"Onu Seviyor Musun Yiğit.'

64 8 10
                                    

"Lara. Bugün yola çıkıyoruz güzelim. Ona göre hazırlan."

Efe banyonun kapısından bana bakıp yeniden duşa girmişti. Kerem de odasında bıçakları ayarlıyordu en son.

Özlemiştim. Kızları, Kadeni, Barışı, Doğuyu ve diğerlerini...

Hepsini ayrı ayrı özlemiştim ama şu kıt kafalı güya öz babam olucak kişi yüzünden gidemiyorum onların yanına.

"Değişik herif."

Sinirle ayağa kalkkıp dolaba yöneldim. Dolaptan siyah, üstüme tam yapışan bir tulum seçip giyindim.

Efe banyodan çıkarak beni inceledi.

"Böyle mi gidiyorsun..."

Şuan bile kıskana bilen bir ruh eşine sahibim.

"Evet. Çok rahat."

Gözleri vücudumu tararken Kerem girdi içeri.

Efe hemen önüme geçmeye çalışınca Kerem gülerek bize baktı.

"Hani kardesim ya o benim. Bebeklikten beri falan birlikteyiz ya. Ben gördüm zaten herşeyini."

"Ne!"

"Merak etme çocuktun. Miniktin."

Efe Kereme sınırlı bakışlar gönderirken Ben göz devirip Efenin arkasından çıktım.

"Şunu bana ver."

Elime bir hançer alıp döndürmeye başladım. Hançer elimden kayar gibi haraket ederken kıyafetin gizli ceplerine çevik bir haraketle soktum.

"Vay be. Miniğim madem böyle marifetlerin vardı neden söylemedin."

"Bilmem."

"Efe hadi giyin de gidelim. Salak gibi savaşa giderken niye duş aldıysan."

"Kurbanlarıma güzel görünmek istiyorum belki."

Ben tek kaşımı kaldırarak Efeye bakarken Efe bana öpücük yollayarak banyoya saçını taramaya gitti.

...

Kaden.

"Donuyorum!"

Barış ateşi harlamaya devam ederken bana baktı.

"Kaden. Yanıma gelirsen herşey daha kolay olucak. Burası sıcacık."

Yanına kısa bir bakış atıp geri önüme döndüm. Bana yaptıklarını kolay kolay unutup yanına gidemem.

"Hadi birtanem inat etme."

"Bana birtanem deme!'

"Birkaç saat öncesine kadar bune birşey demiyorun."

"O o zamandı..."

Aradan bir müddet süre geçtikten sonra hapşurmaya başladım. Hafif hafif kar yağıyordu.

Barış bana endişeli gözlerle bakıp yanıma geldi. İlk önce elini alnıma koyduktan sonra kucağına alıp ateşin en yakınındaki yere benimle birlikte oturdu.

Gelen sıcaklık ile rahatlarken Barışın bana üstündeki ceketi sardığını gördüm.

Gözlerim kapanmadan önce tek ümidim bizi çabuk bulmalarıydı.

•Ekip•

•Yiğit•

Aşırı rahatsız bir uykudan sonra sabah olmuştu. Kızlar hala uyurken ben ve Doğu çok fazla uzaklaşmadan yiyecek avına çıkmıştık.

"Ee. Nasılsın yiğit."

"İyiyim. Birşey sormak istiyorum... Birini nasıl güzel sevebilirsin."

"... Neden böyle bir soru soruyorsun."

Doğu bana anlayışlı ve... Garip bakıyordu. Nolur anlamamış olsun.

"Merak ettim."

"Pekala. Birini en güzel sevmek bence ona değer vermekle başlar. Eğer birini güzel sevmek istiyorsan ona güvenmelisin. Güven bence aşktaki bir köprüdür. Anlayış, empati, sevgi, ilgi. Bunların hepsinin bir arada olması gibi, sihirli bir evrende olmak gibidir güzel sevmek."

Doğunun dedikleri ile kalbim ısınmıştı.

"Hoşlandın mı ondan Yiğit."

"Ondan hoşlanmak istemiyorum doğu... Yine beni kimse bıraksın istemiyorum. Ben... Ben yeniden aynı hatayı yapıp üzülmek istemiyorum Doğu. Kalbimde istemiyor. Ama bir yandan da bana ihanet ediyor gibi..."

Beraber yürümeye devam ederken. Aklımda onun gülüşü vardı.
Adanın.

Size kırgınım biraz 🤧

Kimse yeni bölüm istemedi.
🤧🤧🤧

Neyse azcık oy atın valla sınır koyarım asla geçemez sınırı da.

Sizler seviyorum byee 💞💗💓

Beni BulduHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin