(14): Tesadüf

20 5 4
                                    

•Gören gözlerin bir tek beni görmez sarhoş ruhun bir tek beni sevmez...

Sorduğu soru ile afallamıştım asıl darbe onun sorduğu bu soru olmuştu

"Sen ne ima etmeye çalışıyorsun?"

Dedim sert bir şekilde,

"Diyorum ki sence bu bir tesadüf mü?"

"Saçmalamayı kes istersen onu ne ile suçladığının farkında mısın?"

Düpedüz saçmalıyordu hemde tanımadığı birini,

"Tamam bu sadece bir tahmindi ne bileyim sadece öz kardeşiniz olmad-.."

Sözünü tamamlamasına izin vermeden

"Öz olup olmamasının ne ilgisi var?"

Sesim sert çıkmıştı

En son bana dönerek,

"Haklısın onu bu şekilde suçlamamalıydım"

Yüzüne iğrenir gibi bakıp oradan uzaklaştım dedikleri aklımda bir tilki gibi dolanırken

Hayır tabi ki.. atlas bunu yapmış olamaz...

Olay zamanında gözümüzün önündeydi

Sırf öz kardeş olmadığı için onu suçlamak mantık dışıydı saçmaydı öyle değil mi?

Kafamdan geçen milyon düşünceyle hastaneye ilerliyordum hızlı bir şekilde duyduğum ses ile durdum.

"Neredeydin seni arıyorum bir saattir"

"Ben hava almaya çıkmıştım noldu ki?"

Atlasın gözleri o an ışıldadı

"Çağrı" Dedi "o uyandı"

"Gerçekten mi?"

Dediğimde başını onaylar biçimde salladı. Ardından onu arkamda bırakarak hızla çağrının kaldığı odanın yanına geldim camdan izlerken polislerin ifade aldığını gördüm. Nihayetinde ifade faslı bittikten sonra çağrının yanına gittik,oldukça yorgun bir şekilde bize gülümsemeye çalıştı.Annem hemen çağrının yanına atıldı, gözü dolu dolu,

"Oğlum sonunda uyandın!"

Diyordu şefkatle... Bu sahne bana dejavu yaşatmıştı, tıpkı ben komadayken ilk uyandığımda yanı başımda annemi görmem gibi,

"Kızım sonunda uyandın..."

Demişti.

Çağrı güçlükle,

"Annem ağlama bak iyiyim"

Diyerek teselli etmeye çalışıyordu.
Ateşi gözleri dolu bir şekilde gören çağrı

"E oğlum hani sevmiyordun beni"

Anlaşılan çağrı bunu unutmamıştı bu dediği bizim gülümsememize sebep olmuştu.

Ateş çağrının yanına oturarak,

"Olur mu lan öyle şey seni seviyorum kardeş"

Çağı bunun üzerine hemen göğsünü kabartarak,

"Ben sevilmeyecek biri değilim zaten"

Dedi ukala bir şekilde. Nil alev ceylin çağrıya sarılmaya çalışırken,

"Yeter tamam iyiyim sarılmayın boğdunuz beni valla bak"

Diye yakınıyordu.

Aslında hepimizin merak ettiği soruyu daha kimse sormamıştı. En son babam sıkıntılı bir şekilde nefes alıp söze girdi,

"Oğlum sana ne olduğunu hatırlıyor musun?"

Çağrı bu soru karşısında sanki o ana geri dönmüş gibi ürperdi.

Ve anlatmaya koyuldu,

"Bizimkiler bahçe de oyun oynarken gözüm evin 2. Katına ilişti sanki bir hareketlilik sezmiştim, içimi rahatlatmak için kalkıp bakmak istedim. Yukarı çıkarken ne olduğunu anlamadan elektrik kesildi.ve arkamdan birinin geldiğini hissettim arkama dönecekken buna fırsat vermeden bir el ateş etti... ben yere yığılırken kulağıma doğru eğilip "Hepinizi altüst edeceğim" dedi. Ve hızla oradan uzaklaştı sonrada işte burdayım"

Çağrının anlattıkları kan dondurucuydu.tüylerim ürpermişti,

Hepinizi altüst edeceğim...

Derken?

Babamın yüzünde ki korkuyu görmüştüm. Peşimiz de bir katil vardı.Nil bize dönüp,

"Hepimiz tehlikedeyiz"

Demişti.

Belki de diye düşündüm benim de başıma gelenlerin sorumlusu o kişiydi.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Çağrının kapısın da güvenlikler ve korumalar vardı.şimdilik güvendeydi,
Babam bize dönüp,

"Bugün itibarıyla eve gidiyorsunuz ve annenizle beraber çağrının yanında olacaz merak etmeyin "

Israr etmemize rağmen izin vermemişlerdi,çağrıyla vedalaştıktan sonra şoförümüz erdem abi bizi almaya gelmişti.Hepimiz arabaya bindik ve ordan uzaklaştık çok şey olmuştu.... Ve sadece bu bir hafta içerisinde başımıza gelmeyen kalmamıştı diye düşündüm arabanın camından dışarıyı seyrederken.Yorgun olduğum için yanımda oturan Atlas'ın omzuna yaslanmıştım. Ve benim için yerinden hiç kıpırdamamıştı bile. Sözde tatil için geldiğimiz yer sapancaydı ve burdan istanbula yolculuk yaklaşık 3 saat sürmüştü.Sonunda eve varmıştık. Arabadan indiğimiz de Atlas sol kolunu hareket ettirmeye çalışıyordu, çünkü, omzunun sol tarafına yaslanmıştım. Eve girdiğimiz de gülnihal abla bizi sıcak bir şekilde karşılamıştı,

"Hoş geldiniz çocuklar"

"Hoşbulduk abla"

Dedikten sonra hemen odama çıktım. Odama girdikten sonra hemen sırtüstü kendimi yatağa attım. Tavanı izleyip hayatı sorguladıktan sonra, çok özlediğimi farkettiğim kedim yanıma sırnaştı.

"Uzay" dedim ona bakarak, "seni çok özledim"

"Uzay" dedim ona bakarak, "seni çok özledim"

Hoppla! Dieses Bild entspricht nicht unseren inhaltlichen Richtlinien. Um mit dem Veröffentlichen fortfahren zu können, entferne es bitte oder lade ein anderes Bild hoch.

(Uzay ehhehesjksjd)

Miyavlayıp kuyruğunu salladı bu mutlu olduğu anlamına geliyordu.yeşil gözleri ile sevimli bir şekilde bana bakıyordu kucağıma alıp sevdikten sonra ben uzanırken oda yanımda uyuyaklmıştı görüntüsü o kadar tatlıydı ki. Onu öylece seyredaldım.

Oylamayı unutmayın :))

Kod Adı: ALTÜSTWo Geschichten leben. Entdecke jetzt