23. Bölüm: Bayan Malfoy

623 45 95
                                    

"Sonra Güneş, tüm zarifliğiyle gökyüzünü aydınlatan Ay'ı fark etmiş."

Gözlerimi kapayıp tekrar açtım. "Hayır gerçekten ısrar etmeyin. Cevabım, önümüzdeki üç yıl için de aynı olacak: Hayır." dedim.

Dumbledore masasından kalktı ve önümdeki deri koltuğa oturdu."Profesör Trelawney ile aranızdaki sorundan dolayı dersi bırakmanızı istemiyorum." dedi. Sesi her zamanki gibi çok naifti. Bu konuşmayı Hermione ile de yapmıştı fakat o kararından vazgeçmemişti.

"Bana resmen kötü olduğumu söyledi. Üstelik aptal bir fincana bakarak!" diye tekrarladım. Yaklaşık iki saattir bu koltukta oturuyordum ve biraz daha oturursam koltukla bütünleşecektim.

"Profesör ile konuşacağıma söz veriyorum Bayan Black. Ve siz de yeniden derslerinize döneceksiniz." dedi. Gayet kararlıydı ve onu ikna edebileceğimden emin değildim.

"Neden bu konuda bu kadar ısrarcınız?" diye sordum.

"Çünkü zekisiniz, çabuk öğreniyorsunuz ve iyi şeyler başarabileceğinize inanıyorum. Herkesin içinde bir cevher vardır fakat sadece bu cevheri mücevhere dönüştürenler kazanır." dedi. Klasik bir öğretmen cümlesiydi.

Bu konuşma artık sıkmaya başlamıştı ve bir an önce bitmesini istiyordum. "Peki, yeniden kehanet derslerine döneceğim." dedim.

****

Öğle arasındaki boşluğumu genelde Astronomi Kulesinde değerlendiriyordum. Ve yine öyle olmuştu, okuduğum romanı alıp gitmiştim. Havanın soğukluğunu umursamadan açıklıkta oturdum ve bacaklarımı aşağıya sarkıttım .Rüzgar tenimi okşuyor, dünden kalan karın soğukluğunu yüzüme vuruyordu. Kitabı okurken odaklanamıyordum, beynim hiç susmuyordu.

Yeri döven botlar bir metre arkama gelince durdu. Kafamı yarım çevirdim. "Asosyal kızımız yine kitap okuyor ha?" dedi hem alaycı hem de geçen ki olaya atıfta bulunarak.

Yüzüme bir sırıtma yayıldı, "Okuyamıyor çünkü kafası çok dolu." dedim.

Draco yanıma gelip oturdu. Bir ayağını karnına çekti diğerini ise aşağıya sarkıttı. "Neden?" diye sordu, bu sefer yüzü ciddileşmişti.

"Odaklanamıyorum işte biliyorsun."

"O zaman bölmedim seni."

"Yok ,yok bölmedin." dedim gülerek. Sanki beni çok düşünüyormuş gibi bunu söylemesi komikti. Kısa bir sessizlikten sonra ona döndüm. "Yarın baloya Calista ile gideceksin değil mi?"

Kaşları çatıldı ve dışarıyı izlemeye devam etti. "Sen de Radoslav ile gidiyorsun değil mi?" dedi. Bunu söyleyeceğini bildiğimden kafamı" evet" anlamında salladım.

"Eminim gecenin sonuna kadar dans edersiniz Calista'yla."

"Etmeyiz çünkü benim dans edeceğim kız o gece bir Bulgar piçiyle olacak." dedi. Gözlerim şaşkınlıkla açıldı ama belli etmedim. 

Salağa yatarak "Kimmiş bu Bulgar piçiyle dans edecek kız?" diye sordum.

Omuz silkti hâlâ yüzünü bana dönmemişti. "Boş ver sen tanımazsın. Kendisi bile kim olduğunu unuttu."

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 12 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Querencia~Olivia BlackWhere stories live. Discover now