8. Bölüm~ Karan DEMİR

328 178 97
                                    

İyi okumalar dilerimm🌼❤️

-

-Bal gözlü adamın ağzından-

Cihat gibi pezevenklerin annemi öldürmesiyle başladı benim karanlığım. Beyaz olan hayatımı önce kız kardeşimi kaçırarak griye döndürdüler, sonra annemi öldürmeleriyle beni karanlığa mecbur bıraktılar. Aslında beni bu kahpe dünyada yalnız bırakarak en büyük hatayı yaptılar. İçimde kadın ve çocuklar hariç hiç kimseye acıma duygusu kalmadı. Babam olacak şerefsiz, bizi pis işlerine alet edip sonra göt korkusuyla gencecik karısını ve küçücük çocuklarını bırakıp kaçtı. Hadi bana ve anneme acımadın, 3 yaşındaki masum kardeşime de mi acımadın lan!

Koca 17 yıl boyunca her şeye gücü yeten ben, kardeşimi bulmaya gücüm yetmiyordu. Belki de bir zalimin elinde, belki de benim karanlık hayatımın aksine tertemiz mutlu bir hayat yaşıyordu.

Bu hayatta olmama ihtimalini aklıma getirmemeye çalışıyordum. Aklıma o ihtimal geldikçe karanlığa çekilmiş hissediyordum.

İşte bu yüzden hiçbir çocuğun ve kadının gözlerimin önünde yok olmasına izin veremezdim.

O gün piç Cihat, benim öyle bir kırmızı çizgim olduğunu bildiği halde ve uyarmama rağmen, sözlüsüne o davranışlarının bir cezası elbette olacaktı. İt oğlu it hem tırsıyordu hem de o çizgiyi aşmaya devam ediyordu.

(Neva ve ailesinin Cihat'ın babaannesinin evine gelmeden önce)

Bakalım bu gece olacaklardan sonra o kıza bir daha öyle davranabilecek miydi? Bu gece cezasını vermek için Cihat itini işimi sağlama alıp kendi ellerimle alacaktım. Ancak karşımda sözlüsüyle görünce şaşırmıştım. Bu kız böyle bir adamla neden hâlâ beraberdi anlamıyorum...

İçeri girdiler. Mecburen kızın gitmesini bekleyecektim.

Kız hâlâ onunla beraber olmak istiyorsa kendi tercihidir. Ama her ne olursa olsun bir kıza asla öyle davranamazdı. Kız istiyor diye buna göz yumamam.

Ne zaman gideceklerini bilmiyordum. Bu yüzden bir müddet beklemeliydim.

Biraz bekledikten sonra bir adam ve bir kadın konağa girdi. Yanlarında da tatlı bir küçük kız vardı. Sanırım Cihat'ın sözlüsünün kardeşiydi.

Masal... Masala çok benziyordu.

Masal'ımı son kez bu yașlarında görmüştüm. Şuan yirmili yaşında güzel ve genç bir kız olmuştur. Ve ben büyürken abisi olarak yanında olamadım. Belki de hiçbir şey hatırlamıyordu bize dair. Çok küçüktü çünkü. Tıpkı o kızın kardeşi gibi...

~ ~ ~

Bekledim... Bekledim... Gidecek gibi değillerdi ve saat çok geç olmuştu.

Umarım burada kalmayı düşünmüyorlardır. Yoksa yaptığım tüm plan suya düşerdi.

İçimde sadece Cihat'ın benim kırmızı çizgimi aşmasından dolayı cezasını vermek yoktu. Beni buraya çeken çok farklı bir şey vardı. Neydi bilmiyordum.

Şuan sadece Cihat'ı alıp güzel bir benzetmek istiyordum. Nedense o kıza bağırması benim normalden daha fazla sinirlenmeme neden olmuştu.

Bir şey vardı içimde ama ne olduğunu kendim bile bilmiyordum... Beni çeken o his nereden çıkmıştı?..

Belki de o yüzündeki masumluk, saflık beni etkilemişti. Hâlâ aklımın bir kenarında o piçin muamelesinden sonra onunla neden olduğu vardı. Belki de çok seviyordu. Nasıl bir pislik olduğunu bilse yine aynı şekilde sevmeye devam eder miydi? Seviyordu derken aklım karışıyordu. O gün ben Cihat'a silah doğrulttuğumda o kızın gözlerinde küçücük korku görmedim. İnsan sevdiğini kaybetmekten korkmaz mı? O sanki sadece heyecanlıydı...

SESSİZ ÇIĞLIK Where stories live. Discover now