BÖLÜM 14

464 14 23
                                    

''Yapma Barlas dedemin kalp hastası olduğunu biliyorsun kalbi dayanmaz''.


''Gebersin amına koduğumun çocuğu''. Işığı kolundan tutup içeri sürükledim alt kata işkence odasına indirdim kapıyı açıp içeri fırlattım.


''Ahhhğ''. Ağızımdan acılı bir çığlık çıktı. Yanıma eğilip saçlarımı eline doladı ayağa kaldırıp yüzümü duvara geçirmesiyle burnumdan acıyla kanlar boşalmaya başladı. Acıyla attığım çığlıklar sonrası göz yaşlarıma engel olamadım ve barlasın önünde hüngür hüngür ağlamaya başladım.




''KES ZIRLAMAYI DAHA HİÇ BİŞEY YAPMADIM LAN!''. Masanın üzerinde duran iğneyi aldım ''Biyolojik bir silah bu işkence için kullanılıyor. Ne işe yarıyor biliyor musun?''. Işık korkuyla bana bakıyordu kafasını olumsuz anlamda salladı. Tişörtüyle baskı uygulayarak burnundan akan kanı durdurmaya çalışıyordu.




''N-ne işe yarıyor?''. Diyebilmiştim sadece titreyen sesimle. İğneden bi miktara havaya sıkıp bana doğru yöneldi ''nolur yalvarırım yapma benim İğneden ödüm koptuğunu biliyorsun''.




''BUNU KAÇMADAN ÖNCE DÜŞÜNECEKTİN LAN!''. İğneyi koluna sapladım ''beni senle sınadın bu hayattaki tek zaafımla şimdi benim küçük zafım seni yavaş yavaş acı çektire çektire öldürücem senin bana yaptığın gibi. Bu iğne sayesinde saçına değen rüzgar bile canını yakıcak''.




Korkuyla çığlık attım canım çok yanıyordu göz yaşlarım dahada hızlanmıştı ''s-sen acı bile hissetmiyorsunki''. Diyebilmiştim sadece titreyen sesimle.



''Düşün işte acı hissetmeyen birine ölümcül bi acı tattırdın sonucunda ölen sen olucaksın''. Tüm soğuk kanlılığımla odadaki klimaları açtım. Işığın yanına eğilip üzerindekileri parçalarcasına yırttım hala direnmeye çalışıyordu çırpınıyordu.




Yüzümü ardarda inen sert tokat darbeleriyle duraksadım. Üzerimdekileri çıkarmıştı dediği gibi o iğne yüzden canım dahada yanıyordu.





''Vücudun artık beni cezbetmiyor claradan sashadan farkın yok hatta onlarıda geç sokaktan geçen her hangi birisin artık benim için''.





Kemerini çıkartmaya başlayınca Barlas'a korkuyla baktım ne yapacağını anlamamıştım ''nolur yapma daha ilkinin izleri iyleşmedi Barlas yalvarırım dur''.




''KES SESİNİ!''. Sırtından saçlarını çektim südyeninin kopçasını açıp kemeri katladım. İnen kemer darbeleriyle acı içinde bağırıyordu. Çığlıkları beni yeterince tatmin etmemişti kemerle vurmaya devam ettim. Sırtı kan içinde kalmıştı.




''Bu kadar kolay ölme dimi?''.acıdan ölmek için yalvarıyordu. ''Yeter nolur al canımı! Dayanamıyorum artık!''.çenesinden tutarak yüzünü bana çevirdim nefesimi yüzüne vererek konuşmaya başladım bu bile canını yakıyordu ''sana kırmızı yakışıyor tek farkla o kan kırmızının yerini gerçek kan aldı''.




Tarif edilmez çıldırtıcı bir acı yaşıyordum zar zor konuşabilmiştim ''nolur öldür beni''. Akan göz yaşlarım dinmiyordu sırtım acı içinde yanıyordu kan kokusu miydemi bulandırıyordu.




''Bana ait olarak ölüceksin''. Zar zor elleriyle kendini benden uzaklaştırmaya çalışıyordu. Saçından kavrayıp kendime çektim nefesimi yüzüne vererek konuşmaya başladım ''ölürken çok acı çekeceksin ama ölüm acısını tattırmıycam sana''.




Ne olduğunu anlamamış bi şekilde barlasa bakıyordum birden Vücudumu cama bastırmasıyla afallamıştım. Ellerini tenimde gezdirmeye başladı ''dokunma bana!''.




Anka kuşunun göz yaşları (+18)Where stories live. Discover now