gasoline | chanmin

2.2

Arabasının kaputuna oturmuş, karşısındaki büyük eve bakarken sigarasını içiyordu omega. Dışarıdaki birkaç işini halletmiş, ardındansa deltanın evine sürmüştü.

İçinde büyük bir öfke vardı. Bu öfkenin sahibi delta değildi fakat yine de omega deltanın neden spor salonunu değiştirdiğini, Eunwoo'nun çalıştığı yere geçtiğini düşündükçe sinirleniyordu.

O alfayı da boğazlayası gelmişti. Ama yine de sıkıntı çıkmaması için susmuş, önceki attığı mesajları görmezden geldiği gibi şimdi de engellediği numarayı görmezden gelmeye çalışmıştı.

Sigarasını bitirdiğinde söndürerek çöp konteynerına attı. Araba bagajından deltanın malzemeleri olan çantayı da aldıktan sonra bu ihtişamlı evin bahçesine adım atmıştı.

Lüks bir sitede olan bu müsakil eve girebilmek için birkaç güvenlik görevlisiyle muhatap olmak zorunda kalmış, bu da zaten içinde barınan öfkeyi artırmıştı.

Dış kapının önünde durarak kapı ziline bastı. Uzun bir sürenin ardından tekrardan ikinci kez bastığında ve nihayet kapı aralanabildiğinde tam önündeki adamı tersleyecekti ki gördüğü manzara yerinde donup kalmasına neden olmuştu.

Üstünden hala su damlaları akan çıplak vücudu küçük siyah bir havluyla örtülmeye çalışılmıştı ve tanrı şahit bu göğüsler Seungmin'in gördüğü en sıkı kaslara sahipti. Havluya varana kadar aşağı süzülen bakışları küçük bir boğaz temizleme sesiyle tekrardan yukarı çıktığında boğazına oturan garip yumruyu yutkunarak gidermeye çalıştı.

"Kusura bakma, duştaydım alelacele çıktım. Sen içeri geç ben de giyinip geliyorum."

Dalgınlıkla başını sallayarak içeri girdi omega. Deltanın üçüncü kez kusura bakma deyişine gülümsemek istese de şu an içinde patlayan gergin kıvılcımlar yüzünden sadece deltanın arkasından bakabilmişti.

Sırtı... Sırtı nefes kesiciydi.

Bakışlarını tekrardan kaçırarak deltanın gittiği yöne bakmamaya çalıştı ve salon olduğunu düşündüğü odaya ilerledi. Rahat görünen koltuğa poposunun ucuyla oturarak ellerini kucağında birleştirdi. Bu his neydi bilmiyordu ama ağzının içi bile kurumuştu sanki.

Delta birkaç dakika sonra giyinik bir şekilde salona geldiğinde Seungmin utanmamaya çalışarak gözlerine baktı. Islak duran kıvırcık saçlar dikkatini dağıtsa da birkaç saattir aklında dönüp duran o soruyu sordu vakit kaybetmeden.

"Spordan geliyorsun sanırım." diye mırıldandı. Delta ise onu sadece kafasıyla onaylamıştı. "Neden spor salonunu değiştirdin?"

Delta ani gelen soruyla birlikte kaşlarını kaldırdı. Hala kapının pervazında duruyor, üstten bir şekilde omegaya bakıyordu. Bakışları sertleşirken konuştu.

"O sikik herif sana mesaj mı attı?"

Seungmin'in bakışları değişmezken cevabını alan delta dişlerini sıkarak öfkeyle yaslandığı yerden doğruldu. "O piçi öldüreceğim."

Omega her ne kadar karşısındaki görüntüyle birlikte ürperse de içinde bir taraf onun bu öfkeli halini seksi bulmuştu. Düşüncelerinin akışını acilen değiştirmesi gerekiyordu.

"Neden değiştirdin spor salonunu? Zaten artık oraya gitmiyorum bile."

"Oraya kayıt olduğumda ayrıldığını bilmiyordum çünkü. Hala hangi yüzle sana mesaj atabilir o orospu çocuğu?"

Seungmin deltanın yüzüne karşı sesini yükseltmesiyle birlikte koltukta arkasına yaslandı. Gürültülü komuşmaları gerçekten sevmiyordu. "Her neyse, önce sakin ol... Özelden engelledim zaten onu. Bir daha bana ulaşamaz."