{22} EfVar hikayesinin ikinci partıdır
***************************************
Dün gece yine bol kepceden yağmıştı kar , yerdeki karın soyuğu havanınki ile birleßip dondurucu bi hava yaratıyodu etrafta
Karı yara yara 7 araba geliyodu ard arda , arabalar gelip sessizce evin bi kaç metre ötesinde dururlar
İçindan adamlar inip etrafı kulaçan edip kapıyı açarlar
Tamamiyle siyah kıyafetlerin içinde heybetle duran adam en önde gidiyoken korumalar peşinden geliyodu
Adam karlarda izini koyarak ilerler , tahta kapıyı açıp bahçeye geçer , esgi evi önce bi süzer
Tahta kapıdan evin kapısına kadar olan patika incelikle karlardan temizlenmişti
Kulaklarına değen takırtıları takip edip bahçenin yan kısmına ilerler
Dik gametli ama zayıf bi çocuk karın dizinden bile yukarıda olmasına aldırış etmeden odun kırıyodu bahçede
Adam çocuğun yanına ilerlemek için adım atdığı an çocuk sesi fark edip arkasına döner ve normalden kısık çıkan bi sesle "Kimsiniz?" der
Adam "Ben Cu- Halil İbrahim , Abdullanla görüşecektim"
Çocuk "Ağa evde , kapıdan girip düz ilerleyin ikinci kapı" der ve burnunu çekip işine devam eder
Halil İbrahim "Senin adın ne?" der sanki bilmiyormuşcasına
Çocuk "Vartoli , Vartoli Sadettin" der işine devam ederken
Halil İbrahim "İsmin çok havalı , bey ismi gibi"
Çocuk adama dönüp göz ucuyla bi bakar ve "Bi gün oda olucak" diyip işine döner
Halil İbrahim Vartolunun dediği gibi yapar ve odaya girer
Hepsi öküz gibi yatıyodu , hepside Salihten büyüktü ama bu soyukta Salih işliyodu dışarıda
Halil yerdeki öküzlerden birini ayağıyla dürter , öküz sinirle "Vartoli dünki dayağın aynısını istemiyosansa siktir git başımdan"
Halil bu lafa sinirlenip öküzün karnına sert bi tekme atar , o inleyince diğer öküzlerde kalkır
.
.
.
Hepsi oturuyodu , Halil "Ben büyük uyuşturucu baronu Halil İbrahim Gökçetaş , Vartoluyu almaya geldim , parası neyse veririm"
Abdullah sakallarını kaşıyıp adamın zengin olduğunu anladığı için "Vartoliyi al ne yapıyosansa yap derdim ama 13 yaşında olmasına bakmayın çok işime yarıyo"
Halil "Konuşmayı kes ve fiyat söyle"
Abdullah "Vartoliyi ile ne yapacağını dersen ona göre fiyat söylerim"
Halil "Küçücük çocuğu ne yapa bilirim!" der sinirle
Abdullah "Söyleyin bakalım ne yapa bilir Vartoliyla" der aşiretine
