Ondan ayrılalı toplam 9 ay olmuştu. Şubat ayına girmiştik. Ve öğrendiğim gerçek beni bir enkaz gibi yıkmıştı. Onu özlüyordum hemde deli gibi. Ama unutmak istiyordum. Ama bir yanımda hala Polat diye atıyordu.
Mirza sürekli arıyordu beni. Annem ve babam ise... Selen ve doğacak çocukları için heyecanlanıyordu. Beni unutmuşlardı gerçektende. Annemle en son 4 ay önce konuştum.
Kimse yanımda değildi. Ben herkesin kötü zamanında oluyordum. İyi günlerinde yanında oluyordum. Kimse kötü günümde yanımda olmuyordu.
Telefonum çalması ile elimdeki jelibon tabağını orta sehpaya koydum. Yabancı numaradan görüntülü aramaydı. Türkiye numarasıydı. Acaba kimdi.
Aramayı yanıtladım. Tanımadığım bir adam vardı. "Kimsiniz"dedim. "Bak sana kimi göstereceğim"dedi adam. Telefonu çevirdi ve gördüğüm şey ile kalbim sıkıştı nefes alamadım. "Polat"dedim fısıldayarak.
Sandalyeye bağlanmıştı yanında ise Mirza vardı Kardeşi Mirza Akbulut "Ölsün istemiyorsan Türkiyeye gel"dedi adam. "İstanbula gel"dedi adam. "Sakın"dedi Polat. "Sakın gelmek gibi bir hata yapma Pınar"dedi Polat. Ne saçmalıyordu bu adam. Arkasındaki bir adam eline aldığı sopa ile sırtına öyle bir vurdu ki çığlığım depoda yankılandı resmen. Polat ise gözlerini kapattı sadece. Canı yandı gözümün önünde.
"Kimsenin haberi olmayacak" dedi adam. "Sen buraya geleceksin"dedi adam. "Tamam"dedim direk sesim titriyordu. "Gelmeyeceksin"dedi Polat. "Nasıl gelmem ölürüm ben adam sensiz"dedim. "Senin yaşadığını bilmek bile beni hayata bağlıyorken"dedim. Siyah gözleri titredi. "Gelirsen ben ölürüm"dedi Polat. Gözlerine baktım ne kadar da özlemiştim onu. "Geleceğim Polat"dedim sadece.
"Gelme sakın seni yaşatmazlar"dedi Polat sinirle. Sanki bu gerçeği kabullenmek istemiyor ama olacakları da biliyordu. "Gelme yalvarırım gelme"dedi Polat. "Asıl gelmezsem ölürüm"dedim. "4 saat içinde burada olmazsan"dedi Adam. "Kes sesini. Olmayacak öyle bir şey seni korkutmaya çalışıyor"dedi Mirza. "Sakın Pınar sakın gelmek gibi bir hata yapma"dedi Mirza. "Asıl gelmezsem hata yaparım"dedim. "4 saatin başladı"dedi ve yüzüme kapattı.
Kimse söyleyemezdim. Kimse bilmeyecekti yoksa öldürürdü onları. Hızlıca uçak bileti baktım. Vardı bilet vardı. Tanrım çok teşe ederim. Hızlıca bileti aldım üzerimi giyindim.
Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.
Kabanımı giydim çantamı alıp çıktım evden kapıyı kilitledim. Ve hızlıca bir taksi çevirip havaalanına vardım. Uçağa binmiştim sonunda. 9 ayın sonunda İstanbula gidiyordum. Nasıl hissediyordum kendimi. Bok gibi berbat.
Ya ona bir şey olursa. Ona bir şey olursa kaldıramazdım. Zaman çok yavaş ilerliyordu. 3 saat geçmek bilmedi. Ellerim korkudan titriyordu. Ya geç kalırsam.
