"Elena hadi yat kızım"

"Peki baba ,"

Diyip elindeki kitabı şöminenin yanına bıraktı, ardından babasına sarılıp yanağına bir öpücük kondurdu

"İyi geceler baba"

Diyip , aynı cevabı babasından almasıyla hızla odasına gitti üstündeki elbiseleri çıkarıp, yatağına girdi, bir süre yatağında kıvrandı, uykusu yoktu, kendini huzursuz hissediyordu nedenini bile bilmiyordu, ardından yatakta oturur hale gelip , hızla ayağa kalktı, ve bir kitap alıp pencerenin önünde oturdu, ayın aydınlatıgı sayfalardan kitabını okuyordu ,kitabın ortalarında birden karanlık oldu her yer Elena kaşlarını çattıp aya baktı, ancak ay yine parlamaya başlamıştı, Elena ayın önünden birşeyin geçtiğine yemin edebilirdi , ama kanıtlayamazdı, ardından tekrar kitabına dönmesiyle bir çığlık duydu, hızla ayağa kalktı, ve bir çığlık daha, birden fazla çığlık duymasıyla köyde bişey olduğunu anlamıştı korkuyla hızla babasının odasına gitti , birden yer sağlanmaya başladı, Elena hızla yanındaki duvara tutundu, salantının durmasıyla babasının odasına tam gidiyordu ki büyük bir kükreme duydu, bu hayatında duyduğu en büyük kükreme olabilirdi korkuyla gözleri kocaman açıldı, hızlı bir şekilde babasının odasına girdi

"Baba!!"

"Baba!!"

Ancak babasının yatağı halla sabahki gibi düzenliydi , babasını merak etti korkuyla hızla salona girdi, ama babası yoktu, dışardan hala devam eden çığlıklar ve kükreme sesiyle dahada korku bedenini sarmıştı birden dış kapının açılmasıyla Elena bir çığlık atmıştı korkudan , kapıdan girenin babası olduğunu gördüğünde hızla babasına koştu, kolarını boynuna sarıp

"Baba neredeydin çok korktum bu çığlıklar da neyin nesi"

Demesiyle babası hızla hızından ayrılıp elerini tutu ve yüzüne konuştu korkuyla

"Hemen burdan gidiyorsun , çabuk eşyalarını topla"

Elena korkuyla babasına baktı, bu kadar tedirgin olmasından korkmuştu oda açıkçası,

"Ama neden neler oluyor"

"Elena lütfen anlatacak vakit yok hadi hazırlan çabuk"

Elena hızla babasının dediğini yapıp üstüne pelerinini aldı, ve en son çantasına annesinin fotrafını koyup hızla merdivenlerden babasının yanına geldi, babası elenanın elini tutup koşarak ormanın içine girdiler , ardından babasının durmasıyla elenada durmuştu, babası elenaya dönüp

"Burdan sonrasını sen gidiceksin Elena"

"Ama baba nasıl sen neden gelmiyorsun"

"Gelicem tamamı, şimdi git nehrin sonunda seni bir adam beklicek onunla beraber gidiceksin adı baron tamamı"

Elena tedirgin ve korkulu bir şekilde babasının elini tutup bırakmadı

"Hayır seni bırakmiyacağım , nolur baba sende gel ben korkuyorum, neler oluyor bilmiyorum"

"Elena lütfen"

Demesiyle birden arkalarında biraz ileride iki devasa asker gibi adamlar Elena ve babasını görmesiyle hızla onlara koştular, babası elenaya dönüp

"Ben onları oyalarım hadi git"

"Ama baba"

"Sana söz veriyorum seni bulucam git"

Demesiyle elenanın elini bıraktı, ve hızla iki askere doğru koştu, Elena ise göz yaşlarıyla birlikte , son kez babasına bakıp ağaçların arasından koşarak uzaklaşmaya çalıştı, aglarak sadece koştu arada arkasına bakıp tekrar önüne döndü, durmak bilmedi sadece koştu bir süre sonra su sesinin gelmesiyle nehre yaklaştığını anladı ve hızla nehre baktı, yorgunluktan harap olmuştu kaç saattir koştuğunu bilmiyordu ama hala karanlıktı gökyüzü, neden zaman durmuş gibiydi, Elena nehre yaklaşıp eleriyle suyu avuçlayıp içti , daha sonra yüzünü suyla yıkadı, her saniye aklı babasındaydı , onu tekrar görmenin umuduyla kaldı Elena , neler olduğundan hiç bir fikri yoktu , derin bir nefes alıp nehrin aşağısına baktı, ağrıyan ayaklarıyla ayağa kalkıp nehrin sonuna doğru , ne kadar gitse bitmiyecek gibiydi bu nehir , yürüdü koştu yine yürüdü artık bitik bir haldeydi yere çömeldi,ancak çömelmesiyle birlikte üstüne bir gölge düştü kafasını kaldırdığında, karanlıktan dolayı ve ayın arkasında parlamasından dolayı yüzünü göremiyordu, birden karşısındaki gölge konuştu

EJDERHA KRALA TUTSAK Where stories live. Discover now