Yüzyılın çifti ✔

=2=

--Bir ay önce—

"Eheey ikizim kaybolmuş" ıslık çalıp çerez yemeye devam etti Kai. Jongin'in kaybolma haberini izliyordu, elbette gerçek ikizi değildi, Kai ondan 4 yaş küçüktü ve herhangi bir kan bağları yoktu.

"Umarım bulunur, komşulara onunla hava atıyordum" masaya çorba koydu annesi.

Kai güldü "Kalpsiz kadın"

"Tıkınmayı kes, çorba var!"

"Ben kaçar"

"Yine mi sokağa çıkıp kırıtacak sın? Terli giysilerini yıkamayacağım!"

"Kırıtmıyorum. Danstan anlamıyorsun anne"

"Getirdiğin paradan da anladığım söylenemez"

Kai gülümsedi "Keyfini yerinde tut"

*

"Yardım et Anna"

"Jongin?! Sen. Haberler? Aman tanrım yaşıyorsun" kardeşine sıkıca sarıldı "Yaralandın mı?"

"Uçağa binseydim sadece yaralanmazdım" gören var mı diye bakındı ve içeri girip kapıyı kapadı.

"Buna sevindim. Bulunduğunu söylemeliyiz"

"Hayır. Bulunmadım" kaşlarını çatıp ablasına baktı.

"Nasıl yani?"

"Durumu zaten biliyorsun"

Anna ağzını hayretle açtı "Olamaz. G-gerçekten mi? Öldüreceğim onu!!"

"Sakinleş!"

"Bunu sana nasıl yapar o acımas-" Jongin'in kollarından kurtulmaya çalıştı.

"Anna! Anna! İyiyim"

"Ya olmasaydın? Arkandan zil takıp oynayacaklardı!"

"Bırak yapsınlar"

"Bırak yapsınlar? Delirdin mi?"

"Sevine bildikleri kadar sevinsinler. Toparlandığım da geri döneceğim" koltuğa oturdu.

"Yaralanmadığını söylemiştin?" endişelendi.

"Moralim bozuk, depresyona girebilmek için uygun bir yer bulmalıyım. Kocaman mutfağı olan bir ev"

Anna alnını ovdu "Depresyon zamanı mı? Çekemem. Gerçekten"

"Sadece mutfağın yerini göster"

*

"Anna şuna bak!" beş günlük aralıksız yemek yapma seremonisinden sonra Jongin hakkında biriken haberlere bakıyordu internetten.

"Ne?" yaklaştı "Wu Yifan bugün ki programında kocasını özlediğini söyledi, bu mu?"

Biraz daha aşağıda duran haberi gösterdi, oraya tıkladığında bir yazı ve fotoğraflar çıktı, başlık ise 'insanlar çift yaratılmıştır' dı.

"İkizini kaybeden kadın çok üzgünmüş, dünyayı gezen amcası ona doğum günü hediyesi olarak ikizini getirmiş. Ama ölen ikiz yerine sahtesini" ablasına baktı "Milyarlarca insan farklı yüzlere sahip olamaz, kopyalanıp salınanlar da olur"

"Ee?" merakla dinliyordu.

"Benim yüzümü alan biri olmalı"

"Varsa bile ne olacak?"