Ya resmen büyük bir kaos arasında gidip geliyordum. Neyse artık şu konuma gitmeliydim. Yavaş yavaş kimseye çaktırmadan üzerimi giyinip çıktım. Ağır adımlarla barınağa ilerledim. İçeri doğru yürümeye başladığımda yan odadan sesler geliyordu. Sesimi çıkarmayarak olduğum yerde birkaç dakika bekledikten sonra tam çıkacakken kafama silah dayandığını ve kolumdan çekildiğimi hatırlıyordum sadece. Sabah uyandığımda elim ve ağzım bağlı ve gözlerimin önü simsiyahtı. Herhalde kafama bir şey geçirilmişti. 15-20 dk. sonra kafamdaki şey çıkarıldı ve ağzımda açıldı. Ve karşımda biri oturuyordu ama arkası dönüktü ben bağırmaya başladım:
BEN: Ne yaptığınızı zannediyorsunuz siz ve ne hakla beni bağlıyorsunuz?, ayrıca siz kimsiniz?
O ADAM: Öncelikle senle bir anlaşma yapacağız ve sende benim bu süre zarfında 1 günlük misafirim olacaksın.
BEN: Ne anlaşması ya? beni buradan hemen çıkarıyorsunuz ve bende kimseye bir şeyden bahsetmiyorum.
O ADAM: Bana bak Ecre benim canımı sıkma yoksa sonucuna sen katlanırsın.
BEN: Sen benim ismimi nereden biliyorsun?
O ADAM: Şu an bu o kadar önemli değil. Sen sadece anlaşmayı düşün. Evet gelelim anlaşmanın ilk maddesine: Sence ilk kimden başlamalıyım öldürmeye
- ARAS mı?
- TUFAN mı?
seç bakalım .
Ben: Lütfen beni bırakın ve ayrıca arkadaşlarıma dokunmayın bir derdiniz varsa benimle çözeceksiniz tamam mı?
O ADAM: Madem bu kadar ısrar ediyorsun o zaman seninle başlayalım.
BEN: Bana ne yapacaksın?
O ADAM: Bilmem hiç düşünmedim ama sen ne istersin?
Ben ağlamaya başladım ama biliyordum sesimi kimse duymayacaktı. Kimse beni kurtarmayacaktı.
Sonra yüzünü bana dönüp bana yaklaşmaya başladı benim elim bağlı olduğu için bir şey yapamadım. Elimi çözüp bana yürü dedi. Bende mecburen ilerlemeye başladım. Beni dün o ses duyduğum odaya getirdi. O odada tek bir yatak ve eskimiş bir dolap vardı. Bana yatağa otur dediğinde korkum had safhaya ulaşmıştı bile. Ama ben pes etmeyecek ve yenilmeyecektim.
BEN: Bana ne yapacaksın dedim?
O ADAM: Sadece biraz eğleneceğim anlaşmamız vardı unuttun mu?
BEN: Ne olur beni bırakın yalvarıyorum size.
Ama ben bunları söylerken o bana biraz daha yaklaştı ve bir tutam saçı kulağımın arkasına attı. Ben sadece olanları izliyor ve ağlıyordum sadece. Sonra kokumu içine çekti. Beni yanağımdan öpüp ' Çok güzelsin' dedi.
BEN: Neden yapıyorsun bunu benden ne istiyorsun sen kimsin?
O ADAM: Zamanı gelince öğreneceksin.
YOU ARE READING
'HATTA KAL'(BİR ÇAĞRI)
Teen FictionBir yakın arkadaş grubunun bir anda telefonlarına gelen bir mesajla nasıl arkadaşlıklarının etkilendiğini, hayatlarını sadece tek bir mesajın nasıl değiştirebildiğine bakacağız. Bakalım bu kişi aralarından biri mi??? Yeni bölümler en kısa sürede siz...
