ÖZEL

2- Su Bükmek

-Bölüm 2-

Tyron okulun aşağısındaki havuza gidiyordu. İlk su bükme dersini alacaktı. Alev Bükme 2 sınıfına gittiğinde pek bir sorun yaşamamıştı. Hemen hemen aynı şeylerin daha zorunu yapıyorlardı ve bunu iyi yapıyorlardı. Aslında Alev Bükme 2 sınıfı isteyerek yükselebileceğiniz en iyi sınıftı. Çünkü Alev Bükme 1 sınıfına sadece davet ile gidilebiliyordu ve Tyron önceki gün bu teklifi reddetmişti. Bu yüzden gidebileceği en iyi sınıftaydı. Alev Bükme 1 sınıfına hayatta gitmezdi. Zaten bu sınıfta da arkadaşlar edinmişti. Kaba ve zorba bir sınıf değildi. Sadece Bükme 1 sınıflarındakilerin kaba ve zorba olduğunu öğrendi. Onların da arasında iyi olanlar çıkıyordu. Nadir de olsa vardı. Mesela George. Gayet iyi bir arkadaştı. Kaba değildi. Kısaca sınıfına ısınmıştı.

Üstünde 'Havuz' yazısı olan bir kapıyı gördü ve içeri girdi. Kilitli değildi. İçeride Sue suyla numaralar yapıyordu. Onu görünce havada yazı şeklindeki sular havuza düştü. Tyron iyi okuyamamıştı ama ilk kelimenin Tyron olduğuna emindi.

"Merhaba"

"Hoş geldin. Demek sen de Çift Bükücüsün ha. Benden sonraki ilk Çift Bükücüsün. Sana eğitim vermek güzel olacak ama kendini zorlaman gerekebilir. Sana zor numaralar göstereceğim. Çift Bükücüysen iki elementte de çok iyi olmalısın."

"Denerim."

"Hep böyle az mı konuşursun? Bana kendimi geveze hissettirdin."

"Hayır. Sadece pek arkadaşım yoktu buraya gelmeden önce o yüzden konuşacak kimsem olmazdı. Ama arkadaşlarımla konuşarak bunu aşmaya çalışıyorum."

"Güzel. Her neyse başlayalım bakalım. Öncelikle suyu havaya kaldırmaya çalış."

Tyron odaklandı. Ateş bükerken olduğu gibi düşündü. Ama bu sefer gözlerini kapatmıştı. Bu yüzden fazla odaklandı. Ne kadar suyu kaldıracağını, suyun miktarını da düşünmediğinden havuzdaki tüm suyu havaya kaldırdı. Havuzun tüm suyu havadaydı. Daire şeklinde, havuz tabanından 2 metre yüksekte duruyordu.

Sue'nin şaşkınlığı belli oluyordu. Tyron ilk su bükme denemesinde yaklaşık 50 ton suyu kaldırmıştı. Zorlanmadan.

"Tebrik ederim. Harikaydı ilk denemene göre. Bu okuldaki öğrencilerin %80'i bu numarayı ne kadar denerse denesin başaramaz. %20'si ise çok çalışmayla başarabilir."

"Teşekkür ederim"

Tyron utanmıştı. İlk denemesinden bu kadar iyi olacağını kendisi de tahmin etmemişti.

"Neden bilmiyorum ama benim doğuştan yeteneğim var. Alev bükmede de böyleydi. Sanırım aklıma gelirse numara yapabilirim. Ya da sen söylersen deneyebilirim."

"Elbette söyleyeceğim ama sen ilk denemende bu kadar iyi olduğuna göre bu okuldaki birkaç hoca hariç kimsenin bilmediği numaraları da göstereceğim. Çok zor olanları. Mesela suyu buza çevirme ya da buharlaştırma. Ama şimdi sen düşün ve kendin düşündüğün birkaç numara yapmaya çalış."

"Peki."

Tyron iyi bir numara yapmaya kararlıydı. Bu yüzden ateş de kullanmayı düşündü. Havuzdaki suyu havada tutmaya devam ediyordu. Daha önce yazı yazma numarasını hatırladı. Sonra Sue'nin ilk karşılaşmalarında gelen alev toplarını durdururken çıkan buharı. Aklında bir plan şekillenmeye başlamıştı.

Suyu parçaladı. 10 parçaya ayırdı. İki elini de kullanarak suyu havada 10 parça olarak tutarken minik bir alev topu oluşturdu. Sue'nin yüzündeki şaşkınlığı görünce gülümsedi ve devam etti. Alev topunu büyüttü. Sonra onu da 5 parçaya ayırdı. Su parçaları üste, alev parçaları alta gelecek şekilde havada dizdi. Ve bu parçaların hepsi harflere dönüştü. Havada alev ve sudan bir 'ÇİFT BÜKÜCÜ TYRON' yazısı duruyordu. (Yani suyla 'ÇİFT BÜKÜCÜ' ; ateşle de 'TYRON' yazıyordu.)