Devrim B19: |Zoraki Anlaşma|

12.1K 538 194
                                    

Aşağıya inmek için asansöre bindiğimde orası da boştu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Aşağıya inmek için asansöre bindiğimde orası da boştu. Şans mı demeliydim, yoksa Zümrüt saygı ile selamını yollar mıydı? Aşağıya indiğimde, asansörün önünde bekleyen adam gülümsememi sağladı. Elindeki uzun namlu, M21 silahı görmek beni gülümsetti.

''Güzel bebek, sevdim.'' Adam elindeki silahın birini bana uzatırken, kendinden emin bir şekilde güldü.

''Cellatlık yapacaksınız denince biz de çeyizlerimizi çıkardık.''

Güzel cevaptı. Beğenmiştim. İçeriye doğru yürürken, adam elimden tutup geriye çekti. Ve üst kattaki merdiveni işaret parmağı ile gösterdi. Yukarıda iki kör noktaya yerleştirilmiş nişancı vardı.

''Arkadan sardık tetikçi, içeride olan hiçbir personel şu an sadece çalışma yapıyor. Yavaş yavaş, temkinli adımlar ile saracağız önü de. İçerideki ajanlar ön kapıyı kapatıyor.'' Dudağımda kibirli bir ifade oluşurken, elimdeki silahı güçlü bir şekilde tutarak, birkaç adım atıp içeriye doğru eğildim.

İçeride personeller harıl harıl çalışıyordu.

''Kameralar ne alemde?''

''Kabloları kesildi. Dışarıda otuza yakın öteki taraf yolcusu var ama olsun.''

Dudağımda bir gülümseme oluştu. Aptala yatmak yoktu bu sefer. Bir şeylerin yanlış gittiğini anlamışlardı. Anlamıştı Atalay. O hep bir adım bizden öndeydi değil mi? Bu sefer değil, Zümrüt'ü arayacağımı biliyordu. Beni oraya boşuna hapsetmemişti. O adamı da boşuna yanıma yollamamıştı.

Şirketine girmemizi ve bizi öldürmeyi planlıyordu. Hatta adamını öldürdüğümü bile biliyordu bence. Bizi bu ülke medyasından tanıyorlardı. Bu yüzden içeri girmemize izin veriyorlardı ya.

Sadece kar maskeli ucubeler olarak görüyorlardı bizi. Biz bu ülkenin en iyi, gölge örgütüydük. Bukalemun kadar görünmez olmayı başarıp, yer altı dünyasının en küçüğü olduğumuzu, illegal işlerin peşinde asla olmadığımızı zannediyordu buradaki insanlar. Bu yüzden gettolar en çok bize güvenirdi. Bu ülke bizim cehennemimizdi.

Kendini bu ülkenin sahibi sanan avanaklar da, anca bizim yarattığımız kasırgada yanmaya mahkûmlardı. Buradaki insanlar bizim hakimiyetimiz altındaydı. Eliz zaten bu yüzden hep Zümrüt ile çalışmak istemişti. Çünkü o da ne kadar güçlü olduğumuzu görmekteydi.

Şimdi burayı cehennemin küçük bir muadili yapıp, gerçek Yasmin Karaer'i göstermeliydim. Ahmak Atalay ve yardakçıları, ölmeden cehennemi kısa süreli yaşayacaklardı. Telefon elimde sessizce titrerken, ekrana bakıp açtım telefonu.

''Bir dakika içinde içeri giriyoruz, haberiniz olsun.''

Görmese de kafamı salladım. Ardından işaret ve orta parmağımı birleştirip, diğer elimi kapatarak üstteki adamlara hareket ediyoruz diyerek sessiz bir işaret yaptım. Adamlar ise kafa sallamıştı.

Devrim (+18)Where stories live. Discover now