IN ISLAND 2

1.1K 122 60
                                    

"TOZPEMBE HAYALLER SİYAHIN İÇİNDE BOĞULDU."

Karanlığın içinde yaşarken küçük bir kıvılcım görmüştüm. O kıvılcımı takip ettiğimde kocaman bir ışık karşıladı beni. Hayallerim. Hayallerim, kocaman ışıkla beni selamlıyordu. Sonra tozpembe hayaller siyahın içinde boğuldu.

Göz kapaklarım da dahil bütün vücudumu yakan güneş ışığına kumsala vuran dalga sesleri eşlik ediyordu.

Neredeyim?

Daha tam ayılamama rağmen aklımda bu soru vardı.

Göz kapaklarımı araladığımda gözümü yakan güneş ışığı zafer kazandı. Ayak uçlarıma vuran dalga hafif serinletse de bir süredir yattığımı fark ettiğim kumsal sırtımı kızartmıştı. Kuruyan dudaklarımı yalayıp uzandığım yerden doğruldum. Ayağa kalkıp nerede olduğumu öğrenmeye yeltendim. Kavurucu güneş gözlerimi alırken beni selamlayan uçsuz bucaksız denize baktım. Arkama baktığımda ise uçsuz bucaksız bir yeşillikle karşılaştım.

"Neredeyim ben böyle?"

Kendi kendime konuşarak etrafımı taradım. Ardından bir hışımla denize koştum ve belime kadar suya girdim.

"Neredeyim ben? Kimse yok mu?"

Suyun içinde bağırırken bacağım tuzlu sudan dolayı yanmaya başladı. Hızlıca sudan çıkıp sahile oturdum. Aşırı derecede acı çekiyordum. Bacağıma baktığımda derin bir çizik olduğunu ve kanların çizikten süzüldüğünü gördüm.

Uçakta olanlar birden aklıma geldiğinde gerçekliği tam kavrayamadım. Filmde gibiydim.

Uçak düşerken Tom'un elini sıkı sıkı tuttuğumu anımsadım. Sonra ise karanlık.

Tom.

TOM!

Ona ne olmuştu? Yoksa o, ölmüş müydü?

Gerçeklik yüzüme vurunca onun ölmemiş olmasını diledim.

Dizlerimi karnıma çekip kafamı dizlerim ve karnım arasındaki boşluğa koydum.

"Lütfen bu bir rüya olsun. Artık beni uyandırabilirsiniz. Lütfen..."

"Lütfen ölmemiş ol Tom."

Uçağın düşmesiyle ada gibi bir yerde  gördüğüm kadarıyla tek başıma kalmıştım ve sadece onu düşünüyordum.

Peki adaya nasıl gelmiştim. Nasıl hayatta kalmıştım? Onca insana ne olmuştu? Sorularıma yanıt ararcasına etrafa boş gözlerle baktım. Ayağa kalkıp kumsal boyunca yürümeye karar verdim. Sonrasında faydasız olduğunu düşünüp eski pozisyonumda kalmaya karar verdim.

Keşke o çekilişe katılmasaydım. Keşke kazanmasaydım diye içimden geçirdim. Omzuma dokunan tanıdık el irkilmeme sebep oldu. Kafamı son sürat elin sahibine çevirdiğimde otomatikman sıkı sıkı sarılmam bir oldu.

"Tanrım, yaşıyorsun!" mutluluk nidaları atarken fısıltılarla bunu söylüyordum.

"Sonunda uyandın. Bacağın, yaralı."

IN ISLAND | TOM HIDDLESTONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin