bölüm dört: şok etkisi

1.5K 240 470
                                    

        selam bebiklerr, bu bölümde biraz yeni
  karakterlerle tanışıyoruz ve umarım seversiniz. çok fazla düzenleme şansım olmadı, bu yüzden
         hata varsa kusura bakmayın lütfen <3
  oy verip yorum yapmayı unutmazsanız beni çok
   mutlu edersiniz. keyifli okumalar diliyorum ♡

                                     ♪
             Lana Del Rey, High By The Beach

                                    ✮✮

Hiçbir şey yapmadan geçirdiğim saatlerin ortasındayken uzanmış, boş boş tavanı izlerken aklımda yankılanan, geçenlerde okuduğum bir kitaptaki cümleyi içimden tekrar ediyordum.

Bir gelir, bir gider. Aşılmaz sandığın o duvar, kenetlenmiş bir keder.

Öyle miydi sahiden? Aşılamayacağını düşündüğüm o duvar sahiden de kenetlenmiş kederlerden mi oluşuyordu? Bilmiyordum. Benim için bir çöpten farksız olan yıllarıma dayanarak söyleyebileceğim tek şey, belirsizlik ve bulanıklıktı. Hayatım berrak olan sulara inat öylesine bulanıktı ki; geçmişime dönüp baktığımda görebildiğim tek şey bomboş bir karanlık ve orta yerinde durmuş bir bendim.

Yatmaktan sıkıldığımı hissederek bakışlarımı tavandan çektiğimde yanımda duran telefonumu alıp saate baktım ve akşam 7'ye geliyor olduğunu fark ettim. Günlerdir aklımda olan şeyi yapmak için çok geç bir saat sayılmazdı, bu yüzden hızla uzandığım yatağımdan kalktığımda çoktan telefonumu tekrar açmış, Melin'i aramaya başlamıştım.

Heyecanlı ve zarif sesi kulaklarıma dolduğunda uzatarak "Efendim?" dediğini işittim. "Selam, nabersin?" dediğimde hiç beklemeden cevap verdi. "İyidir bebiş, sen?"

"İyi ben de, ya sana bir şey soracaktım. Daha doğrusu teklif edecektim." diyerek aklımdaki şeyi sormak için yol yapmaya çalıştığımda ince ve heyecanlı sesi yeniden kulaklarıma doldu. "Evlilik teklifi mi edeceksin? Benim cevabım belli yalnız. Evet, evet, evet!" Sesini heyecanla yükselttiğinde ufak bir kahkaha atarak, "O da olur tabii ama benimle bir yere eşlik eder misin diyecektim." dedim.

"Tabii ki de güzel kız, sizinle her yere gelirim. Ama nereye?"

"Dövmeciye." dedim direkt. "Hadi canım! Heyecanlandım bak şimdi, neyse hemen hazırlanıyorum ama bana konum at. Nerede buluşuyoruz?" diyerek merakla sorduğunda dudaklarımı aralayarak, "Benim okula uğramam lazım, istersen orada buluşalım. Geldiğinde ara beni." dedim.

"Tamam bebeğim, haberleşiriz o zaman. Öptüm." dediğinde ise "Ben de öptüm!" diyerek sesli bir öpücük attım ve hemen ardından aramayı sonlandırdım.

Vakit kaybetmemek adına yataktan kalkıp dolabıma ilerlediğimde üzerime siyah pantolon, dar ve sırt detaylı bir body geçirdiğimde üzerime de deri ceketimi giymiştim. Uzun koyu kahve saçlarımı sıkı bir at kuyruğu yaptıktan sonra makyajımı da halledip kendime son kez aynadan baktığımda hazırdım.

Siyah botlarımı giydikten sonra kapıyı kilitleyip çıktığımda çağırdığım taksi de çoktan gelmişti. Küçüklüğümden beri motorlara olan hayranlığım şu anki kişiliğimde bile en üst seviyedeyken ailem yüzünden motor sahibi olamamak ne kadar canımı sıksa da bir şekilde kendimi avutup idare edebiliyordum.

Adımlarımı ilerletip taksiye bindiğimde yaklaşık yirmi dakika sonra üniversitenin önünde inmiştim. Soyunma odasındaki dolabımda kalan yaptırmak istediğim dövmenin örneğini orada unuttuğum için gelmek zorunda kalmıştım. Güvenlikten geçip içeri giriş yaparken sahada tenis oynayan iki kişi gözüme iliştiğinde istemsizce kafamı o tarafa çevirerek incelemeye başladım fakat bu hareketim birisinin o olduğunu fark etmemle son buldu ve önüme dönüp kendimi hızla içeri attım. Umarım beni görmedin Tanyeli.

İKİNCİ TESADÜFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin