Anime ve Genshin X Reader

6 | {Gojo Satoru}

Bir süre yatakta dönük durduktan sonra oflayıp düşünmeye başladım. Acaba teklifini kabul etsem ne olurdu? Birkaç ay evli duracağız ve boşanacağız. En azından Gojo'nun sunduğu teklif buydu.

Yaklaşık bir saat düşüncelere dalmıştım. Ne yapsam, ne etsem diye düşünmekten kafayı yiyecektim. Asıl garip olan şey işte zaman geçtikçe ve düşündükçe teklifin cazip geldiğiydi.

Telefonu elime aldım ve gojo'nun Instagram'ında gezmeye başladım. Flörtöz ye yılışık biri olsa da aslında sevgilisi yoktu. Yani olsa da sosyal medyaya yansıtmamıştı.

Onun fotoğraflarına daldığımı fark edince durup silkelendim ve balkona çıkma kararı aldım. Soğuk hava bana ve düşünmeme iyi gelebilirdi.

Balkona çıktığımda etrafa bakmaya başlamıştım. Oldukça zengin bir ailem vardı. Annem doktor babam ise şirket sahibi olduğundan dolayı zengin olmamız kaçınılmazdı. Ben ise üniversitenin ikinci yılındaydım ve kendi isteğim ile psikoloji okuyordum.

Babam işlerin başına geçmemi ve onun mesleğini devam ettirmemi istemişti ancak reddetmiştim. İstediğim yolda ilerlemeye kararlıydım. Annemde bu yolda bana destek verdiği için babam çok bir şey dememişti bu konuda.

Ama şimdi ise Gojo denilen dağ yabanisi gelmiş eğer onunla evlenmezsem şirketi batıracağını söylüyordu! Buna izin veremezdim. Ayrıca teklifi artık gözümde çok daha cazipti.

İçeri girip telefonumu tekrar elime alıp Gojo'ya yazmaya başladım. Eve gelir gelmez numarasını kaydetmiştim.

Yarın buluşmak istediğim hakkında bir mesaj yazmış ve kim olduğumu belirten mesajı atmıştım. Daha sonra cevabı beklemeden yatağa yattığımda anında bildirim sesi gelmişti. Bakmak istemiyordum ancak oldukça merak ettiğim için kendime engel olamayıp ne yazdığına baktığım zaman nedensizce heyecandan atan kalbime elimi koydum.

Mesajda bekleyeceğini ve sabah saat 3 de attığı konuma gelmemi isteyen bir mesaj attığında onu onaylayıp tekrar yatağa yattım ve heyecanla gözlerimi kapatıp sabah olmasını bekledim.

Yüzüme vuran güneş ile ellerimi yüzüme koyup ayılmaya çalıştım ve aklıma gelen şeyle gözlerimi irileştirip panik yaptığımda saate baktım. 10 olduğunu görüp rahatladım ve ayağa kalkıp kahvaltı hazırlamaya başladım. Annemlerle ayrı yaşadığım için her şeyi kendim yapmak zorundaydım.

Kahvaltımı hazırlayıp afiyetle yedikten sonra etrafı toparlayıp kedimi sevmeye başladım. Evet.. evimde tatlı bir kedim vardı.

Bir süre oturduktan sonra hazırlanmaya başladım. Saat 1.47 olduğu için anca hazırlanacağımı düşünmüştüm. Odama çıkıp dolabımı açtım ve ne giyeceğim konusunda bir süre düşündükten sonra sade bir şeyler giyip makyaj yapmıştım. Bu sırada saat 2.40 olduğunu fark edip oturmaya ve zaman geçirmeye başladım.

Bir süre sonra bildirim sesi gelmişti. Baktığımda beklediğim kişiden, yani Gojo'dan mesaj geldiğini görüp attığı konuma baktım. Yaklaşık yarım saatte dediği yere gelirdim. Aşağıya inip arabama bindim ve yola çıkmaya başladım.

Yaklaşık yarım saat sonra arabadan inip Gojo'nun konum attığı mekana girip onu aramaya koyuldum. Köşedeki masalarda beyaz saçlı birini görüp oraya ilerlemeye başladım. Heyecandan dolayı terleyen elimi kıyafetine sürüp Gojo'nun karşısına geçip oturdum.

Gojo ise gülümsemiş ve elini uzatmıştı. Bende aynı şekilde karşılık verip oturduğumda konuşmaya başladı. "Teklifimi kabul edeceğini biliyordum"

Tek kaşımı kaldırdım ve cevap verdim "Kabul edeceğimi nereden biliyorsun peki? Belki reddedeceğim. Ayrıca tekrar her şeyi bana kilitleyip gidersen olay çıkartırım haberin olsun" dediğimde karşımdaki adamın kahkahalarını dinlemeye başladım. Ne güzel gülüyordu canını yediğim. Ne? Silkelenip kendime geldim ve Gojo'ya bakmaya devam ettim.