde kullanacağım. Toprak ağırlıklı, Rüzgar bulunan bir bölümdür.

Bölüm ithafı : @randompremsesi

Bölümü ithaf ettiğim bala hikayem hakkındaki ve benim hakkımdaki düşünceleri için çok teşekkür ediyorum.

Hadi bakalım, yorum ve oylarınızı bekliyorum yine, her zaman. Sizleri seviyorum. İyi okumalar! (: :*

----

Eğlenceli, zevkli, yorucu, heyecanlı bazı zamanları ise stresli geçen ama yinede çok güzel olduğunu düşündüğüm tatilden döneli iki hafta olmuştu. Zaman su misali akıp geçiyordu. Bu iki hafta içerisinde değişen pek bir şey olmamıştı. Dersler, gezmeler, televizyon ve bilgisayara sarılmalar. Her şey sıradandı ama bugün çok güzel bir şey olacaktı. Bugün canım gelecekti. Canımdan bir parçam olan kardeşim Ece bir haftalığına bize kalmaya gelecekti. Aslında bir hafta çok kısaydı ama ailesiyle yurt dışına çıkacağı için ancak bu kadar izin alabilmişti. Yine de güzeldi onu yeniden görmek, bir haftalığına da olsa.

Saat bir buçuktu. Bir saat sonra uçak buraya inecekti. Toprak'la birlikte gidecektik onu havaalanından almaya. Birazdan geleceği için onu bekletmeye niyetim yoktu. Muz kabuğu rengi tokamla saçlarımı yukarıdan at kuyruğu yaptım hemen. Siyah, paçalarında fermuar detayı olan crop pantolonumu giyip üzerine beyaz önünde altın sarısı harflerle İstanbul yazan salaş tişörtümü geçirdim. Ayağıma da beyaz babet çoraplarımı giydikten sonra her şey tamamdı. Masanın üzerinde duran telefonumu arka cebime attıktan sonra heyecandan yerimde bir kere zıpladım. Böylede saçmalamalarım vardır. Ne yapacağımı bilemediğim için zıplamıştım çünkü içim içime sığmıyordu. Otuz iki diş gülen bir suratla odamdan çıkıp aşağıya indim. İzin günü olduğu için mutfakta olduğuna emin olduğum anneme "Ben gidiyorum meleğim." diye seslendim,salondan.

"Dikkatli olun kızım. Hemen eve gelin. Özledim Ece'yi." Mutfaktan gelen sese gülümseyerek yanıt verdim. "Tamamdır Meral kaptan." Annem Ece'yi çok severdi. Çocukluğumdan bu yana iyi olduğum iki kızdan biriydi Ece. Simay yanımızdan gittikten sonra aramızdaki bağlar kopmuştu mesela. Ama Ece ile öyle olmamıştı. Kardeş parçası dostumla sürekli haberleşmiştik. Gerek mesaj, gerek telefon, gerek 3G. Her türlü hizmet mevcuttu ikimizin arasında. Buraya geldiğimden itibaren hayatımda bir çok değişiklik olmuştu. Ece burada olmamasına rağmen bunların hepsinden haberdardı. Toprak'tan, Rüzgar'dan, Kağan'dan,Anıl'dan,Büşra'dan...

Bu demek oluyor ki bu bir haftam dolu dolu geçecek. Onunla eskiden yaptığımız şeyleri tekrar yapmayı planlıyordum hatta bununla ilgili üç maddelik bir liste bile hazırlamıştım. "Yaramaz kızlar iş başında" listemin üç maddeden oluştuğuna bakmayın. İçerisinde neler yoktu ki. Bu çılgın kardeşim Ece cidden çılgındı. Yeri geldiğinde ciddiydi, anlayışlıydı ama çoğu zaman kopuk çılgın bir kızdı. İzmir'de neler yapmamıştık ki onunla. Bir keresinde beni doğum günümdü. Elindeki portakallı pastayla sahil boyu dolaşmış. Sahilden yürüyen insanlara pastanın üzerinde sürekli sönen mumları üfletip benim için güzel dilekler dilemelerini istemişti. Otobüste çiğnediği sakızı önümüzdeki çocuğun kafasına yapıştırıp otobüsten kaçmamıza neden olmuştu. Eski sevgilisinin yeni kız arkadaşıyla birlikte taksiye bindiklerini gördüğünde sinirlenmiş önümüzdeki ilk otobüse binip 'Öndeki taksiyi takip et.' demişti. Yolda yürüyen yakışıklı bir çocuğa 'Rihanna ayakkabısını erkekler giymeye başlamış ama sende durmamış.' demişti. Daha sayayım mı? Bence yeterli. Az çok bir tahminde bulunmuşsunuzdur çılgın kardeşim hakkında.

Olmayacak  Bir HayalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin